Bugün zengin bir müşterim iftara davet etti. Tabi aynı zamanda iş konuşulacaktı. Neyse iftar vakti geldi sofraya oturuldu. Dikkatimi çeken ilk şey müşterim : ‘suyu bol iç, bugün baya susamıştın’ demesiydi. Çorbalar geldi üç bilemedin dört kaşıklı çorba vardı içinde. Ana yemeğe geçildi arasıcak gibi bir beklentim kalmamıştı zaten. Tabakta da sayılı yemek vardı. Buna da şükür diyip yemeye başladım yarıya geldiğim de müşterim hadi çok yedik birazda iş konuşalım dedi. Bu cümleyi duyana kadar olayları benim abarttığımı düşünüyordum ama durum hiçde öyle değilmiş. Aklıma geçen hafta personelimin annesi iftara davet etmişti o sofra aklıma geldi.Gariban olarak nitelendireceğim sofrada ezan okunmaya başladığında suyumu içerken annesi : ‘Oğlum çok su içme karnın şişer yemek yiyemezsin’ demişti. Gelen çorba çok fazlaydı soframızda çorba dışında bulgur pilavı ve salata vardı ama bana sunulan yemekle bir kişi daha doyardı. Ben tabağımı bitirmeden kalkmak istediğimde anne başını kaldırmadan : ‘ Oğlum yemeğimizi beğenmedin mi diyebilmişti.’ Bende olur mu anam öyle şey ellerine sağlık çok güzeldi ama şiştim yiyemiyorum demişti. O cümleden sonra yüzü gülmüştü.İki sofrayı karşılaştırdıktan sonra müşterimle işi görüşmeye devam ettim ve kendisiyle iş yapamıyacağımızı belirtip evime döndüm.
yorumlar
işte size neticeye değil haticeye bakan bir zihniyet
Amaç nedir ki, tıka basa yemek yiyerek midede boş yer bırakmamak mı ..Aç olan karın doyar da göz doymaz..* Lezzet önemlidir.* Sağlık önemlidir.Not; Yemekte en büyük saygısızlık birinin yediğine içtiğine sözle de olsa, müdahale etmektir..Sadece daha fazla isteyip istemediği kibarca sorulur, yemekler hakkındaki düşüncelerini yemeği yiyen kişi kibarca söyleyebilir..İş yemeği farklıdır, amaç iş konuşup rahat bir ortam sağlamaktır..Bazen en iyi kararlar da bu yemek sırasında verilir..İftar sofrasında iş konuşmak son derece kötü bir durum..
” İki sofrayı karşılaştırdıktan sonra müşterimle işi görüşmeye devam ettim ve kendisiyle iş yapamıyacağımızı belirtip evime döndüm.”Manevi değer taşıyan İftar sofralarından sonra, iş yapıp yapmayacağına karar vermek te son derece itici bir yaklaşım.. Amaç iş mi, yemek yemek mi, bu önemli, daha profesyonelce düşünülmeli, bu çok acemice..
eğer sofrasını açmakta bu kadar cimrilik gösteriyorsa iş hayatında ne kadar başarılı olabilir benim karşımda bu insan?
Buna karar verilecek ortam değildir, iftar sofrası..Genelde işi yapacak kişiler belirli bir mekan seçer, bir araya gelirler, İftar sofralarının manevi değeri yüksektir, bana göre iş konuşulmaz..
işadamları mumsıçtıdır, 5 kuruş harcamazlar, şükret aperatif bişeyler ısmarladığına, senden işadamı olmaz batarsın
müşteriden öyle bir davet alınca yapılabilecek birşey kalmıyor
sonra adam senin müşterinm sana neden daha fazla yedirecek,senin adamı davet etmen lazım, etmediğin için odunluğunu anlayasın diye o seni davet etmişbu ne lüks kardeşim müşteri ile iş yapmaktan vazgeçmek, bu kriz ortamında müşterinin alt kadrolarını öpmelisin
iyi o zaman, benden sana tavsiye..Biriyle iş konuşacaksan, adı ”iş yemeği” olsun..Bunu baştan bil..
ya ben anlatamıyorum yada siz. iftara davet eden adam. alt kadrolarını öpmek isteyen varsa buyursun öpsün onun fantezisi ama para için o kadar eğilemem sanırım eğilmeye alışan var.
adam müşterin değil mi?o kadarmış imkanı o kadar ısmarlamış, neyin hesabını yapıyorsun, beğenmediysen ver sipariş daha fazlasını ye müşterine de sen ısmarla,
tmm evdeyken adisyona yazdırırım. bahşişide çıkarken eşine bırakırım.
eve gittiysen daha da vahim durum, o zaman bulduğunu yersin bıdı bıdı yapma
maddi durum iyi sanırım bu kadar içine içine battığına göre 🙂
düzenli sevişemediğin için olabilir mi
alt kadrolarda takıldım kaldım hala
fakirin gönül zenginligi anlatılmış sanırım