Ramazan gelince çocuklar da bir başka şen olur, reklamlarda da diyor ya her gece çeşit çeşit yemekler,tatlılar sofra kalabalık ,ne zaman uyansam gece yemek yiyorlar diye. Ramazan çocuklar için gerçekten bambaşkadır.Herkesin Ramazan anılarıfarklıdır.Bizin küçüklüğümüzün tekne orucunu bilenler bilir, sabah başlayıp öğle biten kısa süreli orucu sevdirme amaçlı bir oruçtu. Amma şişerdik tekne orucu tutuyoruz diye ne çok dua ederdik Allah’ım çocukları da düşünmüş onlar için de oruç emretmiş diye.

Tüm gün tekne orucu tutup sevap kazanmak için yaramazlık bile yapmayan azgın bünyeler büyüklerin iftarından sonra tatlıları yiyip nasıl kuduruyorsa bu azgınlıklarımız direk teravih namazı kılan zavallılara patlardı. Otuz gün Ramazan otuz gün teravih namazına beş-altı kişi gidip namaz kılanların popolarına iğne batırmaktan, terliklerinin içine yumurta koymaya, popolarına şaplaktan ayakkabı saklamaya varan her türlü kudurgaçlığı her yıl yapardık.

Bu arada birde çocukların oluşturdugu özel bir tim vardırkim soğan yemiş, kim abdest bozmuş, kim namazı yanlış kılmış gibisinden açıklar ararlar ve mutlaka cemaatten bir kaç kişi mimlenir, bu çok esniyor, bu kesin cadı, şu kadın her akşam sarmısak yiyor gibi. Nedense Ramazanda nereye gidersek hemen oruçlu musun diye soran büyükler ise içimden geçen küfür silsilesinin tam orta noktasında yer alırdı.

Çocuklar için Ramazan şartlar değişmiş te olsa yine de gerçekten büyüklerden daha aksiyon dolu geçiyor. Geçen yıl otuz gün teravihi kaçırmayan kızım ve kuzeni en baştan belirtti , her ikisi de bizim eski evin sokağındaki imamın 15 yaşında olanına kesilmiş biz otuz gün gidecegiz diye. Otuz gün gittiler sonra çocuk yatılı okuluna geri döndü, bu arada tüm teravihleri rekatı rekatına kıldıklarını da belirteyim hocayı sadece çıkışta belki bir kaç saniye görecekleri ümidiyle bayagı bir namaz kıldılar.

Kızım bu yıl ilk bir haftayı eksiksiz tuttu ta ki mide bulantılı, enfeksiyonlu üç gün geçirene kadar , sonrasında ben yasak koydum zaten kansız, et te yemiyor üstelik zayıf sağlıgından olacak seneye Allah kerim. Oruçlu olunca yemekte ne pişireceksin soruları çocukların çok sık hatta dakika başı sordugu sorulardır, vejeteryan olan kızımın yanlışlıkla ona özel birşey pişirmeyi unutup ta et yemegini önüne dayarım korkusuyla sürekli mutfaga yanıma iliştigini belirteyim.Geçen haberlerde çıktı Ramazan davulcusunu halayla karşılamış gençler, biz onu yeni ergenlik dönemine girerken yapardık, annemlerin yan akrabalara sahura gittigi zamanlar davulcu geçerken durdurup göbek atardık, mutlaka davulcuya bulaşırdık.İftar öncesi pidenin sıcaklıgına kapılıp yarıya yakınını hüplettigimiz de çok olmuştur.(Çocukken Ramazan)Ramazan sonuna doğru okullardan elimize verilen filtre ve zekat zarfına büyükler çok kızardı, bizim verecek yerimiz belli diye ama yine de az da olsa içine birşeyler koyulurdu, o zarflar hiç değişmedi sanki iki üç yıl önce kızım okuldan aynısını getirdi, koyu renkli bir zarf.

Oruç tutmayan her çocugun yaptıgı gibi sofranın baş köşesine herkesten önce oturup annelerin sakın salatayı bozma, pideyi koparma gibisinden uyarılarına maruz kalmak , yada tam iftar beklenirken top patlama sesleri çıkarıp yada ezen okuyup hadi sizin için erken okudum esprileri yapmak.İftara az kala patlamaya hazır bomba haline gelen büyüklerin iki lokma birşeyleri yedikten sonra ,sigara ve çay ikilisinle kavuştuktan sonra helva gibi yumuşadıgına şahit olmak, bayram temizliği stresini büyüklerden önce yaşamak.Ramazan demek bayram demekti, bayram demek herşey demekti.Elbise, ayakkabı,şeker,çikolata ve para demekti.Eski ramazanlar der ya hep dedeler, nineler yahu ben otuzumda bunu söylemeye mi başladım ne? Daha dün gibi sahurda oruç tutarken susamamak için fazla fazla içilen sulardan dolayı yatağa işenen geceler . Bundan elli yıl önce de eski ramazanlar aranırmış, şimdi de hatta gelecekte de aranacak, demek ki hiçbir Ramazan ayı eskisinden iyi değil. Bu eski Ramazan çok kıymetli birşey , sürekli özleniyor (veya yaşını başını almaya başlayanlar çocukluklarını özlüyorlar her kartlaşan insan gibi)Uzak, çok uzak şimdiBabamın susamlı pideleriAnnemin gül kokulu tel kadayıfları…Uzak olan birtek çocukluğum.Ve çocukluğum kadar uzak siz……Nisbet Sena Kozan