Zavallı geri dönüşümsel düş’lerimEskidikçe kendini yenileyen ve yeniledikçe de bir o kadar kurnazlaşan uzaklarım. Bu yazı sizedir…Olayın evveliyatı; kullanılmış anti prezervatif düşüncelerin, boşalma edinimi gibi gözükse de. Sezeryanla alınmış duygularımın bozulmayan boşluğudur. Bu bekaret takıntısı dış gebelik yaratsa da başkalaşmış hayatların, ödünç alınmış zaman birimine! Sahibinden habersiz mutlak orgazm yerine alerji yapan bir dil bırakır gerisinde… Şiirsellik her ne kadar dil’de olması gerekse de kurulmayan yalancı cümlelerin masturbasyonel çelişkileridir.Kurulan oyun düzeneğinde unutulan, kuklalaşmış yaşam karşıtı bana ip uzatılmasıdır.Çocuklaşan kendim avuntu içinde aşk arayacak ya. Eski saflığımdan geriye kalan cümleler gibi.Solunum yollarındaki çıkmazlar; taklitsel sesler çıkarsa da aptallığım anlayışsızlığımın önüne geçmemiştir hala…Eski diyaloglarımızda tanımsız formda sevgiler vardı.Hala tarafınca tanımsız ya neyse…Eski benliğini gömdüğüm bir kişiliksizliğim vardı. Şimdi o konuşuyor ben susuyorum…Gölgeni gördüm penceremde, arsızca havlayan nevrotik eşzamanlı yalnızlıklarımla…Kalbimin kırılmayan yanlarını sana vermiştim. Duygularını ek ve yeşert diye ama neyse…