bildirgec.org

baltutan

11 yıl önce üye olmuş, 80 yazı yazmış. 600 yorum yazmış.

Terör’ün Kaynağı

baltutan | 25 May 2007 13:54

Geçtiğimiz günlerde, Ankara’da çok üzücü bir olay yaşandı. PKK terör örgütü tarafından organize edilen ve kimliği belirlenen Güven Akkuş adlı canlı bomba tarafından gerçekleştirilen patlamada yedi vatandaşımız vefat etti ve ağır yaralılarda bulunmak üzere 100’ün üzerinde yaralı tedavi gördü ve kimileri hala durumu ağır bir şekilde tedavi görmekte.

Ölen sayısında bir yanlışlık yaptığımı ya da ağır yaralı bir mağdurun vefat ettiğini felan düşünmeyin, nedendir bilinmez eylemi gerçekleştiren kişiyi ölü saymamak, yok saymak gafletine düşmek istemiyorum zaten yazım da bunun üzerine.

“Haber”Turk’un Inanilmaz Basarisi

baltutan | 09 January 2007 12:10

Gectigimiz gunlerde gozume bir tartisma carpti. HaberTurk televizyonunda gecen tartismada, saclari biryantin gorunumlu cengaver ‘anchorman’ Anadolu Ajansi (AA) genel mudurunu karsisina almis gevrek gecrek dize getirdigini zannediyor.

AA herkesin bildigi uzere Devlet’in ajansidir. TRT’ye oldugu gibi Ananadolu Ajansi’na da bk atmak cok hosuna gider iktidar karsitlarinin. Bu yuzden surekli bombalanir bu kuruluslar, ne yapici bir elestiri vardir ne de belli bir amaci bu yergilerin.

Gene onlardan birisi idi tartismanin sebebi. Cengaverimiz, eline gecirmis bu fotografi, ‘ben Ankara’yi cok iyi bilirim’ edalariyla Anitkabir’in ve Kocatepe camiinin kilometrelerce uzaklikta oldugunu ve ayni karede yan yana gorunmelerinin montaj olmadan mumkun olamayacagini iddia ediyor.

Hanim Kos Darbe Olmus

baltutan | 22 December 2006 02:50

Hurriyet.com.tr adindaki haber sitesinde dun onemli bir haber vardi. Evet efendim neymis malum sitede darbe olmusmus. Herkes merak icindeymis. Yok yav? Genc subaylar onaylamis mi acaba bu haberi.

Turkiye’nin en koklu gazetelerinden birisi yeni medya ortaminda yer hazirlamak iicin, grup televizyonlarinda, gazetelerinde reklamini yaptigi resmi sitesindeki habere bakar misiniz?

Oncelikle tamamen ticari bir yapiyi haber yapacaksiniz. Sonra kamuoyunun zerre kadar umurunda olamayacak bir konuyu ‘haber’ yapacaksiniz. Sonra da medya kurulusu oldugunu iddia edeceksiniz.

İtibarınız Tehlike altında mı?

baltutan | 01 December 2006 18:34

Microsoft Windows XP kurulumu esnasında F8 ile kabul ettiğimiz ya da bize verilen plastik torbalardaki kağıtta yazan EULA’da ne olduğunu şimdiye dek merak etmeyenler için can alıcı noktalarını sıralamak istedim.

EULA yazılım kullanım hakkını aldığınız şirket ile sizin aranızda geçen bir antlaşma, bu antlaşmanın şartları işinize gelmiyorsa yazılımı kullanmamanız gerekiyor. Neymiş bu şartlar bakalım:

  • Sahip olduğunuz lisans ile Microsoft yazılımınızı sadece bir bilgisayarda kullanabilmenize olanak sağlıyor. Ne olmuş demeyin hemen. Bir terminal sunucusunda programı yüklemeden uzaktan erişiminize ve orada kullanımınıza da izin vermiyor. Örneğin bir VNC sunucu ile bağlanıp uzaktan yönettiğinizde lisansı ihlal etmiş oluyorsunuz. Sadece Netmeeting ve Remote Assistance yazılımlarını kullanarak (Microsoft’un) bu işlemi gerçekleştirebiliyorsunuz -ki bu çok kısıtlı bir kullanım-.
  • Birden daha fazla işlemciniz varsa (mesela dual core bir işlemciniz var) bunun için ek lisans almanız gerekiyor tek bir bilgisayar olsa bile.
  • Aldığınız yazılımı 30 gün içinde aktive etmeniz gerekiyor yoksa Microsoft yazılımın kullanımını iptal edebilme yetkisine sahip. Bunun için İnternet’i ya da telefonu kullanabilirsiniz. Microsoft kullanılan telefonun ücretsiz bir hat olacağını garanti etmiyor. 900’lü hat bile kullanabilir yani. Ayrıca donanımınızı her değiştirdiğinizde tekrar aktivasyon yapmanız gerekiyor.
  • Sisteminizi bir dosya sunucusu olarak, ya da İnternet paylaşımı olarak 5 bilgisayardan daha fazla bilgisayarın bağlanması halinde gene lisansı ihlal etmiş oluyorsunuz. Microsoft 5 kişiden fazla bağlantı gerektirecek tuzlu müşterileri için daha üst lisans alınmasını istiyor.
  • Bu arada Microsoft “Güvenli İçerik” olan içerik sağlayıcılar için de bir madde eklemiş. Diyor ki Microsoft, eğer DRM uygulaması bulunan içerik var ise DRM uygulamasında oluşacak sorunlardan dolayı güncellemeleri kabul etmek zorundasınız. Şayet kabul etmez iseniz satın aldığınız içeriği oynatamayabilirsiniz. Aynı zamanda “Güvenli İçerik” sağlayanların istemediği ya da yetersiz gördüğü uygulamaların da çalıştırılmasını engelleyebileceğini açıkça beyan etmiş. Bu listeyi de güncellemek zorundasınız.
  • Şayet eğer Microsoft’un kendi kütüphanelerini kullanıp akredite konusunda sıkıntı yaşamak istemiyorsanız bir program geliştirici olarak, onun lisansını ayrıca almanız gerekiyor.
  • Microsoft sisteminiz üzerinde kendiliğinden yardımcı programlar yükleyebileceğini ve güncellemeleri yapabileceğini açıkça belirtmiş. Ayrıca İnternet oyunları konusunda da sistem hakkında bilgiler toplayabileceğini ve daha da ilginci Microsoft dışında şirketlerle bu bilgileri paylaşabileceğini de kabul etmenizi istiyor. Sebebi ise daha iyi oyunlar.
  • Bu arada yinelemiş Microsoft: “Para verdik diye satın aldık zannetmeyin, yazılım kullanım lisansı aldınız yazılımı değil.”
  • Microsoft bu yüzden olsa gerek almış olduğunuz yazılımı didiklemenizi istemiyor. Bunları kesinlikle yasaklamış, sisteminizdeki yazılımın nasıl çalıştığına yönelik bir araştırma yapamıyorsunuz yani.
  • Bu arada almış olduğunuz lisans sizin yazılımı kiralamanıza ya da ticari bir barındırma hizmeti vermenize olanak sağlamıyor. Mesela bu lisansla İnternet kafe işletmeciliği yapamazsınız.
  • Microsoft vermiş olduğu İnternet tabanlı hizmetleri de istediği zaman kesebileceğini de belirtmiş. İsterse güvenlik güncellemelerini İnternet’ten indirmenize mani olabiliyor yani.
  • Aldığınız lisans bu arada üzerinize kalmış bir lisans yani tekrar başka birisine satmanız da mümkün değil. Bilgisayarı sattığınızda lisans ücretini de fiyata ekleyemezsiniz. Bunun için Microsoft OEM lisansına sahip olmanız gerekiyor.
  • Ben bilgisayarı eğitim amaçlı kullanıyorum öğrenciyim derseniz de Microsoft öncelikle sizin “Qualified Educational User” olmanızı ve ancak “Academical Edition”ı kullanabileceğiniz yönünde uyarmış. Yani öğrenciyim araştırma yapıyorum sistemi inceleyeceğim derseniz bile buna müsade etmiyor.
  • Microsoft yazılımın kullanımından dolayı size gelecek olan zararlardan, buna ticari faaliyetinizin sekteye uğraması ve kişisel bilgilerinizin çalınması gibi koşullar da dahil, sorumlu olmayacağını açıkça beyan etmiş. Bu yönde (mesela çok güvenli) şeklindeki reklamların da kesinlikle bağlayıcı olmayacağını belirtmiş, biz satarken “biraz” abartmış olabiliriz diyorlar herhalde.
  • Ancak zararınızı karşılayıcı bazı şartları da var. Şayet haklı olursanız size satın aldığınız miktar üzerinden ödeme yapacağına dair söz vermiş. OEM olarak aldınız para vermediniz, üzülmeyin, $5.00’a kadar o zaman zararınızı karşılayacağını beyan ediyor EULA’da.
  • Son olarak da ülke yasalarına güveni “sonsuz”. Şayet ABD, Avrupa birliği üyesi ülkelerde iseniz ya da İzlanda, Norveç gibi ülkelerdeyseniz kanuni şartlarda ülke kanunlarına uyacağını beyan ediyor. Ancak bize gelince, ülke kanunlarının geçerliliğinin “belki” mümkün olacağını belirtmiş. Nasıl oluyor bu demeyin, sağolsun bir önceki hükümet Tahkim kanunu ile çok uluslu şirketlere bu hakkı tanıyor.

Bu anlattıklarım Microsoft Windows XP Home Edition için geçerli. Ancak bu lisans son kullanıcıyı ilgilendiren en önemli lisans.

İşinize gelirse.

Resmini Gorseniz Hatirlar misiniz?

baltutan | 19 November 2006 16:30

Artik hemen her sohbet programinda peydah olmus sokak roportajlarini gorebilmemiz mumkun. Ama bir “Re:Re:Re:[FWD]..” sonucu karsima cikan yutub vidyosu var ki aglanacak gibi oldugunu gosteriyor Turk gencliginin halinin. Konu Canakkale Savasi. Muhabir yalan yanlis sorular soruyor ve gencligimiz de genel kultur bilgisinin (tarih de demiyorum artik) genisligini sergiliyor. Canakkala Savasi cok onemli oldugundan degil, muhabirin sordugu sorularin basitligi ve bu sorular karsisinda gencligimizin uydurma cevaplari, cahilligi mesele. Hele de “Ben lisede sayisalciydim o yuzden tarihle alakam yok’ diyen bir genc var ki, egitimi bu hale getiren bakanlarin, hocalarin, proflarin izleyip izleyip aglamasi gerekir. Neyse izleyin yorumunuzu oyle yaparsiniz.

Kör ölür badem gözlü olur

baltutan | 07 November 2006 13:22

Boşa dememişler kör ölür badem gözlü olur diye. Kaç gündür orada burada Ecevit şöyle iyiydi, Türkiye şöyle bir siyaset adamını kaybetti falanda filan.

Duygusallıkla yoğrulmuş her köşe yazarının istisnasız yazısı.

Evet Ecevit, allah rahmet eylesin, adı yolsuzluklara karışmayan, ülke siyasi gündeminde örnek olabilecek kimi davranışlarda bulunmuş bir siyaset adamıydı.

İyi de aynı Ecevit, Cumhuriyet tarihinin en yıkıcı ekonomik krizine yol açan koalisyon hükümetinin başbakanıydı. Aynı Ecevit, şartlı salıverme adı altındaki af kanunu çıkartarak hem sosyal hayatını hem de devlet ekonomisini (af edilen ve ertelenen cezalar yüzünden) derinden sarsmış bir kanunun mimarlarından birisi.

Kirli Carsaf Diye Buna Denir

baltutan | 23 May 2006 02:53

Dunku Milliyet‘te, ilginc bir haber vardi. Hirsizin teki Izmir’de bir evi soyuyor, ev ahalisinin uyudugunu farkediyor ve isini sessizce hallediyor, ancak daha sonra evde bulunan bir genc kizi uyanirarak zorla tecavuz ediyor.

Mahkemede sikayetci olan B.S. (tecavuze ugrayan hatun kisi bu), mahkemeye delil olarak tecavuzcunun spermlerinin bulundugunu iddia ettigi carsafi gosteriyor. Adli tip karari carsafdaki sperm lekesinin hirsiza ait olmadigini belirtiyor. Raporda bir de ekleme yapmislar: çarşafta birden fazla kişiye ait sperme rastlandı.

Adı İnter, Soyadı Net

baltutan | 12 May 2006 21:03

1935 yılında elektronik televizyonun icadı ve 1940’lar insanlık tarihine yepyeni bir medyayı yerleştirmeye başlaması. İlk renkli yayınların yapıldığı 1950’lerde ise, insanlar gelecek 100 yılın en etkili medyasıyla her geçen gün artan bir oranda tanışmaya başladılar. Sürekli artan yayınlar, kablolu TV’nin Amerika üzerindeki etkileri, ve bugünlere kadar gelen milyar dolarlara varan şirket büyüklükleri ile dördüncü güç olan medya gelişti, olgunlaştı.