“Çay yapalım mı?”Hayat…Ailece yenen bir yemekten sonra,sofrayı toplarken mutfakta buluştuğun annenin ağzından dökülen kutsal iki kelimelik soru cümlesi:“Çay yapalım mı?”Cevabın değişmeyeceğini bilerek gene de üzerine uzun uzun düşündüğüm soru. Sen de sorarken, alacağın cevabın değişmeyeceğinden emin olarak çok şey düşünüyor musun anneciğim?Ben ağzıma dayayacağım her sıcak yudumda ;daha sıcak ellerini avuçlarımla sıkarken hissedeceğim sıcak kalbinden akan sıcak duyguyu ,beraberinde izlediğimiz dizinin repliklerine verdiğin tepkilerin aynılığını ama bende her seferinde uyandıran ve bu akşam da uyandıracak olan tonlarca farklı hissiyatı, belki de dizinin en heyecanlı yerinde kardeşimin okuldaki durumuyla ilgili şevkatlice yönelttiğin soruyla en varmış gibi gözüküp aslında en başka yerlerde olduğun halleri, gözlerinin dalgınlığını,sesinin çaresizliğini,kokunun tekliğini ve saflığını tekrar tekrar,bu akşam da yaşayacağımı düşünürken ve düşündükçe içim sıcacık olurken; sen de yarın beni bir başka eve yollamayacak olmanın rahatlığını,kimseye hesap ve haber vermeden ellerimi hiç bırakmayacakmışcasına sıkıca tutmanın keyfini,başka hiç kimseye sana ait olduğumdan daha fazla ait olmadığımı bilişinin verdiği beni içine içine sokası duyguyu, elinin tersi ile yanağımı okşarkenki tazeliği peşin peşin götürüyor musun dudaklarına, ince belli bir çay bardağıyla…???Seni bilmem ama anneciğim, ben, sen her “çay yapalım mı” diye sorduğunda, içime tarifsiz bir huzur doluyor. Televizyonun karşısında ellerimizde buharı tüten bardaklar, üzerindeki mavi sabahlığa sarındığım an gözümün önüne geliyor, omzunu gıdıklayan kıvırcık saçlarından salınan koku seni bıraksam da beni bırakmayacağını içerime haykırıyor…Gevşiyorum suratımı yalayan buharla,rahatlıyorum.Dizinin replikleri arasında olduğunu sanırken, annemin kanatları altında kayboluyorum.
yorumlar
il mar, 5 – 6 cümleyle yazıyı tamamlamışsın tebrkler… Nası becersin? :))
herkes ne yapıyor, burada da çay yapılıyor:)) çok hoşsunuz ilmare. ortama çay keyfi dağıttınız ahaha.
Teacher,cümle sayısının azlığı özensizliğimin işareti olduğundan,çok uğraşmadığım belli oluyor olsa gerek:DDolce Magico,bizim mutfakta hep bu şekilde dile getirilen bu doğal mı doğal söz öbeğini de hiçç bozmak istemedim yazarken:D İyi böyle…Ben ölünce bu yazıyı annem burdan okurken, o es geçecek ne de olsa:D
Anne çayı..
Bu kadar küçük bir anektod bu kadar mı güzel anlatılır?
Çok teşekkür ederim Astral’cim:))
Hepimiz bazı kelimeleri biraraya getiriyor ve onlardan etkili bir bütün yaratmaya çalışıyoruz yazılarımızla. Ama maalesef kelimeleri yanyana getirmek her zaman aynı etkiyi uyandırmayabiliyor. Il Mare, işte sen bu etkiyi yaratabilenlerden birisin bence. Tebrikler!
bunca pisliğin arasında çay kadar sıcak bir yazı tebrikler
Mavilikler,Egowest;sizin de sıcacık içimi ısıtan yorumlarınız için çk teşekkür ederim:))
güzel yazı canım çay çekti ama inat ettim ıhlamur iççem
Çayı akşama sakla Nazokirazee:))
çay içerek okudum çok keyifliydi:)
hemen çay içeceğim hem de bergamutlu
Ne güzel keyif katmakk:))
evet
Gideyim de annemdem çay isteyeyim..
oh ohh bari ben de daha çok kıymet bileyim 😀
Yanında da kaşar peynırli çıtır simit, bir yanaktan bir simitten bir çaydan..Hüüüüüp..
3 lemenin en alasıı…Benimkine nazar değdi ama, hasta oldu,öptürmüo..çayıyla idare ediorm şimdilik:)
şimdi çay içecegim tuzlu kurabiye yaptım sıcacık üstü susamlı beş dakikada oluyor.
Vakit daralıyor, annemin çayının son demleri…Ait olduğum hayatın son demleri…Porselen demliğimizi gözyaşlarımla doldurup içine tüm sıcak duyguşlarımı atmış gibiyim, onların demlenmesini bekliyor gibiyim…Dolduruyoruz narin çay bardaklarını,Kucak sıcak, yudumlar sıcak…Tuzlu biraz sanki, amaVakit öyle dar ki,Şerbetli ve yumuşak tüm anlar!!!