gördüm bugün küçük iskenderi..15-18 saatleri arasındaydı imza günü, ben gittiğimde saat 17.45ti ve epey uzun bir kuyruk vardı. herkesin elinde “ağır abiler orkestrası – küçük iskender”..yanına gidip sohbet etmeyi düşündüm. vazgeçtim. caydım. sonra cesaretlendim..geçen yazmıştım ya, büyüsü giden yazarlar hakkında..küçük iskender’i kendi zihnimde elif şafak’ın bulunduğu gruba aldı bilinçaltım hemen. kaprissiz, telaşsız, ermiş bir genç adam olarak gördüm küçük iskender’i. iyi geldi, iyi hissettirdi görmek bile..
yorumlar
çok şanslısın…o büyü gitmesin diye konuşmadın yani:((
inanılır gibi değil. şu yazıya bir göz atın.
hangi lafı?
hakkaten böyle demiş mi yahu!!
Bu küçük iskender denilen adamı anlamıyorum.Ağzını açıyor küfür kapatıyor küfür,beyninde dolaşan fantezilerini kağıda döküyor,bunuda ona imzalatmaya götürenler çıkıyor.Garip işte…Ayrıca ben bu küçücük iskenderin yazdığı hemen hiçbir şeyde edebi bir üst düzeylik görmedim,Psikiyatri kliniklerinde bu adam gibi yazı yazan bir sürü hasta var,gidip görülebilir…
Yazanlar, biraz delidir zaten, yaşamak varken neden yazsınlar..
düşününce %20 darkwonder’a; %80 pillibebekkuyuda’ya hak verdim. meğer ben de bir psikiyatri kliniğinden yazıyormuşum tüm bunları
en iyisini demiş
efenim. iskenderi izmir de kemeraltında, hüseyin efendi kahvecisinin az berisindeki(gittiğin yöne göre, ilerisi de olabilir) restorantta yicen. toptancı manzaralı üst kata çıkcan. bir de küçük neyin almıcan, bir buçuk en az. sade favorim. ne öyle salça yoğurt…
iskenderi Bursa’da yicen kardeşim
yani kıyaslama olmaz ama,bir aragon,bir sezai karakoç,bir herman hesse-bu isimlerden daha bi dolu var,hangisini yazsam,en beğendiklerim-işte bu üstatların şiirlerini okuyunca insan derininden sarsılıyor ve hüzünleniyor,coşuyor,her türlü duyguya kapılıyor okuyucu.Küçük iskender ise dediğim gibi alterleri ve onun epizodlarını taşıyan bir adam.Her yazarın biraz delilik kapasitesi olmalı bu tamam,ama hastanelik olmamalı bence…Ben sevmiyor ve artık okuyamıyorum onu…
de gülüm! De ki: ela bir günde geleceğimistanbul darmadağın olacak, saçlarımdarmadağın. Hepsi, darmadağın!üzülme gülüm! Toparlanacağız, birlikte,ayağa da kalkacağız, yürüyeceğiz de gülümhem de çelikten toprağını dele dele hayatın!de gülüm! De ki: bitmiştir umut, bitmiştirsevgi, bitmiştir güven!güven bana gülüm!sana bitmemişliği öğretecek, tattıracaktırhasretten-hakikaten-ten değiştiren yüzüm!göreceksin gülüm! Bekle!hırslarımız, acılarımız gitgide ihanetlerehainlere, ezilmelere alışacak..göreceksin-sevinçten ağlayacaksın gülüm-kiişte o vakit bana-doğrudur!-şair olmak, seni sevmek pek çok yakışacak!bak! şiirler var, mektuplar var, çocuklar var,sokaklar var, kediler!inan bana gülüm, ölüm yok bir tek! ölüm yok bize!ölüm inananlar için sessizcekara kapli kitaplardan çıkartılacak..göreceksin gülüm! Bekle! Göreceksin!artık hiçbir insan, hiçbir kavga ve hiçbirimizbu dünyada, yapayalnız, umarsız kalmayacakküçük iskenderbiraz da kendimizi sorgulayalım bence..
darkwonder ve morfik çok teşekkür ederim, ilavelerinize,,
küçük iskender haftada iki öğün yemek yiyormuş haberiniz varmıydı??
neden?
aha gelde bayılma yanlış yazıya koydum bunu ilk üye oldugumda yapmıştım hahahah kendi kendime yine gülüyorum yahu Küçük iskender affetsin beni
a evet bir söyleşisinde söz etmişti bu durumdan, söyleşiyi bulabilirsem koyayım,,
geçen ay da kürşat başar gelmişti izmir d&r’a. onu da iki kez yakından görme şerefine erişmiş oldum..yaşına göre karizmatik ve hoş görünüyordu, kürşat başar’ı beğenenleriniz varsa..