bildirgec.org

yol hakkında tüm yazılar

Hayâl!

Cali Kusu | 03 June 2011 09:22

Meselası bol bir hayal kuruyorum. Gözlerim dalıp gitmiş gökyüzündeki yırtık bulutlara. Acınası bir durum. Acıyorum gözlerime. Mesleğinin gerektirdiğini yapamadı ömrünce. Sustu çoğu zaman. Hani dilin anlatamadığını anlatan gözler var ya. Lal oldu işte. Sustu. Karşısındaki gelinciğe boşluğa bakar gibi bakıyor. Siyah ve kırmızı onu hiç ilgilendirmiyor. Sadece süzüyor gereksizce. Sessizce… Umursamıyor sahibinin ayaklarına tırmanan karıncayı. Görmüyor, görmek istemiyor. Karınca kendinden emin bir şekilde ilerliyor. Nasıl olsa onu görecek olan gözler boşluğun esareti altında…

Çamurlu Paçalar

mavilikler | 27 May 2011 09:11

Bu çamurlu yollarda yürümek uzun bir seyahati andırır. Daha çok içe doğru yapılan türden…

Çamurlarla cebelleşirken bir an gelir yabancılaşırsın her şeye ve kendine. Öylesine akıp giden bir yolda yürüyenler gibi akışa bırakamazsın kendini.

Ayrılırsın her şeyden, paçalarında çamurlar… Sınıftaki arkadaşlarının tertemiz pantolonları çok uzağında kalır.

Yılmaz Güney’den “Yol” (1982)

queennothing | 11 April 2011 10:10

Yılmaz Güney, büyük bir aktör ve büyük bir yönetmen idi. 1937 senesinde dünyaya gelen Güney, 1984 senesinde mide kanseri sebebiyle hayatını kaybetti. Yönetmenin Şerif Gören ile birlikte çektikleri sinema filmi “Yol“, 1982 senesinde vizyona girdi. Sinemamızın usta aktörlerinden Tarık Akan ile Şerif Sezer‘in başrollerini paylaştıkları yapımda Halil Ergün, Meral Orhonsay, Necmettin Çobanoğlu, Semra Uçar, Tuncay Akça ve Hale Akınlı gibi isimler rol alıyor. Fransa’da düzenlenen Cannes Film Festivali’nde FIPRESCI Ödülü, Palme d’Or Ödülü ve Jüri Özel Ödülü kazanan “Yol“, En İyi Yabancı Film dalında Altın Küre’ye aday gösterildi.

Yarı açık ceza evinde kalan beş hükümlünün izin günlerinde yaptıkları yolculukları anlatan film, ‘içerisi’ ve ‘dışarısı’ kavramlarını baza alarak dönemin Türkiye’sini inceliyor. Kanunlar tarafından suçlu bulunan bu beş insanın iç ve dış zindanlarını Yılmaz Güney gözünden seyredeceğimiz film, muhakkak izlenmesi gereken klasiklerden.

Saçı uzun aklı kısa!

Cali Kusu | 06 April 2011 18:27

Yağmurun verdiği huzurla birlikte, üstüne bastıkça taşları oynayan kaldırımda şemsiyemi açtım yürüyordum. Ne hikmetse bu gün bu yol boştu. Adım atacak kadar boşluk olmayan yol bu gün boştu. Takılmadım fazla, şemsiyemin uçlarından akan yağmur damlalarına dalıp gitti gözlerim. Hafif soğuktu hava. Ama üşümüyordum. Aksine bir ateş vardı tam da sol yanımda. Birazda ağrıyordu aslında. Sanki…
Köşeden gelen sesler duymaya başladım. Büyük uzun binalar görüş açımı kapatıyordu. Bu yüzden sadece sesleri duyabiliyorum. Tuhaf bir durum… Çünkü bu, bu onun sesiydi. Yanında benim sesime benzer bir ses. Samimi ve neşeli…
Yüreğime gökyüzünden düşen bir şimşek çakıldı kaldı sanki.

Toprak damlı evimiz…

admin | 15 March 2011 17:06

Yazları ayrı, kışları ayrı güzel olan ve cennet köşelerini aratmayacak şekilde her mevsim ayrı bir güzelliğe bürünen köyümüzün en çok özlediğim yanı, yaz sabahının serinliğidir.

Toprak damlı evimizin ön tarafındaki bahçe bölümünün bir kısmını babam dinlenmek amacıyla düzenlemişti. Etrafını çiçek ve sarmaşıklarla bezediği kamelyanın içine, ağaçtan yapılma sediri de koymuş güzelce halı yastıklarla döşeyerek kendine yalandan bir saray inşa etmişti. İşlerden arta kalan zaman burada değerlendirilirdi. Evin arka ve yan tarafında sebze bahçesi ile meyve ağaçları vardı. Taze toplanmış domatesin tadını unutmuyorum. Hele erik ağaçlarını, bir de can eriği ise dibinden ayrılasım gelmezdi.

Gerçek

Chat Noir 1 | 19 February 2011 19:37

Sen gerçekten o musun?
Mutluluğa koşan yol.
Sen gerçekten o musun?
Düşlerin ışık tuttuğu.
Lütfen yürümeme izin ver.

Güliz Ardilli / İstanbul / 1998

?:) – 4

Cali Kusu | 17 February 2011 11:05

D önüyor yine öyle derinden
U yuşmuş beynim çok düşünmekten
R ahat değil içim bilmem hangi sebebden
D oğrudur, razı değilim nefsimden
U zun zaman oldu geçmemiştim kendimden
R uhani hayatım, kısıtlı ömrüm
U zamış saçlarım, görmüyor gözüm
N umunelik bu hayat, yaşamaya zaman yok…

D ün rüyama gelecekti
Ü züldüm çünkü gelmedi
N adir olur böylesi
Y arın sormalıyım sebebini
A klıma bile gelmezdi ki
Y anlışın var sevgili
I ssızlığı ben sevemem ki…

?:) – 3

Cali Kusu | 16 February 2011 20:46

Ç ekilmez akşamların
E şsiz sancısı
K im deme sakın, sensin o…

V urmuş ise kanadından
U çmuyor isen
R azı değil demekki sensiz günlerden…

???…///

Cali Kusu | 16 February 2011 16:51

4 kişilik bir masa, fakat üç kişi var.
Üç kişilik yemek, genç kız diyette.
Baba aç değil, annenin iştahı yok.
Yemekler dolaba kaldırıldı,
sabah oldu,
masada iki kişi, genç kız ve annesi.
baba işe gitti, anne birazdan mağaza turu atacak.
genç kız arkadaşlarıyla buluşacak.
Öğle oldu evde kimse yok…