Şimdiyse neremizi vereceğimizi şaşırmış durumdayız. Ab uyeliği için açılmaz denilen limanlar açılıyor.Bunun suçunuda siyasilere atmak biraz kandrmaca gibi geliyo bana artıkKendimize gelmemiz lazım. Herbirimizin.
Şimdiyse neremizi vereceğimizi şaşırmış durumdayız. Ab uyeliği için açılmaz denilen limanlar açılıyor.Bunun suçunuda siyasilere atmak biraz kandrmaca gibi geliyo bana artıkKendimize gelmemiz lazım. Herbirimizin.
yorumlar
Tek suçlu siyasilerdir. Basiretsiz tutumları sayesinde 80 yıllık beceriksizlikleri ortada.
AB ye sorgusuz davet edileceğimiz günü açıklıyorum:O gün, Avrupalılara, “yolumuzu değiştirdik, artıkAB’ye girmeyi düşünmüyoruz!” dediğimiz gün olacaktır.Paşa paşa, tüm karın ağrılarından vaz geçip, bizi aralarında görmekten onur duyacaklarını söyleyecekler.
Kapat ithalat kapılarını, 2 seneye varmaz ön koşulsuz müzakeresiz davet ederler.
Kopanisti, peki abi o siyasileri başa getiren kim, ben topyekün türk milletinden bahsediyorum.Hadi seçtin siyasiyi, yanlış bildiğin, gördüğün yanlışa tepki vereceksin ki Başımızdakiler kafalarının estiğini yapmasın.Egemenlik kayıtsız şartsız milletin değilmiydi arkadaşlar.
işte o öyle olmuyor. veriyorsun tepkini başkasını getiriyorsun. koltuğa oturan oranın büyüsüne kendini kaptırıyor ve halkın sırtında şahsen büyüyor. Kısır döngü çalışıyor, tekrar başa dönüyoruz.Atatürk’ten sonra temeli bozdular, bozuk temeli nasıl düzeltirim yerine yamalarla daha da büyütüyorlar. O nedenle 83 yıldır bir adım atamadık.örnekleri çok. Mesela halk çarlardan şikayetçiydi liderleri Lenin devrim yaptı, sistemin başına geçti, en çok ezilen yine halk oldu.Bu böyle , işte o yüzden Atatürk dünyaya gelmiş eşsiz bir liderdir. Örnek alınmalı ve devrimleri devam ettirilmelidir. O siyasetçiyi bulana kadar aramaya devam edeceğiz, ama pek ümitli değilim açıkçası.
bütün kalelerimiz zapt ettirildikten sonra mı? 🙂 kemikleri sızlardır paşamızın… ha bu arada ilginç bir yazı buldum…
Yazık..
Atatürk bir devrimciydi, birak siyasetciyi onun gibi birisi daha gelmez.E peki ne yapicaz. Yine seçimlerde gidip bizi, ülkeyi sömürüceklerini bildigimiz kişilere usul usul oy mu verecegiz.Oy vermeyecek miyiz.?Boyle düşününce işler çok karamsar olmaya başlıyo.
Devrimlerini siyasete taşıyarak halka kullandırdı, O’ndan sonrakilere siyasetin büyüsü başkaları tarafından enjekte edildi. Fark burada. Şimdi sadece fotoğrafları kaldı o bile AB ve ABD yi korkutmaya yetiyor.
Milletler Cemiyeti ile AB ayni sey mi acaba? Sapla samani ayirt edemeyip bir de siyasi konjonkturu elestirmezmisiniz ne diyeyim size. Milletler Meclisi ya da Birlesmis Milletler diyelim, baris icin kurulmus bir topluluk ki, o donemde savasci cocugu Turkiye olmazsa dunya barisini saglamak icin ne kadar yol alabilirlerdi ki.AB ise, bir devletler projesi. ekonomik, sosyal bir ton ayagi var. Devletler konfederasyonu. Yani teki sap teki saman. Hic sanmiyorum ki su andaki Turkiye’nin basinda Ataturk de olsa, AB, gelin buyrun desin hicbir kosul gozetmeden.
Tabi ki aynı şeyler deyildir.Konu bu da değildir zaten.,Liderlerde, siyasilerde bazı özellikler ve yetenekler olması gereklidir.Tabi ki bana düşmez siyasi konjonkturu eleştirmek.Onlar ne derse doğrudur.Bilenler yapıyor zaten, yönetiyor, uyguluyor.Topraklar veriliyor, denizler veriliyor, bankalar veriliyor, beyinler veriliyor.İsyan burada. iyi yönetilemiyoruz, ve ilerleme kaydedemiyoruz. Lider ve siyasetçi yetişmiyor. İzin varsa bu kadarını söyleyeyim.Başka söyleyenler de vardır heralde.
Baltutan, burada bir birliğe, topluluğa üye olma durumundaki tutumdan bahsediyoruz.Sence neden milletler cemiyeti, Ata nın bu lafı üzerine “O zaman kendileri bilir” demedi de, başvuru şartını kaldırıp Türkiyeyi birliğe kattı. İhtiyacı vardı.Şimdi Türkiye böyle bir güce sahip olsa, biz avrupanın istenmeyen ezik çocuğu olur muyduk?Ataturk işte bunu başarmıştır.Şimdiki siyasetcilerin basiretsizligini konusuyoruz.Kopanistiye katılmamak elde değil,Tabi bende izin istemek durumundayim sanirim.Not: Dönemin “savaşcı çocuğu” derken neye karşı savaştığımızı da bilerek söylemişsindir umarım.