Sabah uyanılır. Gözler henüz kapalıdır.Karın ve bel bölgesindeki garip inşaat çalışmalarının verdiği acıyla surat ekşitilir. Gayet bitik ve kendinden nefret eden bir ruh haliyle yataktan kalkılır. Mümkün olan en geniş ve yumuşak kıyafetler giyilmelidir. Lavaboya gidilir. Suratın rengi değişmiş garip yeşilimsi bir çamur ifadesi lanet bir ağrıyla zonklayan kafa bölgesinin tümüne hakim olmuştur. Gerekli temizlik yapılır ve önlemler alınır. Bol bir pantolon ve sünmüş bir t-shirt giyilir. Saçlar olası en paspal şekilde bir araya getirilmeye çalışılır. Mutfağa gidilir ve midedeki garip bulantı nedeniyle hiçbir şeye dokunulmaz. Ayaklar sürünerek hafta sonundan kalma çanta alınır. İçi kontrol edilmez. Lojistik destek ekipmanı banyodan tedarik edilir çantaya tıkıştırılır.Göğüs,göbek bölgesi dün geceden bu yana akıl almaz bir şekilde şişmiştir. Tanrım bu ben miyimdir? Yine de hayat devam etmektedir. En rahat olduğu tahmin edilen terlikler yahut ayakkabılar seçilir. O da nedir? Terlikler yahut ayakkabılar davul kıvamına gelmiş ayaklara girmemektedir. Oturup zaten ağlamak için bahane arayan bünye bir güzel ağlar. Asansöre binerken gün boyu etrafındakilere saldırıp kavga edecek psikolojik yapı gözden geçirilir. Adet dönemindeki kadın güne hazırdır.
yorumlar
hımmm..
yataktan kalkış esnasında yanında yatan biri varsa oda sert dürtüklerle bi güzel uyandırılır, “benim burda canım yanıoda uyuyamıosam sen hiç uyuyama ögggküüüzzz” gibisinden bi mantık kuruluo olsa gerek, ekliyim dedim
saygıdeğer ba(ğ)yanların erkeklerin ağızlarına en güzel, en hakiki, en sert fakat en hakeder biçimde ettikleri ruh hali. gerçekten erkeklere çok çektiriyorlar bu zaman içinde.ama olsun onlarsız olmaz. hem kolay mı o kadar acı çekmek? erkekler olarak bi grip oluyoruz da ortalığın anuna gooyoruz..
cevval atma ya, o kadar da değil:)))oingo boingo, bizi anlayan erkekler olması sevindirici. çünkü gerçek bir buhran dönemi bahsettiğimiz.birazdan sahinden gelir, çilek çeksin, canı acısın, ağrısı olsun, sürünsün, diye turp sıkar tüm olumlu tavrıma ama napalım…neyse ki siz gibiler var:)
yaw 2 gün önce başıma geldi çok ciddiyim, deprem korkusuyla uyanmış olsamda anlayışla karşıladım o ayrı tabi
@cevvalbu tip durumlara hazırlıklı olmak adına yanında bir paket çikolata bulundur. acil durumda çekilecek el freni, kırılacak cam, basılacak buton (her neyse artık) gibi bu, ikinize de iyi gelir.ayrıca kıza, demir takviyesinde bulunacak yemeklerden pişir, beceremiyorsan dışarda onlardan yiyebileceğiniz bir yere davet et.
hepsinden daha iyisini yaptım kazandibi carte dor çıkmış denediniz mi? hehehehe birebir :)))))
afferin sana cevval portakal:)))ben boşuna demiyorum, bu portakalın manevi annesi olmak istiyorum diye:))))
hehe, kazandibi hardcore?
hehe :))) ilaç gibiymiş yalnız bi kap dondurmanın insanı bu kadar uysallaştırabiliceğini tahmin edemezdim
oradaki pre mestrüel sendrom okudum o yazıyı.burada menstrüasyondan bahsettik kuzum….fırtına öncesinden fırtınaya geçtik burada…
ayrıca kaymaklı ekmek kadayıfı derim ben tek geçerim.bir de buz gibi fanta.illa asit…
@mansonilized, haklısın, özür dilerim, gece şaşkınlığı diyelim…(gormeyenlere aciklama, premenstruel sendroma link vardı, sildim ahkamı)
bunun öncesi var bir de.içinizdeki canavar çıkıyor ortaya.ben anlamadım bu nasıl bir sinir, nasıl bir nefret hali.
öncesinde yaşanan sinir ile beraber, yaşanan tatlı krizine ne demeli.. Ne gadder tatlı varsa hepsi birden aşerilir, alınır yenir yenir, sonra kendinden nefret edilir.. Nefret edecek bir sürü şey bulunur, bu hayat ne kadar anlamsızdır, dövülecek ne çok insan vardır. Baş neden ağrır, bazen boğaz bile şişer, her zaman yakışan ruj yakışmaz, olmadık yerden bir sivilce pırtlayıverir.. Ufacık bir şeyden kopan fırtına salya sümük ağlamakla son bulur, sonrasında ben neden ağladım şimdi diye salak salak sorulur… Sonra reklam yaparlar, bisikletede binersiniz, havuza da girersinşiz diye, siz önce şu pcikolocik sorunlara bir çare bulun aloooo…
tatlıyı yemeyen sevmeyen biriyim peki o dönemde de mi canın çekmiyor diyorlar şiddetle hayır hayatta regl döneminde agrı, sancı ve tatlı yeme istegi bilmem hamileyken bile canım çekmedi yahu
ben çoğu ay hastanelik olurum.bu nasıl acııdır anlatılmaz. hiç mi doymaz bu dönemde insan, yemek yedikten sonra üstüne birde kebab yiyebilecek kadar doyumsuz olurum. sinir ve nefret buhranları da cabası.
Allah Allah
e vallahi ayaklar bi numara büyüyo, şakası yok bu işin
neredeyse bi hafta öncesinden başlar asabiyet. tırttır. hayat boktandır.
ıyyy