İçimi ısıtan bu sevgiyi kendi sayfamda paylaşmıştım, bugün aklıma düştü yine boncuk gözleri, resimlerine tekrar bakmak istedim.
”Allah’ım” dedim ”bir canlı bu kadarmı güzel olabilir, bu nasıl bir sevgidir, bunu sevmeyecek bir insanoğlu bu dünyada var edilmiş midir?” Derken diğer konuda, dövülerek eziyet edilen köpeklerin mahsun bakışını gördüm, hissettiğim acıyı anlatamam, sanki birisi kalbimi parçalara ayırdı, unufak etti, ağlayamadım bile içimi yakan o azaptan, ”Evet dedim varmış, içinde zerre kadar merhamet taşımayan, sevgiyi bilmeyen, görünüş itibariyle insana benzeyen ama özde insanlıktan bir damla nasibini alamayan insanlarda varmış bu dünyada” Dünya malesef adaletli değil, ama ebedi de değil, o yüzden bir büyüğümüzün dediği gibi ”Zalimler için yaşasın cehennem”Bu dünya tatlısı, bir gece evime misafir olmuştu, çoluk çocuk iş güç derken uzun zamandır unuttuğum bir sevgiyi derin bir şefkati tekrar hatırlattı yüreğime. Bütün gece kucağımda oynadı bir dakika bile uzaklaşmadı, sürekli onunla oynamamı istiyordu, hem yaramaz hem yerinde duramayan bir yapısı vardı, minnacık bedenini avucuma aldığımda minik kalbinin atışlarını duyuyordum sevgim dahada büyüyordu, sürekli zıplıyor patisiyle ellerimizi tutuyor kemirmeye çalışıyordu, birsüre sonra yorulup kucağımda uykuya dalıyordu, o kadarda temkinliki şirin şey, uyuduğunda kucağımdan düşmemek için bluzümün yakasına patisini takıyor sonra uyuyordu, saatlerce uyanmasın diye kımıldamadan oturdum o gece, arasıra dönüyor, geriniyor, minik gözleriyle yüzüme bakıyor ve pozisyonunu değiştirip tekrar uykuya dalıyordu.
O günlerde, dernekteki kermes için birşeyler dikiyordum, sabah dikişlerimi teğellediğim masanın üzerine onuda aldım, hem işimi yapıyor hem yaptığı şımarıklıkları seyrediyor ve onu seviyordum, sürekli havlunun üzerine dikmeye çalıştığım kurdeleyi çekiştiriyor, heryanına dolandırıyordu, elinden alma girişiminde bulunduğumda da patileriyle elime yapışıp minicik dişleriyle parmaklarımı kemiriyordu, daha ufacık bir yavru, buna rağmen çok cesur, masadan koltuğa atlıyor sonra tekrar dönüp masaya atlıyordu, derken dengeyi tutturamayıp düştü:) sanırım hayatında ilk kez düşme tecrübesi yaşamıştı, bir an şaşırdı, kafasını kaldırıp yüzüme baktı, o şaşkın bakışı unutamam, hep hatırlayacağım sevimli bir kare olarak kazındı hafızama..o gün sahibi onu benden aldı, kendisi gitsede bana yaşattığı o sevgi ve şefkat duygusu anı olarak kaldı.*******Şunu anladım ki, insan zaman zaman duygularında körelmeler yaşayabiliyor, bazı duyguları kullanmaya kullanmaya unutuyoruz, o günlerde benim üzerimdede böyle bir durum hakimdi, nedenini bilmediğim bir şekilde yüreğimde katılaşma hissediyor ve bunun farkında olduğum içinde bunalıyordum, hayata karşı bıkkınlık duyuyordum, bu minik yavru bana, bazı duyguların tekrar canlanabileceğini, hayatın aslında keyifli ve sevgiyle buluştuğunda, çok değerli olduğunu göstermesi için gönderildi, bunu biliyorum…
yorumlar
ah eylul yine kalbimin bam teline dokundun,benim de kedi sevesim geldi,sanırım benimde duygularım korelmeye yuz tutmus, yazın iyi geldi, hemen simdi balkondaki yavru guvercine bakmaya gidiyorum:))
Kedimi özlettin bana,Gerçi o nankör beni unutmuştur ama ben unutmadım onu .2 yıl oldu şimdi torunlarını seviyodur köyde 🙂
darısı senin basına Avalianch:)
:))
sagolasın eylul, seninde kandilin kutlu olsun,guzel kalpli ablamız:)
kendi minik ama verdiği sevgi büyük, onunla vakit geçirmek ise terapi.
kapıda karşılaması da benim çok hoşuma gidiyor:)
ay minişin resimlerini yine gördüm…yine özledim bunu ben yaa…gerçi görmeyeli epey büyümüştür yaramaz:)
tüyleri de dökülmese daha da şirin olacak ama o kadar kusuru da olsun varsın:)
🙂 gülü seven dikenine, kediyi sevende tüyüne katlanacak bekunis…böyle yani..zaten miniklerin pek tüyleri dökülmüyor..asıl sorun büyüyünce
evet ama tüyleri yüzünden eve bebek geldiğinde kedinin başa yere gitmesi gerekince üzülüyorum.
minik olanlar hep daha büyük anlam katar.
Sinbo reklamı geldi aklıma.Küçükler büyük işler başarır.Birkaç örneği dışında kıytırık bir söz öbeği.
küçükken çok severdim hala seviyorum ancak elimi sürmeden:)
şu minicik şirinlere bile eziyet edenler oluyor ya nefret ediyorum öyle insanlardan.yanan sobanın içine atıp onun çığlık ve tırnakları ile boruya tımanmak için öçıkardığı seslerle gülebilenlerden nefret ediyorum.
şirinlikleri ile ilgili yazacaktım ancak Portacee yazdıklarını okuyunca ürperdim.bu tip davranışı sergileyenlerin insan kılığında olmasına da şaşırıyorum.
sabah sabah kanımı dondurdun…böyle aşağılık insanlar olduğuna inanmak istemiyorum…bu nasıl bir vahşet…Allah hepsini kahretsin5-6 yaşlarındaydım.. benden 2 yaş büyük bir çocuk vardı mahallede…kertenkele yakalamış sopaya bağlamış…sonra altına ateş yaktı…çok ağlamıştım..ama bir türlü engel olamadım benden büyüktü…hala kendisini görürüm ..ve her gördüğümde midem bulanır..kendisinden nefret ederim..çünkü o gün yaptığı vahşi davranış ve bundan keyif alması hala gözümün önündedir…ailemizden bir kızı istemişti…bende dedim ki bununla kim evlenirse…asla ne evine giderim nede evime gelebilir…çok şükür..ailemize damat olamadı
iyi ki damat olamamış, böyle olaylardan zevk alan insanlar düzelmez bu bir rahatsızlık.
küçücük çocuklarda böyle acımasız duygular nasıl oluşur hep düşünürüm…yetiştirmemi yaratılışmı diye sorarım kendime…sanırım genlerin etkisi daha baskın
genlerin etkisi var muhakkak ama aile ve çevre etkisi de var.sadece genle olacak canavarlık değil bu.
korkunç şeyler:((
inanılmaz şeyler bunlar.foklara yapılanları da izlemiştim onu yapanlar çocuk değildi:(
🙁
sadece bizde değil dünyada daha acımasızları var kürkleri için canlı canlı derisini yüzüyorlar.
boğalara yaptıklarını daha hatırlatmadım bile.kaç kişi izleyip zevk alıyor akıl almaz bir olay.
nasıl gebertsinler ki sadece bir kaçını azip geçebiliyorlar.bazen matador boş bulunursa nasibini alıyor ama sonuçta o boğa ölüyor.
bütün bu eziyetleri yapmalarını normal karşılanırken bizim Kurban Bayramımızda inancımız gereği kestiğimiz havyanlara biz eziyet etmiş olarak lanse ediliyoruz.
biz öyle lanse etmiyoruz ki bu onların bize yakıştırması sadece.eziyeti eden onlar, ipe asılan biz.
okurken resime de bakarsınız artık:)
bu ne şirin şey böyle teşekkürler maviyazı
Maviyazı bütün gününü güzel işlere harcamış, görünen o:)
🙂
sevince kattığı anlam da o derece oluyor.
animasyonda sınır yok, çok şirin bir örnek olmuş, görünce insanı gülümsetiyor.
sevesim geldi
animasyon işini mi yoksa kediyi mi:)
ben sadece kediyi seveyim, animasyonla falan uğraşacak zamanım yok:)Maviyazı pek gayretli gördüm.
euro 2008 resimlerini ekleyemedin ya animasyonu da istemezsin tabii ki:)
Usttire:))ben de kedileri çok severim ama yavrularını daha çok severim.
nereden de bulurlar böyle sevimli şeyleri.
Eylül,Yukarıdaki kediyi acayip sevdim, aynı pozla, seni selamladım, şu an..
aleyküm selam pbk:)
bu davetsiz misafir de pek şirin.
Davetsiz misafir kedi daha da şirinmiş EylülBahar.
ya sorma üsttire..kediler benim hayatıma zorla girmeye kalkışıyorlar bu aralar..bu kedi var ya…beni yada bizim evden kimi görse peşine takılır eve kadar gelir hala..zorla içeri girmek için mücadele verir..bahçede karşılaşınca saklanmaya başladık resmen..çok yılışık çıktı bu canım..neden ısrarla bizim eve girmek istediğini çözemedim bir türlü..bir kere bıraktım bakayım dedim derdi nedir…önce bütün evi gezdi sonra gidip yine bizim yatağın üzerine kuruldu:))kendini bizim evin fertlerinden biri sanıyor galiba
o davetsiz misafir iri kıyım bişey bakmayın burda ufak durduğuna..sevmek için alamam elime…ama yukardaki minik yokmu..o beni mahvetti..insanın içinden sevgi taşarmı bir yavru kediye karşı…evlat sevgisi gibi bişeydi..o tam bi felaketti..şimdi o da büyümüştür
her şeyin küçüğü seviliyor.
Emin değilim..
yazdıktan sonra benimde aklıma geldi bazı konular da büyük olanları da sevliyor diyerek bağlayayım bari:)
…
Usttire verdiğin linkin foto galeri bölümüne hayran kaldım, teşekkürler.
köpeklerim var onlar yüzünden kedilere yaklaşamıyorum resimlerden seviyorum çok kıskanç oluyorlar sahibine bağlanınca başka bir şeyi sevmemi istemiyorlar.
bu arada bunu da çok beğendim.
nasıl beceriyorlar bunları tebrik ediyorum
ben de tebrik edip, hayranlıkla izliyorum.
ben de teşekkür ediyorum arkadaşlar:)) utandırdınız beni portace sağolun
siz de sağolun.siz niye utanıyorsunuz ki asıl ben utanayım yapamadığım için:)
güzel sözleriniz için mahçup oluyorum..o kadar büyütecek şeyler değil..herkes yapabilir..isteyen herkes
verdiğim linkteki resimi bu kadar beğenmenize çok memnun oldum:)