bildirgec.org

Ekonomik Olarak İlerleme İştahı

reddear | 05 November 2010 18:47

İnsanlığın toplumsal ihtiyaçlarını gideren kolektif hizmetlerden piyasa ekonomisinin geçerli olduğu bir ekonomide herkes yararlanabilmektedir. Toplumsal hizmetlerin salt sosyal hizmet kategorisinde olanlarından her vatandaş fiyat ödemeden, piyasaya/pazara girmeden faydalanabilmektedir. İnsanın doğası gereği gereksinimleri olan bir varlık olduğunu, bu varlığın çeşitli gereksemeleri tatmin için uğraştığını belirteyim… Gereksinimlerden zorunlu olanlar kesinlikle karşılanması gerekirken, zorunlu olmayanlar ise insanın zevklerine ve tercihlerine göre değişmektedir. İnsanların ferdi gereksemelerini gideren ferdi mal ve hizmetler insanı ne kadar mutlu eder? Daha fazlasını ister mi? Açıkçası, yaşamı kolaylaştıran ferdi gereksemeleri gideren ferdi mal ve hizmetlere insanların ulaşmaya çalıştığı bir gerçektir. Ferdi mal ve hizmetler için tasarruf yaptığı, birikim oluşturduğu ölçülebilen, gözle görülebilen gerçeklerdir… İnsanların ferdi isteklerini gideren bireysel mal ve hizmetler insanın gereksinmesini doyurduğunda insan diğer gereksinmelerin ve yeni gereksemeleri tatmin etmek için çaba sarf edecektir.

Bendeki sen

aysunerkul | 24 March 2009 10:33

Bilgiyi sevmekse eğer felsefe neden insan kendini bile sevemez halde hiç düşündünüz mü? Çağlar atlamışken bile özümüze, kalbimize, zihnimize ulaşabilmek aya gitmekten bile zorken, cehalet kardeşi kardeşin gözüne bakamaz kılarken galiba soruda gizli zaten asırlara yenilmeyen o tek yanıt; Kimim Ben? Bunu bilmezse insan kardelen çiçeği gibi güneşi gördüğünde ölüme boyun eğer. Çok basit bence medeniyetleri bile yıkabilen “Bendeki Sen”de yaşayan o muhteşem güç: Sevebilecek cüret ve güneşi görebilecek yürektir; devrilen tüm değerlere rağmen asırlara yenilmeyen tek güç. O bendeki sen.. Sendeki ben..

Mysql Mantıksal Operatorler ve Fonksiyonlar 5

tayfurboler | 31 March 2009 12:08

Mysql Mantıksal Operatorler ve Fonksiyonlar 5,

Adddate(),Date_add() :
Tarihsel hesaplamalar da istediğimiz tarihe istediğimiz kadar gün veya diğer zaman birimleri eklemek için kullanılır.Her iki fonksiyonun da kullanımı aynıdır.

Syntax :
adddate([tarih],interval [gün] day)

select ADDDATE(’2009-03-01′, interval 1 day);–>2009-03-02

Aynı zaman da çıkarma da yapabiliriz.

select ADDDATE(’2009-03-01′, interval -1 day);–>2009-02-28

MICROSECOND : Mikrosaniyeler
SECOND : Saniyeler
MINUTE : Dakikalar
HOUR : Saatler
DAY : Günler
WEEK : Haftalar
MONTH : Aylar
QUARTER : Çeyrekler
YEAR : Yıllar
SECOND_MICROSECOND : Saniyeler.Mikrosaniyeler
MINUTE_MICROSECOND : Dakikalar.Mikrosaniyeler
MINUTE_SECOND : Dakikalar:Saniyeler
HOUR_MICROSECOND : Saatler.Mikrosaniyeler
HOUR_SECOND : Saatler:Dakikalar:Saniyeler
HOUR_MINUTE : Saatler:Dakikalar
DAY_MICROSECOND : Günler.Mikrosaniyeler
DAY_SECOND : Günler Saatler:Dakikalar:Saniyeler
DAY_MINUTE : Günler Saatler:Dakikalar
DAY_HOUR : Günler Saatler
YEAR_MONTH : Yıllar-Aylar


Datediff() :
İki tarihi birbirinden çıkarır ve bize farkı gün olarak verir.

Halka açık alanlarda,reklamcılıkta yeni çözümler

TuruncuYengec | 18 December 2006 22:40

su efekti
su efekti

Touchbiance, reklam ile müşteri arasında keyifli bir deneyim yaşatarak görsel reklamcılıkta çığır açıyor. Projeksiyon cihazı, analiz yazılımı ve video animasyon’un birleşimi olan sistem, üzerinde hareket edildikçe görüntülerin değişmesine, farklı animasyon ve görüntü değişiklikleri karşısında kullanıcıların eğlenceli dakikalar yaşamasına imkan tanıyor.
Reklam ile örnekleri burdan izleye bilirisiniz.

Hurûfilik ve Bâtınilik Üzerine

Pinhan Kara | 29 January 2003 12:45

Neyin ne olduğunu ve nasıl olduğunu söylemek yetmiyor artık – bir de her şeyi ispatlamak gerekiyor, en iyisi tanıklar getirip, bir takım gülünç deneyler yapıp ispatlamak.

Patrick Süskind

Koku

İslam dünyasında ebcet hesabı matematiksel bir çözümlemeyle sınırlı kalmaz Bâtınilik ve Hurûfilik gibi kavramlarla beslenerek daha tehlikeli bir hal alır. Bâtınilik dönem dönem popülerleşir ama bu geçici rüzgarlar ne İslam’a ne de bu işlerle uğraşanlara bir fayda getirmez. Keza avam da bilerek ya da bilmeyerek bu işlere ilgi duyar ve yaradılış olarak meraklıdır da. Zahir üzerine tefekküre üşenen güdük iman, kesin kanıtlar ve matematiksel veriler arar. Ve bulur da…

Son günlerde üzerinde fırtınalı tartışmalar kopartılan “Kur’an’ın Şifreleri” adlı eser ve müessiri Ömer Çelakıl bu duruma verilebilecek en güncel örnektir. Ömer beyin çalışmalarını baştan aşağıya karalayamayız. İçinde muhakkak, hakikat payı olan veriler mevcuttur ama bunun kime, nasıl bir faydası olur? Kıyametin ne zaman kopacağını soran sahabesine yüce peygamberin verdiği cevap ne kadar mükemmeldir. Peygamber bu kişiye bu gibi şeylerle uğraşmamasını sadece o güne hazırlıklı olmasını salık verir. İslam edebi, adabı bunu gerektirirken bu tip çalışmaları (her ne kadar iyi niyetli olsalar da) hoş görmek mümkün değildir. Ömer kardeşimizin son derece iyi niyetli olduğu, tavırlarından, mimiklerinden hatta pejmürde halinden anlaşılıyor. Fakat niyet ne kadar iyi olsa da yapılan eylem İslam kimyasına ters düşüyor. Çünkü Müslüman zahire iman edendir.

Nasıl ?!

oky | 28 June 2002 04:18

–zaman aşımı–

yok efendim bu kadar az kelimeyle blog olmazmış, yok efendim yazacak en az 50 kemileye ihtiyaç duyuyormuşuz. yahu ben nerden bulayım 50 tane kelime. dile kolay, 50 kelime! allahtan korkun be! ah ben nerden bulayım ha 50 kelimeyi? nerden?! nerden?! nerden… (lan denedim hala olmamış bunları da koyayım madem öyle)

–zaman aşımı–

audio technica ath-anc1

schizophrenia13 | 16 December 2009 14:08

audio technica ath anc1
audio technica ath anc1

audio technica’nın %85 gürültü önlediği iddiasındaki yeni kulaküstü kulaklığı ath anc1, katlanabilir yapısı ve düşük ağırlığıyla taşınabilir kulaklık arayanlar için bir alternatif oluşturuyor. istenildiğinde gürültü önleme fonksiyonu kapatılabilen anc1, yaklaşık 100gr ağırlığa sahip.

Hatırlanan Arkadaş

badoer1 | 22 October 2007 17:58

Az önce “bize erkek adam derler” adlı şarkıyı dinlerken, söyleyen kişinin Burak Aydos olduğunu hatırladım. Vay beee. Burak benim ilkokul ve orta 2’ye kadar arkadaşımdı. Orta 2’de konservatuarı kazandı ve okuduğu 2 yılı yakarak konservatuara başladı. Nereden nereye. Burak’la o yıllarda çok yakın arkadaştık. Deyim yerindeyse yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Sonra ayrıldık. Kaybettik birbirimizi. Hangimizin o yıllarda ki arkadaşları duruyor ki…
O yılları hatırlayınca içim bir tuhaf oldu. Boğazım düğümlendi. Düşüncelerim buğulu bir rüya gibi geçmeye başladı gözümün önünden. Ve bizde büyümüştük, kirlenmişti dünya. Kaybolmuştu o saf ve temiz arkadaşlıklar.

ÜZÜNTÜM SEVGİMDEN

tarik09 | 27 May 2007 19:23

ÜZGÜNÜM EN AZ YUKARDAKİ Ernesto Che Guevara KADAR FARK ETTİMDE EN AZ ONUN KADAR HÜZÜNLÜ BAKIYORUM AYNAYA….
Ne oldu bize ey sevgilim? Ne oldu bize ay parçam, ne oldu gecelerimin güneşi, hayatımın anlamı? Ne oldu bize söylenecek tek sözüm? Ne oldu bize baktığım her yer, gördüğüm her şey? Ben sensizliğin acısını çekerken ne oldu sana? Kalbimin her hücresi seninken, her hücresinde sen varken ne oldu sana?…Çok mu üzdüm seni?…
Korkuyorum; çünkü sensiz yaşayamam. Ben seni böyle seviyorken neden böyle kavga ediyoruz? Neden en küçük şeyi sorun ediyorum diye kavga ediyoruz? İnan sana şu an duygularımı ifade edemiyorum! Yarın yanımda olacaksın beni sevdiğini söyleyeceksin ve sarılacaksın sımsıkı. Ama bu on dakika sürecek. Sonra tartışma başlayacak biliyorum 🙁 Sorun çıkacak en ufak şeyden. Ben buna katlanırım….
Ya sıcak yaz günleri. Çok korkuyorum hemde çok… Başımıza nler gelecek. Ne kötülük göreceğiz bilmiyorum ama hissediyorum.
Ve sonra benim hayatım sönecek. Bitecek herşeyim gidecek. Daha doğrusu herşeyden ben gideceğim, herşeyden vaz geçeceğim belki yaşayacak gücüm kalmayacak. Hiç bişeyim kalmayacak. Yaşamam için bir neden de kalmayacak.
Çok büyük bir korkum var.
Sanki sona bir adım kaldı…
Sanki son nefesimi alıyorum seninle…
Sanki şu hayatta son hamlemi yapıyorum…
BEN KORKUYORUM…
ÇOOOOK KORKUYORUM…
Hayatta sahip olduğu tek varlığı elinden alınmış bir insan gibi ve en sevdiği oyuncağı elinden alınmış çoçuk gibi…
ÜZÜNTÜM SEVGİMDEN