hüzün kuşları gelip yedi bütün kuş üzümlerini. Ve çam fıstıklarını. oysa biz seninle pilav yapmayacak mıydık onlarla. birlikte içimizden geldiği için “iç” dediğimiz ama aslında “iç olmayan iç pilav – olsa olsa canımın içi pilav olur bu pilav – ” yapmayacak mıydık. yaparken de aklına geldikçe bu isim sen, gülmeyecek miydin gözlerini kısarak.”iç olmayan iç pilavımıza kuş üzümü ve fıstık da ekleyelim mi hayatım, ama yeni bahar koymayalım ben sevmiyorum ” dedim diye, birlikte önce markete gidip; sonra “otantik olalım aktar kullanalım” diye daha baharat reyonuna varmadan geri dönerek bir “aktarcı” ya gitmemiş miydik seninle.”üzümler seçmece oluyor mu ?” diye sormamış mıydık aktarcı amcaya. aktarcı amca önce gözlüklerinin üstünden hayretle bakmış, sonra seni ve yanındaki sende erimiş beni görünce gülümseyerek “olmaz ! ben vereceğim. kaç tane istiyorsunuz bakayım” diye neşemize katılmamış mıydı ?”fıstık da mı istemiştiniz ? ” diye sorduğunda ben, seni göstererek “evet ya. bunu her yere götüremiyorum, şöyle daha küçüklerinden de varsa onlardan da alayım da cebime falan koyarım” dediğimde sen kıpkırmızı olup gözlerimin içine “sana bin defa bana bunu yapma” buzdan soğuk bakışıyla bakmamış mıydın ?muhabbetin geri kalanını, bu bakışla ve daha alışveriş bitmeden “ben arabadayım” diyerek çıkıp gitmenle, bana ve biraz da aktara zehretmemiş miydin ? yanına geldiğimde, ölçüsü karışları aşmış bir suratla devam etmemiş miydin aksiliğine.susmayacağını ve dinmeyeceğini anladığımda arabayı deniz kıyısına çekip “seni sevdiğimi herkese söylemeyi bana yasaklayacaksan ben seni istemiyorum” diye bağırarak arabadan indiğimde sen de direksiyona geçip koltuk ayarını bile yapmadan basıp gitmemiş miydin ?”ben o denizin kıyısında deniz mi olsam hüzün mü” diye düşünürken tepemde martılar uçuşmuyor muydu. sonra torbayı açıp önce kuş üzümlerini ve ardından sanki senin küllerini geleceğe savurur gibi çam fıstıklarını ve nasıl bir ses çıktıysa artık ağzımdan işte öyle bir sesle hüznümü, denize fırlatmamış mıydım.işte o martılar önce hüznümü yiyip hüzün kuşları oldular.sonra yediler bütün kuş üzümlerini.ve çam fıstıklarını.