yüreğim hayli karanlık bu gece. ne tarafa baksam çıkmaz bir sokakla karşı karşıya kalıyorum. ne aklım çözebiliyor soruları nede yüreğim cevap verebiliyor bu anlamsızlığa. öyle yoğun bir duygu tüneline girdim ki çıkışı hem yakın hem uzak. bazen ışığını görüyorum gündüzün, bazen karanlık oluveriyor her yer gece gibi ve keskin bir rüzgar esiyor karanlığın içinden canımı alacak gibi ama gidiyor usulca beni bana bırakarak daha var diyor, savaşmalısın! savaşmalı mıyım! diyorum içimden. kavga ediyorum peşinden onunla, biliyorum duymuyor beni umursamıyor da. ne anlamsız diyorum gittiği tarafa bakarak ve yine kaçıyorum kendimden. düşüncelerimde ölmekten korkuyorum onların yoğunluğunda ezileceğimi hissederek. ve bir ses daha geliyor kulağıma işe yaramaz diyor alaycı bir tavırla. irkiliyorum birden, soğumuş yüreğimde bir acı beliriveriyor beni rahat bırak diyor oda. sanki bütün hücrelerim benden kaçmak istercesine ağıtlar yakıyor bana bağlı olmaktan. sanki isyan cümleleri duvardan duvara vurup gelip bana çarpıyor bırak bizi rahat bırak diyorlar .. sinirleniyorum tamam diyorum, tamam tamam!! ama nasıl? yine cevabı belli olmayan bir soruyla karşı karşıya kalıyorum.. susuyorum kendime, yalnızlığıma küsüyorum.. dışarda yağmur hüzün kokuyor ve ben benden kaçan bedenime sarılıyorum bir kez daha kayboluyorum gecenin karanlığında …