Plasebo etkisi telkine dayalı bir iyileştirme yöntemidir. Hastanın hastalığını kendi kafasında yenmesinde etkilidir.Mesela aslında bir şekerin bir hastaya ilaç diye verilip içirilmesi . Hasta burada ilaç içtiğini ve iyileşeceğini düşünecek . İlacın rengi de önemli olabilir kırmızı canlandırır, mavi rahatlatır . İlacın iyi bir marka gibi gösterilmesi de etkiyi arttırabilir. Bu tedavinin cevap vermesi hastanın kendisine bağlıdır . Kafasında hastalığı yenmelidir .
Hiçbir risk içermeyen bu yöntemi bir doktor test amaçlı olarak ameliyatlarında bile kullanmış , hastalarına ameliyata girerlermiş gibi narkoz vermiş , iğne yapmış ve bunların sonucunda 1-2 yıl sonra bile hastalarının hiçbir şikayetinin olmadığını gözlemlemiş .Bu yöntemi klasik tıp kabullenmek istemese de sonuçlar ortada . Pozitif düşünce iyileşmede etkili . Demek ki insan vücuduna hakim olabilmekte.
Bu işlemi uygulayan doktorun rolü çok büyük.Hastaya güven verebilmesi lazım.Onu rahatlatması , sorunlarını dinlemesi , hastayı inandırması gerekiyor .Özellikle çaresi olmayan kanser gibi hastalıkların en büyük ilacıdır plasebo. Doz aşımı , yan etkisi yok ve hiç para gerektirmiyor .Bunlar da cazip yanları.Bu yönteme çok büyük umutlar bağlamamak veya yöntemi çok da küçümsememek gerektiğini düşünüyor bazı doktorlar da.
yorumlar
Bu kadar mı? Hani “DEVAM”‘ı ? 🙁
ilginç bir konu ama çok kapsamlı değil…
bu yasal değil bi kere, gerçekten yapılmışsa makale ya da kaynağı görebiliriz miyiz.
ya hasta psikolojik olarak var olan hastalığını gizliyorsa. artık şikayetim yok diyorsa belki gerçekten ağrısı sızısı yoksa ama içinde bir yerlerde gizli gizli büyüyen bir tümör varsa…
Devam etmememin nedeni hep benzer örneklerden oluşması olayın ben sadece genel mantığını vermek istedim ve bazı örnekler için tıp bilgisi gerekebiliyor.Bu yasal mı? Zaten doktorların çoğu biraz da olsa bu yöntemi uyguluyor .Plasebo uygulayan doktor hata da yapabilir.Tercih meselesi. Mesela acil servise başvuran insana hemen serum takılır bunda plasebo etkisi de vardır. Stres nasıl vücudumuzu kötü etkiliyorsa mutluluk iyi etkiliyor. İngilizce yazı için buraya tıklayın.Buraya bir örnek daha yazayım.Bir hekim hastalara ağrılarının dinmesi için ya ağrı kesici ya da yalancı ilaç verdi . İlacın ağrıyı dindirip dindirmediğini anlamak ve dindiriyorsa da nasıl dirdirdiğini anlamak için deneklerin sıcak bir metale dokunmaları sağlandı. Her olayda daaynı kimyasalı üretip tepki verdiği anlaşıldı . Yani yalancı ve gerçek ilaç aynı etkiyi gösteriyor .Duyduğum gerçek bir olayı da anlatayım . Bir doktara adamın biri gelmiş tedavi olmak için . Doktor bakmış adamı ameliyat etse masada kalır etmese 1 ay ömrü var (Bu 20 senelik bir olay.) Ameliyat edermiş gibi bayıltıp ameliyat etmemiş ve adama ameliyatın çok iyi geçtiğini artık hiçbir sorunun olmadığını söylemiş . Yıllar sonra hastanın köyünden biri gene bizim doktora gitmiş . Doktor adamın köyünü öğrenince amaliyat edermiş gibi yaptığı adamın yaşayıp yaşamadığını sormuş 15 sene kadar sonra. Yaşadığını öğrenince çok şaşırmış ve onu yaptığı şeyleri anlatmış . Adam köye dönünce da adama aslında ameliyat edilmediğini anlatmış ve adam 1 haftaya kalmamış ölmüş .
yazının altındaki reklamlar konuyla alakalı tam
Bu hastalığına göre değişir..
şehir efsanesi bunlar.kadının biri gözünden ameliyat olacakmış, çok kötüymüş durumu. sonra gözüne limon sıkmışlar, iyi geleceğini düşünerek, kadını ameliyattan önce tekrar muayene etmişler ve hiç bir sorun kalmamışmış gözünde. ameliyat olmasına gerek kalmamışmış. doktor hayret etmiş ağzı açık kalmış. hastanın kendisi gidip doktorun ağzını kapamış.
doktor da hastaya müteşekkir olmuş
Galanthus sen kanseri yenenlerin nasıl yendiğini düşünüyorsun . Kanserin tedavisi yok .İnsanlar kanseri yeneceğine inanarak yeniyor . Bunu tanıdığım doktorlar da söylüyor . Plasebo etkisi kesin olarak kanıtlanamaz orası doğru . Çünkü istatistik dışında konuşmak zor . Ama burada insanın kendi vücuduna yön vermesi var nasıl elimize hakim olabiliyorsak ağrımıza da hakim olabiliyoruz aslında .Bugün kuantum felsefi dediğimiz düşüncede de var bu . Özne olaylara yön veriyor . Bakış açısı olayın gidişatını değiştiriyor yani . Bilimin nesnel olduğu artık geçmişte kaldı .
tamam moral motivasyon önemlidir, vücudun savunma mekanizmasının en düşük olduğu anları yakalar tüm hastalıklar,değil kanser grip için dahi geçerlidir bu.bu arada bence faranjitin de tedavisi yok, yaz kış geçmiyor nalet şey.ancak yok ameliyata girer gibi yapmış da narkoz vermiş de, hasta iyi olmuşmuş da…sonra yıllar sonra hasta gerçekleri öğrendikten bir hafta sonra ölmüşmüş. bildiğin şehir efsanesi.gözlerim liseden beri hafif miyop, şu anda gözlük kullanmadan her şeyi görebiliyorum ama, bilmek istiyorsa söyleyeyim. evet, gözüme limon sıktım ve bu sadece gözümün yanmasına sebep oldu.
Limon sıkma örneği tam olarak plasebo etkisini karşılamaz çünkü orada inanç yok . Stres nasıl vücudu hasta ediyorsa mutlulukta tedavi edebilir .
arke09 senin verdiğin örnekte mutluluk değil motviasyon var, ayrıca köyünde 15 yıl boyunca mutlu mutlu yaşayan adam bir gün verdiği bıçak parasını bir hiç için verdiğini öğrenince bir anda mutsuz olup ölmüş olabilir. tabii ya ben bunu nasıl düşünemedim!doktor görünce iyileşenleri bilirim, hatta belki de buna bir örnek de benim. hastalık hastaları mesela doktora gidince bir rahatlama duyarlar. geçici iyileşme gibi bir şey yaşanır.anlattıklarına destek olsun diye söylediğin olaylar sadece şehir efsanesi.hiç bir dayanağı yok.hastalığın tedavisinde motivasyon tabii ki önemlidir, ama var olan bir hastalığı sadece bu şekilde tedavi etmek…pek gerçekçi değil.hadi bakalım her sabah uyandığında ben ölmeyeceğim diyerek gözlerini aç, her akşam uyumadan önce de bunu söyle.bakalım kaç yıl yaşayacaksın
biz çaya limon sıkıyoruz, bi faydası olur mu acaba ?
burada çok ciddi bi fikir alış verişi varken çaya limon sıkmak gerçekten üzücü
onnupro, o zaman kıyafetlerin altındakileri bile görebilirsin bence.
bunu çok ciddiye alanlar var.Mustafa Lipton ve ortakları ltd. şti’ne sor inanmazsan.
galanthus ben karşımdaki soyununca kıyafetlerin altındakileri görebiliyorum zaten.ayrıca burada çok ciddi bir fikir alışverişi varken memeden falan bahsetmek gerçekten üzücü.
ama bir düşünsene soyunmadan da görebilmek varken. hem sen belki öyle yapabiliyorsan ama burada yapamayan binlerce insan var. onların da yararlanması gerek bu değerli bilgilerden.töbe töbe:) bir ciddi ciddi ahkam kestirmediniz, hevesim kursağımda kaldı.
kaç saattir telefonda kiminle konuşuyorsuna verilen cevap annemlerle ise bu ne kadar inandırıcı olabilir
ya da dur diğer hattan annem arıyor kapat demek ne kadar doğrudur
arkadaşımla konuşuyoruma alacağınız kontranın , kim o ben tanıyormuyum olmasının olasılığı %100 olduğuna 2 birasına bahse girebilirim
kiminle konuşuyorsun sorusuna annemlerle şeklinde cevap vermek afedersiniz en kaba tabirle denyoluktur.Müsade ederseniz açıklayayım; kiminle sorusunun cevabı annemle olmalıdır veyahut annemle ve babamla olmalıdır.annemlerle kelimesi kullanım açısından pek bir zararlıdır.niçin ? hemen açıklıyayım müsade ederseniz; fizik kuralları çerçevesinde her insana maksimum bir anne tahsis edilmiştir.haaa siz şimdi diyeceksiniz ki üvey annesi olamaz mı ? tabii ki de olur lakin hiç bir şartta bir üvey anne ve gerçek anne bir araya gelemeyeceğinden, bu cevap pratikte geçersizdir.saygılarımla arz ederim.
insanın süt annesi olur, cici annesi olur, ikinci annem dediği annesi olur. kayın validesi ki aradaki samimiyet derecesine göre bu insanlar da kesinlikle anne sınıfında girer.bu insanların hepsi aynı ortamda toplanmış, görüşüyor olabilir. bu yüzden kanımca annemlerle denmesinde hiç bir sakınca yoktur.
Galanthus; saturasyon hızla düşüyor ,hemen entübe etmeliyiz ,sataraskopu ver.
Mutluluğu lafın gelişi söyledim. Verdiğim ingilizce yazıda uygulanan testleri bulabilirdin ? Bir de neden hep birlikte burada konuştuğunuzu anlamıyorum ?Siz öğrenci mi yoksa iş arkadaşı mısınız anlayamadım . Genelde iş saatlerinde yazdığınızdan iş arkadaşı olduğunuzu düşünüyorum .
Sen örtmen diilsen ben(de) bu işi bilmiyorum..
Ne alaka BELESH
ben taha’nın teyzesinin oğluyum, pbk tahanın eltisi,mascalzone karşıda ki peynircinin kalfası, galanthus 27.ci hükümette devlet bakanı.harlemsaray direk çoban
çok geç kaldım, üzgünüm..
ha mansonilized de eczacı kalfası
hastayı kurtaramamışız anladığım kadarıyla, kendimi hiç affetmeyeceğim.
onnupro yaşım çıktı ortaya, tüh.
Haberleşmenizin bu kadar çabuk olması için aynı yerde olmanız lazım
Ama konuşmalarınızda iş sahibi insan konuşması değil
bize özel bir radio kanalından devamlı yayın halindeyiz.tamam
ben hafif moderayışınındanım, manson muhtar, mascal tahkim ve denetleme kurulundan, belesh hani yazıyı rapor et butonu var ya o butonun ulaştığı kişi, onnupro ise sistem mühendisi. ondan böyle tüm gün burada lak lak yaparız.
ooh may gäd, yıkıldım.konuşmalarımıza iş sahibi insan konuşması değil dedi. hem de benim gibi birine
Özür dilerim herhalde bilgisayar başında oturmaktan beyniniz sulanıyor.
düşün işte bu sulanmış hali, bir de salamura yapılmış halini görmelisin. hmm harika!
ne demiş ünlü düşünür kenan doğulu, yaparım bilirsin
sistem mühendisi olarak sabahtan beri “facebooktan pişman olabilirsiniz” mimi ile uğraşıyorum.server girişini tıkamış, bilgiler sağlıklı akamıyor.biri bana şuran 13-14 anahtar uzatabilir mi ?
lokma mı, alyen mi
t kol ile lokma, bi de 262 rulman yatağı.şurada aküden çıkan yağlama santrifüj kablolarının yanında.
redrösörde kaçak vardı bi ara ona da bakıver usta
redrösör ölmüş,nanay olmuş,kullanın şu kireç önleyiciyi kardeşim.
bi de işsiz derler bu kadar işin arasında
su ilac testlerinde hayvanlara yapilanlara bir bakin 🙁
sen yetiştir o kadar büyükbaş küçğkbaş hayvan, onlar alsın testlerde kullansın, fak of
yemini ver suyunu ver afedersin bokunu temizle çıksın iki tane deli profesör test yapsın,olacak iş değil.
harlem ne yaptın kuzum sen yaa
kuzu değil çoban o
sakin ol galanthus testleri harlem yapmıyor
üzüldüm ama
Plasebo etkisi yaptum.
mansonda üzüntüye karşı bi ilaç olabilir
ama hasta olucam demektir bu
manson çok kızıyor bu plasebo işlerine.
ünlü düsünür ajda pekkan ne demüs;aynen öyle aynen öyle !
cık cık cık nasıl bi cümle o öyle ramazan ramazan, plasebo etkisi yarattı bende
haykıracak nefesim kalmasa bilede demiş di mi ama
kimler geldi ,kimler gecti pehhhh bile demis.
Ünlü Türk Doc.Mehmet Öz bile kanser cikti ya dahada bi etkiye gerek yok.millet onun yüzünden brokoli agacina döndü amma….
benim kendi tecrübelerime dayanarak hazırladığım bir kanser ilacı var ama sayın Öz kabul eder mi ? açıkçası çokta emin değilim.
bizzat sen, yani kendin sen olarak mu hazirladin?
cüneyt özdemir demiş de böyle.hem brokoli salatası güzel bir şey ki.
kendim ben olarak hazırladım.beton laboratuarımı bazen böyle işler içinde kullanıyorum.açıkçası bu bilgiler internete düşer diye korkuyorum ama aramızda kalsın işin sırrı çimentoda.
o halda bir damper gönder de mahsene koyak.
hastayı 2 metre derinliğinde kazılmış çukura dikkatlice yerleştiriyoruz, üzerine C30 hazır beton döküyoruz,dikkatlice ama.veee kanser bitti.
malzemeye deniz kumu karistiriliyomu?
dik mi yerleştiriyoruz hastayı sayın onnupro
kanserli hastalar için yeni umut : ötenazi
ovvv sakin olun arkadaşlar.bu yöntemi size daha detaylı anlatmak isterdim fakat bu copyright işlerini falan halletmem lazım.
bisi soracam konuyla ilgisi varmi suvan bilmiyorum,basketbol maclarinda nie pon pon kizlar yok?
harbiden heyecanlanmışız.bu arada arke09 dediğim şeyi sadece sabah ve akşam yapacaksın yoksa plasebo etkisini göstermez.
ramazan ayındayız diye bir cavap verebilirsem ne kadar gerçekçi olurum bilemiyorum açıkçası
ne günlere kalduk!
ampullerin efendisi de maçları izliyor diye harlemim
basketbol maçında pon pon kızlar var ama sahaya çıkamıyorlar.fırsat kalmıyor.
puella DİYOR Kİ, (02 Eylül 2010 11:26)ampullerin efendisi de maçları izliyor diye harlemimgünün yorumu .harkuladenin fevkünde .
burada kimseyi din,dil,ırk ayrımına karşıt tutmayın,bu ülke kimsenin malı deyil.
ama bizim de degil gibü gibü?
ccc liverpol ülkü ocakları ccc
şut ve gol diyesim geldi.burada efendi gibi yorum yapıyoruz, siyasi mevzulara girince; konu sakız gibi uzuyor ve de sonra insanlar bizim işsiz güçsüz insanlar olduğumuzu düşünüyor. öyle olduğunu öğrenince çok kırılıyorum, mutsuz oluyorum. sonuçlarını plasebo etkisi gösterecek tabii. ama siyasi konulara girmeyin nedeni de belli.
plasebo olayı bilimseldir, nitekim bir çalışmanın genel güvenilirliği açısından randomize, çift kör ve plasebo olması aranır bir hadisedir. ancak efenim plasebo vücuda tıbbi yararı olmayacağı gibi zararı da olmayacak bir madde vermekten geçer. zaten siz de vermişsiniz linki farmakolojik olarak etkisiz olmalı demişsiniz akabinde de narkozdan bahsetmişsiniz sen tut durduk yerde narkoz ver. o doktorun var ya ağzını yüzünü kırarlar. o bakımdan yazınızdaki ameliyat örneği ayrıca hastanın rızası olmaksızın kendisine tıbbi bir müdahale uygulandığından hemi de etik değildir hem de plaseboyu tam tanımlamaz. en azından benim aldığım eğitim böyle der.gelelim plaseboya. on numara bişeydir. yaşlı teyzelere şeker verirsin istediği ilaç şeklinde olimpiyatlara katılırlar filan. ben burda şey düşünüyom kişisel olarak hastalıkların bi tonu psikosomatik olduğundan tedavisi de psikosomatik olabiliyor. özeliikle yaşlı hastalarda. ama o yorumlardaki köylü hikayeleri fazlasıyla abartılı ve sizin de dediğiniz gibi istatistiksel çalışmalardan söz ediyorsak varsa bile istatistiksel açısından değersizdir bence. tabi verilere dayanarak konuşmuyorum ama sanırım sizde öyle yapmıyorsunuz.bence bilimsel bir konuyu ele alırken daha çok kaynak kullanmak olayı daha inalırı kılar yazıyı da prezentabl yapar.
bi de benim işim gücüm var sayın yazar, gerekirse mesleki örgütten yazı olsun, ruhsat olsun, vergi dairesinden borcu yoktur yazısı olsun sunabilirim, aksini iddia edene de bir hafif yazarının da dediği gibi onbin dolar veririm. ( kimdi ya jet kazası yazısında cinnet geçirip bu iddia da bulunan)
hahahahahaha
o la la
gerçekten son derece hızır bi insansınız puel bebeğim.
noterden kağıdınız varsa ben hazırım kuzum
noterden kağıdın varsa, kesin ayakkabı numaran da 36 dır
hem ayakkabı numaram 36 hem de entellektüelim
şu liseli çağımda 10bin dolara hayır demem, diyenin ağzı burnu da itinayla kırılır. yalnız bunu ben yapmam. yapacakları tanıyorum.