Kalabalık mı yapıyorum senin yüreğinde ve neden bu zor anlarında benim tarafımdan yalnız kalmak istiyorsun?Ben miyim kafanı karıştıran nedenlerden biri de? Anlayış, evet bir bildiğin vardır bunları bana dile getiriyorsan ama bu süreç ölüm gibi çaresiz. Günler sürecek yalnızlığın ve yalnız bırakılmışlığım! Fırtına öncesi sessizlik mi olacak ve ben ve sen darmadağın mı olacağız? Göğüsleyebilir miyim sensizliği? Bu kabuğuna çekilme bir alıştırma mı sonraki fırtınaya? Atabilir miyim üzerimden teninin kokusunu, ortak bir günahın pişmanlığını? Sence evet, bence ölüm cevabı… Kabullenmek midir aşk? Azalma mı var duyduğun sevgide? Niye ben senin için bir KALABALIK MIYIM düşüncelerine? Karın değil miyim artık,hayatının anlamı,sevdiğin DEĞİL MİYİM! Tekrar karşına çıkmam için dua edecek kadar aşık değil misin bana, kalabalık mıyım duygularına? BİLMEK İSTERSEN EĞER SEVİYORUM SENİ… YARIN OLMAYACAK OLSAN DA KAYBEDİLMİŞLİĞİM,YENİLGİM OLSAN DA ASLINDA HAYATTA KAZANMAYI HEDEFLEDİĞİM TEK ŞEYDİN! EĞER YAVAŞ YAVAŞ ATACAKSAN HAYATINDAN, BİRER SİLİK KOPYA OLACAKSAM YÜREĞİNDE SUSABİLİRİM YALNIZCA! HİÇBİR GERÇEK BUNU DEĞİŞTİREMEZ BU SEVGİYİ SENİNLE YAŞAYAMAZSAM EĞER İÇİMDE YAŞARIM!
yorumlar
Bu sözün üstüne ne söylenebilir ki! 🙁
Manifesto gibisert,ürkütücügeleceği varsa da gelmez..
İşte gerçek sevgi! Bir ömür boyu yanında kalması için dualar ettiğin insana, “Yarın olmayacak olsan da…” diyebilmek. O’nun bir gün gitmesine izin verecek kadar çok sevmek O’nu. Mutsuz olmasına dayanamamak çünkü. Umarım, kahramanımız, sadece sevgisinin fazlalığı yüzünden büyütüyordur bazı şeyleri. Kocası, O’nu terk etmeyi aklının ucundan bile geçirmiyordur. Çünkü böyle bir sevgi herkese nasip olmaz.
Hani derler ya ben sensiz yaşayamam diyeİşte ben onlardan değilimBen sensiz de yaşarım;Ama seninle bir başka yaşarım…NAZIM HİKMET RANTebrikler Öbür Yarım…Dalgalandım da Duruldum…
Katil Maktul
@hboztoprak belki de söylenmesi gereken tek şeydir susmak!
ıvandenisovic 🙂 çoktan gitmiş olmalı…
@mavilikler nedense nasip olmayan hakedilmemiş yaşamlar, yaşananlardır nasibimize düşen!
gelir gelir ürkütmeyinbiraz yavaş:)
Öbür Yarım’a;EKSİK ŞİİRmiyiz yoksul müptelamidir her vuslat bir ayrılıkkız saçından mıdır geceküpten mi sızar şarapmiyiz vefalı ve günahkarmı var kal yüreğinizdemudur biten başlayansiz mi gitti kamu gidenlertüter mi gözünüzde yarbaşladığı yerde bitmezmi tüm ayrılıklarmi sular suda nilüfermi kızarır sarı gelincikmez mi çıktığınız sefermıdır göğsünüzde hançermuydu beklediğiniz yarınyalnızlık değil mirdir yazgımızkahır ve şevk içinde çaresizeceli beklemez miyiz daimmiydi çektiğimiz belamaz mı dar vakitlerde güleksik değil mi bütün şiirleryarın ve zamansız tüm…mu düştü turfa sevgiliki çatlamıştır kadanasiyah mıdır ay gözlerin siyahmıdır zulamdaki muştametruk bir aşktır şimdi aşkımızmi daha değil konuşmadeniz mi uzaktır kıyılardanyoksa ki adın dilimdenmi düştüğüm gayyaız neticede aldırma…Kalender Yıldız
Evvab’aDUMANEy ezelde yazıyorken ismimiKaderin titreyen eliKelimende hükümranlık ebediNefesin ne sebeple tükendiEy ezelde yazıyorken ismimiKaderin titreyen eliKaranlığa daldırdın sen kalemiSesi bir ayrılık haberiDönen dünya benden yana dönmediYana yana bir yaratma hüneriBana versin diye miSaçtın sayfama nefesiniEy ezelde yazıyorken ismimiKaderin titreyen eliEy kudretin sızlayan eliBir duman gibi çıkardın elbisemiCevdet Karal
Akıp gitti üzerimdenve akıp gitti gürüldeyerektaşkın sular gibi bedenimden..Bilmiyorum nerede gömülüdürartıklarısarı salkımlar altında belkibelki halaçırpınır durur kavuşmak için..ben denize kaçar. şiir abuk oldu kusura bakma.
çok güzel..
tşk ederim Sevde (yürek yoldaşı )çok güzel…
ivandenisovic’eKENTE YÜRÜYEN GAZELzincirden ve ateşten evvel gözlerin seninbilmediğin gemiler tayfalar ve suyun dilisaçlarından süzüldükçe çözülen bir mevsimin kitabesiellerine gizlediğin kumral yüzününsuskun kılıçların ağzında büyüttüğü sevgilisen böyle yürürsün ve böyle yürür kente gazelher şey ta ezelde başladı yani az evvelkirpik oktan ayrıldı kadın kaburgadan ayna gölgedensir bir ışık hızıyla geçti aramızdan balçık yekindibir nefes daha bekle bir nefesi kamçının ucundasesi güvercin ve örümceğe dönüştürenkirik harfleri bir hecinden ezberleyerek devir devirsen böyle yürürsün ve böyle yürür kente gazelki uçurumdur ikimizi denize bağlayan dalaldanmanın müşrik ortaklığı çorak toprağa dölölmek gölgelenmek gibi serin güvercin gibi çoğul uçuşlubağışlanır bir mecaz değil midir kıyıya düsen sandalher şeyden evvel ruhunu örerek saçlarını ikiye böldenizin ve yengecin şaşırtan ustası utanarak bilgeliktensen böyle yürürsün ve böyle yürür kente gazeladanır adadan gümüşe yönelen ipek ve kansen iki kolunun arasında kara bir ev gibi görünürsünırmak kıvrılışlar ezber eder bileklerindensökülen mühürden ve yakılan buhurdanikimizin arsasında ikimizin arasına yürüyen sürgünahrazların şiir söylediği lâl kesildiği lâlelerinsen böyle yürürsün ve böyle yürür kente gazelgeyik gözden ayrıldı ova çığlıktan sen benden ben sendenrüzgâr bir omuzdan bir omuza halay ve perçemkalem bakisinin ucunda yontuldu elif lâm mimkelimeler muttasıl kelimeler istifham kelimeler mürekkepve kızgın demir püsküren lav gün gün göveren gövdemben böyle mi yürürüm evrene ben böyle mi çıkarım evrendensen böyle yürürsün ve böyle yürür kente gazel.Bahtiyar Aslan
HBOZTOPRAK’aHayyam’ın Bir GünüYine gece, sır çulunu yamayıpDuvarına asmadan gün ışıdı!Gün ışıdı, testi kırıldı;Ve şarapla birlikte, dağılıp gittiSon damlasına kadar,Yaratma isteği de…Gün ışıdı ve gece lahitlerini kazıp,Kitaplarını deşip, odama çağırdığımO zevk ehli, gönül ehli yârenlerMum gibi eridiler.Yine gece, başsız sonsuz olanınO en uzak ve en yüksek burçlarındanZayiçe, cifr ve hesaplaKalemimin ucuna, kayan yıldızlar gibiİndirdiğim çengiler, rakkaselerSeherde gölge gibi terk etti birer birerHayalhanemizi.Ve divane, kaçık akılYine yüreğime sokulup:“Ne bilgi isterim şimdi,Ne hakikat, ne şiir, Efendimiz!Bulacaksan bir yudumUyku bul soytarına,Ya da bir yudum zehir!”Diyerekten, sızlanmaya başladı.Ve yine o his… Yine kuru kemikleri,Çürük nefesiyle,Gece saki, gündüz seyisGibi yanımdan ayrılmayanŞu uslanmaz ‘boşunalık’ duygusu…Kalktı, doğan güne kül saçtı;İsiyle, kurumuyla ortalığı kararttı;Ve ulumaları, inlemeleriyleİçimdeki bozkırıTanrıları, melekleriVe azizleri kovulmuşMuazzam bir tapınağa çevirdi.CAHİT KOYTAK
suleceizler’e;Öyle çok ki ölüler,ve öyle çok ki al güneşle yarılmış hendekler,ve öyle çok ki gemilere vuran miğferler,ve öyle çok ki öpüşlerle kilitli eller,ve öyle çok ki unutmak istediklerim.Neruda
mavilikler’eELİFKim saklar yeryüzünde yürüyen ıssızlıkİnce dal olduğunu, kırılmak için sürgünHayat gözyaşı işte; kırılan yerden ılıkBir ırmak boşanması, anlamı sürgünlüğün…Ateşin de dili var; biz okudukça uzarYıldığımız yalnızlık bir avuç kül içindirBir avuç kül içindir saçı öpülen rüzgârYaramızdan sızan kan, adı söylenen incirEn ince yanımızla dünya, okunduğumuzDokunaklı bir yazı; bir elif kadar ince“an” diyorlar adına; elekten geçiyoruzGeriye nemiz kalır bir elif çekilince…Mehmet Aycı
Ellerine sağlık Sevdee:))
Ilmare’yeDOKSAN DOKUZŞehre yağmur iner,Yağmura çıkmaz şehir.Bakar insanlar uzaklara dalgın;Ve kalbi gözlerinde atar,Beyni avuçlarında insanların.Şehre yağmur iner,Yağmura çıkmaz şehir.Ölür yeraltı çocukları habersiz;Ve sesleri şehirde yankılanır,Gözleri gökyüzünde çaresiz.Bir şehir vardır,Bir de yağmur…Ve doksan dokuzdur bildiği göklerin…Orhan Güdek
vasat. birinin kafasında kalabalık yapıyor musun bilmem ama burada kalabalık yaptığın aşikar.
Kesinlikle Sevde837’nin bu sitede kalabalık yaptığı görüşüne katılmıyorum. Yazı çok güzel, ondan da güzel olan yazıda ifade edilen anlayış. Yazı vasatmış, süpermiş, çok da önemli değil bence. Yazı duygularımızı, fikirlerimizi aktaran bir araçtır sadece. Tamam, anlatım da önemli. Ama bence anlatılan fikir ve duygular anlatımdan çok daha fazla önemli. Bu yazı da bu açıdan çok başarılı.
hı hı evet haklısın, başarısı Cin Ali kitaplarına denk olabilecek düzeyde üstelik.
Neden bu kadar katısın?
bir ben eksiktim hoş geldin bebeğim düşüncelerine saygı duyuyorum ama saçma. bir an biri geri mi geldi dedirtti neyse takıl sen ben de sana aşikar olurum.Mavilikler aldırma sen vardır bir derdi çıkar ortaya:)gel eğlencenin tadını çıkaracağız birazdan izle sadece
Öbür Yarım vermişsin ağzının payını sağol:)bekleyelim bakalım kimmiş görelim.
paranoya diz boyu löl
🙂 hı hı
Mavilikler bu arada düşüncelerin için teşekür ederim.Şu fasulye çok da tın!
Rica ederim Sevde837. Tamamen içimden gelenleri ifade ettim.
HEYKELTıRAŞYaşlı bir heykeltıraşım,hayal keseriyleyarattım seni bir gece şiir mermerinden.Bin siyah gözün nazını çektimgözlerine heves nakşını işlemek için.Yıkanma kuruntusu çeken boyunasaçtım köpüklü ay şarabını.Kötü gözden korumak için seniçaldım kıskançların gözünden bakışları.Güzelleştirmek için boyundaki kıvrımlarıaçtım her yana muhtaçlık elimi.Her kadından bir borç aldım bir beden yontusu.Çaldım her boydan bir raks cilvesi.Bir put gibisin sen,heykeltıraşa bakmayan.Attın beni yerlere ayaklarının önünde.Sarhoşsun gurur şarabıylaUzaksın benim gamımdan.Koparmışsın yüreğini adeta seni yaratandan.Denk al ayağını!Muhtaçlık perdesinin ardındagözü kapalıHercayi heykeltıraşım ben.Çıldırtırsa bir gece beni aşkının öfkesi,Gölgeler görür seni de kırdığımı!Nadir-i Nadirpur
Cümlemizin Ramazan-ı Şerifleri Hayırlı Olsun!