Orjinal olmak için sapsarı bir çanta kullanmıyorum, sevdiğim için kullanıyorum. Kırmızı ruju bana baksınlar diye değil sevdiğim için sürüyorum. Cep telefonum çalıştığım şirketteki insanlarınkilere ve kazancıma göre çok alt seviyede ama ben telefonda milyon tane fonksiyon olmasına gerek olmadığına inanıyorum. Daracık kot pantolon giymiyorum, sıradan olmaktan korkuyorum. Sokakta yanıma yaklaşan çocuk benimle tanışmak istediğimde ‘ benim sevgilim var ve onu aldatmam’ dediğimde, bana ‘bende evlenelim demiyorum zaten’ gibi pişkin bir cevap verdiğinde ‘sevgilim sen olsaydın seni de aldatmazdım’ diyorum çünkü aldatmayı sevmiyorum. Bukowski tarzında yazan yazarları eskiden seviyorken artık çok ta fazla haz etmediğimi,insanların değişebildiğini görüyorum. Uzun tırnakların daha kadınsı gösterdiğini bilsem de kısa tırnakla gezmeyi daha çok seviyorum. Çoğu klasik kitabı okumuşumdur ama çok azını sevdim,artık klasiklerden okumuyorum, bundan da utanmıyorum. Erkek olsaydım kıpıkırmızı ya da sapsarı bir deniz şortu giyerdim, biliyorum. Her zaman şuankinden farklı bir imzam olsun isterdim, çok denedim ama bulamadım,elimdekiyle yaşamaya çalışıyorum. Sanırım diğer bir çok kadının aksine benim yak parmaklarım ama özellikle ayak baş parmağım çok komik, şişko ve kocaman. Bu kadar.