Nihayet en çok istediğim şeye kavuşuyorum. Anlatamam o kadar çok sevinçliyimki. Yıllardır bizimkileri ikna edebilmek için didindim sonunda başardım. Sevgili babam yurt dışı görevini bitirip, istanbıla döner dönmez bana verdiği sözü tuttu canımın bebeği seni çok seviyorumm…Bizim okulun mezunları genelde moda’da yerleşirler. uzun bir süredir oradaki eski “moda” evlerini kendi zevklerine göre restore ettirip martıların ve sanatçıların semti modaya akın ettiler…Annemin suratı düşse de artık eşyalarımı yavaş yavaş taşıyorum, küçük bir çatı evim ama bana ait anahtarı bende ve kemanımı her istediğim vakit çalabileceğim ortamım… moda burnunu hatta koçonun meyhanesini bile az çok görebiliyorum burdan…Caddebostan kültür merkezine ve haldun taner sahnelerine de çok yakın…Okuldan bir dekaratör arkadaşıma evimizin içini design ettirdim. herkes herşeyi çok beğendi. Ama annem tavanları lacivert boyattığımı görünce kıyameti kopardı. sevgilim çok beğendi yeter bana…Canımı sıkan tek şey sevgilimin bu semte olan gıcığı… Onu kesin alıştırıcağım buraya, şiirlerini yazılarını yazacak, kahvaltılarımızı,akşam yemeklerimizi minik balkonumuzda yapacağız ardından sürekli değişen estantenelerimizi yaşayacağız…Çok heyecanlıyım, birazdan kadıköy çarşısına inip, alışveriş edeceğim ne alıcağımı bilmiyorum ona neler hazırlamam gerek onuda bilmiyorum, hepsini öğreneceğim önce buranın pazarcıları ile dostluklar kurmalıyım diye düşünüyorum. Annem de erenköyde böyle yapardı…Hepsini aşarım sanıyorum burada bir sürü arkadaşım var öğrenecek çok şey var…Tanrım güzel günler bizi beklesin nolurr…