Çeşitli çeşitli kimyasal alerjileri ve deri sorunları olan insanlar için düşünülmüş bir çalışma. İsmi: organik kıyafetler. Başlamadan önce üstümüzdekilere bir bakalım.Bildiğimiz pamuklu giysilerde klor kullanılarak beyazlatma işlemi yapılır. Bu sırada dioksin denilen ve çeşitli zararları olduğu bilinen bu kimyasal madde bile karışabilir. Ve bazen hidrojen peroksit ve formaldehit, diğer ağır metaller gibi bu hastalık etmenleri de, boyanın işleme tabi tutulduğunda kullanır. İşte bu yüzden bu oraganik kıyafet işine girişildiği söylenebilir.Önceleri toplanan pamuktan işe başlamışlar. Geleneksel metotların olduğu çiftçilikle pamuklar yetişmiş ve organik büyümeye önemli faydalar gelmiş. Tabi, sağlıklı bir toprak seçilmiş başta, çünkü çevre veya insana zarar vermeyeceği düşünülmüş. Organik olarak yetişen pamukları, sentetikten uzak gübreler ve böcek ilaçlarından da korumuşlar. Ve bu daha güçlü pamuklar hiçbir kimyasal boya maddeye bulaşmadan kıyafetler haline dönüşmüş olur. Sadece kıyafet değil, yastıklar, yorganlar bile var.Ve unutmadan sadece pamukla yapılmaz bu kıyafetler, bazen kenevir ile yapılanları da vardır. Bunlar bir de, yaydığı kokularla böcekleri etrafınızdan bile kovar. Ülkemizde üretim yapan bir şirket var, burada.
yorumlar
Bir dönem de Çukurova Üniversitesinde eğer yanlış anlamadıysam pamuk tohumlarına renk verici bir takım maddeler enjekte ederek renkli pamuk üretimi projesi vardı. Renkli çamaşırlarınız böylece her yıkandığında rengini kaybedemeyecekti. Çünkü zaten rengi doğaldı. Ancak yeterli parasal kaynak bulunamadığı için kısa bir süre sonra projenin iptal edildiğini duymuştum. Tekstil adına çok iyi bir adım atılmış ve yarım bırakılmıştı. Organik renkler denilebilirdi belki..
kenevir işine mi girsem acaba eveeet organik giysi derim geçerim gümrükten. yırttım abicim yırttım!
çok eskiden bu yana söylenir; kenevirin yasak tütünün erbest olmasının gerçek nedeni tekstildir diye. kenevirden üretilen tekstil çok sağlam olduğu için tekstil sektörünün karlılığını azalttığı için tekstilciler yasak olmasını, yasak kalmasını sağlıyormuş.
asy ana sebep değildir bu dediğin pamuk-keten -ipek-polyester vs bunların kendi içinde birsürü avantaji dezavantajı mevcut
kenevirin yasak olmasının önemli sebeplerinden birinin, Dupont şirketinin, petrolden çeşitli farmakolojik malzemelerin elde edilmesine yönelik prosesleri, ve daha önemlisi naylonu patentlemiş olması ve tüm bu alanlarda rakip olabilecek keneviri bastırmak istemesi olduğu kabul edilebilir.dupont’un yeğeninin DEA’in [narkotik şube] ilk yöneticilerinden Harry J. Anslinger Dupont’un yeğeni mi damadı mı, bir şey olması da kolaylaştırıcı sebepler arasında gösterilebilir.şurda biraz bilgi var.
bu organik giyim gibi, buna benzer başka bir kavram daha varmış, etik moda diye. geçende görmüştüm bir haberde.
zaten büyük giyim ve nevresim vs firmaları da organik kumaşlarla koleksiyonlar yaratmaya başladı. Organik tarım sanırım yeterli ilgiyi görememişti pahalı olduğu için bakalım bu trendin sonu ne olacak
pamuğa göre avantajları saymakla bitmeyecek kenevirin yaygın kullanım bulmamasının bir diğer sebebi de, yıpranma eşiğinin düşük olması. eskimeyen kıyafetler daha az tüketime yol açacaktır haliyle.
Hem yıpranmıyor hem de kafa yapıyor, daha ne ister ki insan? Cep telefonlarının da aslında uçakların uçuşunu etkilemediklerini ancak bir cep telefonunun uçakta iken çok hızlı hareket ettiğinden aşağıdaki baz istasyonlarının onu yakalamak için kafayı yediklerini GSM operatörlerinin software’lerinin sapıttığını duymuştum. Bu nedenle GSM operatörleri uçak şirketlerinin bu konuda sürekli uyarı yapmalarını ve korku salmalarını sağlıyorlarmış.Kimbilir, cep telefonu ve ABS ilişkisi de benzer amaçla uydurulmuş bir şehir efsanesidir. Yannız şu da var ki, araba kullanırken telefonla görüşüldüğünde dikkatin onda bire düştüğü konusunda hemfikirim.
Valla cep telefonu konusunda “Loose Change” adlı, burada da haberi yapılan 9/11 belgeselinde ilginç bir şey vardı. Uçaktan yapılan konuşmaların gerçek olmadığını kanıtlamak için bir test yaptılar, uçak 3000 feet teyken ceptelefonu %1 çekiyor sadece. Cep telefonunun aletleri bozması ise gerçekten düşük bir ihtimal ama her şeyi elektronik bir uçakta bu risk alınır mı? Mesela ben uçaklardaki bilgisayarın sürekli olarak minik düzeltmeler yaptığını, bunlar olmadan yolcu uçağının belki ama savaş uçaklarının hiçbir şekilde uçamayacağını seyrettim bir belgeselde. Bu bilgisayar olmazsa uçağı düz tutmak bile çok zor oluyormuş…
Cep telefonu bilgisayarı şöyle etkiler gibi bir çalışma görmedim şimdiye kadar, etkilediğini varsayıyoruz mecburen.
Bilgisayarı değilde uçuş sistemlerini etkiliyor benim bildiğim. Dandik bir hoparlörü bile etkileyen şey onca aleti niye etkilemesin?
kahkar, harika bir baslik.
bilgi için teşekkürlergüvenlik sistemlerikamera sistemlerialarm sistemlerigüvenlik kamera sistemlerigüvenlik kamerası