Belki son zamanlarda çıkan Darwin haberlerimi depreştirdi bilmem ama bu tartışmalar başladığında ilk aklıma gelen isimlerden birisidir Ota Benga. Kendisi hakkında bir çok yazı, kitap olmasına rağmen iyi tanınmadığını düşünüyorum.Eminim sizde hikayesini duyunca üzüleceksiniz ve keşke… ile başlayan cümleler kuracaksınız.Peki kimdir Ota Benga?

Tam doğum tarihi bilinmeyen (rivayetler 1881 ile 1885 arası) Belçika Kongosu topraklarında doğmuş bir pigmedir. (Pigmeler çok kısa boyları ve kahve tenleri nedeniyle 17 ve 20 YY arasında gereğinden fazla ilgi çekmiştir.) Ota Benga’nın Kasai ırmağının yakınlarında bulunan köyü, Belçika ordusu tarafın talan edilmiş, karısı ve çocukları öldürülmüş ve kendiside köle tüccarlarının eline düşmüştür. İkinci eşiyle burada evlenmiştir.

Dönemin sömürge ortamında çok normal olan hikayenin esas can alıcı kısmı burada başlar. Amerikalı misyoner Samuel Phillips Verner yahut köle avcısı diyelim, St Louis fuarı tarafından, etnik kökenler sergisi için malzeme bulmak üzere 1904 yılında Kongo’ya gönderilir. Sıkı pazarlıklar sonucu Verner, Ota Benga eşinden zorla ayırılarak, 7 diğer pigme ve fuar bitiminde onları geri götürecek bir başka Kongoluyu St Louis’e getirir. Ancak Ota Benga ve arkadaşları ne yapacakları hakkında en ufak bir fikri yoktur. Tek amaçları o sıralar Kongo’da süren katliamdan kaçmaktır.

St Louis’de savaşçı Geronimo gibi sergilenmişler, gezmeye gelen insanlar tarafında aşağılanmışlar, üstlerine meyve, taş atılmış, maymuna benzeyen yaratıklar olarak fuarı gezen üstün ırk arasında ün salmışlardır. New Orleans ve diğer gidilen yerlerde de aynı muameleye maruz kalmışlardır.Bundan sonra Afrika’ya geri döndüğü ve Verner’e ricada bulunarak Amerika’ya tekrar geldiği söylensede (Bu iddia torunu tarafından yazılan kitapta ortaya atılmıştır. Her nedense Verner birileri tarafından hep korunmuştur), genel kanı Verner’in ondan kurtulmak üzere onu Bronx Zoo olarak anılan New York’ta yer alan hayvanat bahçesine 1906 yılında bıraktığıdır.İlk başlarda temizlik ve hayvanların bakımı işlerine verilen Ota Benga, sonraları hayvanat bahçesi müdürü Hornaday ve ırkçı bilim adamı Grant tarafından bir Orangutan kafesinin yanındaki kafeste sergilenmiştir. Evrim teorisi için malzeme olarakta kullanılmıştır. Bütün günü kafeste geçmekte ve hayvan muamelesi yapılmaktaydı. Kendisi için oraya bir hamak konulmuş ve orada yaşamaktaydı. Ziyaretçiler tarafından önüne meyve ve kuruyemişler atılmaktaydı.

Sergilendiği gün kafesinin önüne asılan tabela ise rezaleti tam manasıyla tamamlamaktaydı.Afrika pigmesi “Ota Benga”Yaş:23Boy:4 fit 11 inçAğırlık: 103 PaundBulunduğu yer: Kasai Irmağı KongoDr Verner Tarafından bulunmuştur.Her öğleden sonra ziyarete ve gösterime açıktır.
Daha sonra Darwinizmi yücelttiği kaygısıyla 1910 yılında kilisenin baskısıyla öksüz yurduna yerleştirilmiş ve Lynchburg Virginia’da bir fabrikada “çirkin (!)” dişleri kaplandıktan sonra karın tokluğuna çalıştırılmıştır. İş arkadaşları tarafından sürekli aşağılanmış ve Afrikaya geri dönmek imkanı çok istemesine rağmen savaş çıktığı için ortadan kalkmıştır.

St Louis fuarında aşağılanan diğer insanlar
St Louis fuarında aşağılanan diğer insanlar

Son olarak, yapılan hakaretlere ve yaşadığı bunca aşağılanmaya dayanamayan Ota Benga 1916 yılında dişlerine takılan kaplamarı söküp, kendi inancında ritüellerini yerine getirip ateş yakarak, kalbine sıktığı tek kurşunla hayatına son vermiştir. Mezar taşı olmayan bir mezara gömülmüştür.Eğer merak edip ararsanız nette bir çok hayran sitesi bulunmakta ve daha detaylı bilgiler edinebilirsiniz.