Biliyorum bunu hiçbir zaman okuma şansın olmayacak.Yazma sebebim de budur belki…Senin okumayacağını bile bile seni anlatmak.Elimden geldiğince.Daha doğrusu beni anlatmak.Çünkü bir zamanlar sen ‘ben’ değil miydin ? Hiç ben olmadın mı ? Biz hiç olmadık mı ? Bilmiyorum…Ömür boyu da öğrenemeyeceğim.Öğrensem,ne olur,ne değişir acaba? Bana yaşattıklarının daha kötüsünü bir daha yaşayabilir miyim ? Herşeyin bu kadar sonuna gelmişken…Senden sonra hiçbişey istediğim gibi gitmedi.Her ne kadar sen gittiğini sansan da.Gitmedi işte.Tam anlamıyla mutlu olamadım mesela.Gülemedim seninle güldüğüm kadar içten…Kendimi kandırdım hep.Senin bilmediklerini sana anlatmaya çalışmadım ki hiç.Yokmuşsun gibi davranmayı seçtim.Doğru mu yaptım ? Bilmiyorum..Seninle ilgili aklımda kalan tek şey ‘Belirsizlik’… O kadar belirsizdin ki..Seni anlamakta her zaman güçlük çektim.Sahi,hiç gerçekçi olmadın mı bana karşı?Hep başkalarını düşünerek birşeyleri sakladın mı benden? Bana hiç ‘doğru’ söyledin mi ? Yalan söyledin mi diye sormuyorum.Bana söylediğin tek bir doğruyu öğrenmek için neler vermezdim.Artık söylesen de inanmayacağım.Öyle bir hale soktun ki beni.Söylediğin her kelimede bir yalan arar oldum.Gerçekten sen bu musun? Kocaman bir yalancı..Yakıştıramıyorum sana bu kelimeyi hiç.Kim yakıştırır ki zaten…Belirsiz yaşadığımız günleri düşünüyorum da,ne safmışım diyorum.Oysa şimdi aynı saflığı içimde taşımıyor muyum acaba ? Bu saflığı kaybettiysem eğer,kaybettiren sen değil misin? Biliyorum bu soruları sana sormam gerek,ama sorsam alacağım cevap boş bir yalan…Senin için bu kadar kıymetsiz miydim de beni bir köşeye atmak bu kadar kolay oldu..Ben mi sana çok kıymet verdim.Hayır vermedim çünkü ben içimden ne geliyorsa onu yaptım.Yanlış değil doğruyu yaptım.Sen, evet sen hep yanlışı seçtin..Hiçbir zaman kalbini dinlemedin ki.Ailen,arkadaşların hep hep kalbinin bir adım önündeydı.Kalbin deli gibi bağırırken belki,susturdun.Çünkü susturmalıydın sana göre bunun başka seçeneği yoktu değil mi ? Bak bu da söylediğin yalanlardan sadece bir tanesi.Hayatın boyunca mutsuz olacaksın biliyorsun değil mi ? Bu bile umrunda değil.Çünkü sen sadece ‘anı kurtarmaya’ odaklı aptalın birisin.Neden aptalsın biliyor musun ? Şu an ne yaparsan ilerideki yaşamını bir hiç ettiğinin farkında değilsin.Bak, 5 dakika önce bu yazıyı yazıyordum,hala yazıyorum,peki 5 dakika sonra ne yapıyor olacağım ? Belli değil..Sen hayatın güzelliğinin farkında olmadığın için aptalsın.Kuralların,ahlak anlayışın hepsi senin olsun.Benim bunlara ihtiyacım yok,hiç te olmadı.Benim ahlak anlayışım kurallara dayanmıyor çünkü.Bizim hayatımızda hep ‘senin kuralların’ olmadı mı zaten. Bu yüzden kaybetmedik mi biz birbirimizi ? Bunları bile bile hala nasıl yüzüme bakabiliyorsun,nasıl sesimi duymaya cesaret edebiliyorsun.Hayatımı mahvetmişken…Sendeki nasıl bir gurursuzluk bilmiyorum…Senden nefret de etmiyorum.Keşke edebilsem.Nefretin bile bir şerefi vardır çünkü..Seni sevmiyorum,artık sevme imkanım da yok…Sadece hayatımdan çık,git belirsiz insan.Yalanlarını da kurallarını da al ve git.Arama,sorma beni.Çık git ki bende unutayım adının baş harfini bile.Böyle unutmak imkansız biliyorsun değil mi ? Seni unutmamı istemiyorsun. Ama ben unutacağım…Seni hatırlamak bana acı vermiyor artık.Sadece gönlümde bir çizik olarak hep kalacaksın…Ben sana hiç yalan söylemedim demiyorum.Ama söylediğim bir gerçek vardı ki ‘seni seviyorum’ derken ben sana hiç yalan söylemedim…şu an da ‘seni sevmiyorum’ derken söylemediğim gibi…Kalbim senin için çarpmıyor artık.Ama kötü tarafı senden sonra kimse için çarpmıyor.Denedim,denemedim mi sanıyorsun? Kendimi geçici aşklara bırakmayı.Olmadı yapamadım bir türlü.Sense hemen aşık olmuştun oysa ki.Çok aşıktın,ölüyordun aşkından sevdiğinin.Noldu? Bırakıp gitti değil mi seni ? Umarım o da bana söylediklerini söylemiştir sana. ‘Ben seni hiç sevmedim ki’ demiştir.Söylese bile bu seni üzmez biliyorum..Çünkü sende ‘onu hiç sevmedin ki..’
yorumlar
Başlık ta dahil tırnak içine alınan herşey yanlış yazıda, sonlara doğru bir başkasının söyledikleri olarak doğruya yaklaşılma var.. ‘….’ şu şekilde tek değil ”…”çift tırnak kullanılması lazım bu arada..Sanırım ilkokul 2. sınıfta yazar arkadaş..Zamanla öğrenir.
Tek tırnakta , çift tırnakta kullanılır yazılarda . Ama noktalamalardan sonra bir boşluk bıraksan daha okunaklı olurdu. PBK doğruya ulaşmaktan kastın ne ? Bu bir deneme , hikaye nasıl bir gerçeğe ulaşma olabilir ?. Ayrıca HİÇ de öyle kötü bir yazı değil , ortaokul seviyesindeki düşüncelerinizle insanlara hakaret etmeyin !
Dolaşma peşimde, sen önce kendi yazılarındaki cümle yapılarını ve imla hatalarını düzelt..
Ne kadar ayıp. Burası bunun yeri mi , bir sorunun varsa mesaj atarsın. Yarım yamalak bilgilerinlee bir de ders vermeye çalışıyorsuni kızarım tabi . Bilmiyorsan önce araştır. İmla hatalarımı yaz görelim o zaman .
Kör bir yazıda ancak senin gibi bir sağır ağırlanır..Hoşçakal..
Tırnak İşareti ( ” ” ) ve Kullanıldığı Yerler•Başka birinin yazısından veya sözünden, hiç değiştirilmeden yapılan aktarmalar tırnak içinde gösterilir. Alıntı cümle(ler), büyük harfle başlar, noktayla biter. Alıntı cümleye ait olan noktalama işaretleri tırnağın içinde kalır. Asıl cümle de daha bitmediği için küçük harfle devam eder:Yaşlı kadın, “Yetişin!” diye bağırdı.Şinasi, Halil Bey’e biraz rahatlık vermiş gibiydi. “Yatsam, acaba uyuyabilir miyim?” diye düşündü, yatıp da uyuyamamaktan korktu; ama korktuğu başına gelmedi. Sabaha kadar yattı, hem de uyudu. (Memduh Şevket Esendal, Saide)Genç, esmer kız, yeni neslin son Türk kadınlarının o asla tatmin edilemeyecek olan ebedî kederiyle bulutlanan siyah gözlerini kitabından ayırmayarak,”Okuyorum büyükanneciğim.” dedi. (Ömer Seyfettin; Bahar ve Kelebekler)Aşağıdaki cümlelerin hangisi “İlkbahar en güzel mevsimdir.” cümlesiyle yüklemin türü bakımından benzerlik gösterir?•Uzun alıntılarda her paragraf ayrı ayrı tırnak içine alınır:”Küçük salonun fes renginde, kalın, ağır perdeli penceresinden dışarı, muhteşem, parlak bir suluboya levhası gibi görünüyordu. Saf mavi bir sema… Çiçekli ağaçlar… Uyur gibi sessiz duran deniz… Karşı sahilde mor, fark olunmaz sisler altında dağlar, korular, beyaz yalılar…””Birden, üç dişi kalan buruşuk ağzını açtı. Esnedi. Bir mumya uzvu kadar sararmış, katılaşmış elini başına götürdü. Kahve rengindeki yemenisinin altında daha beyaz görünen saçlarına dokundu. Bir an düşündü.” (Ömer Seyfettin; Bahar ve Kelebekler)•Cümle içinde özellikle belirtilmek istenen kelimelerden ve sözler tırnak içine alınır. Bazen tırnak işareti kullanmak yerine bu kelimeler koyu harflerle veya altı çizilerek de yazılabilir. Bunlar cümle değillerse küçük harfle başlarlar:Birçoğu “edebiyat” kavramını yeni öğreniyordu.Uzaklık ifade etmek için “ta” kullanılır.Birçoğu edebiyat kavramını yeni öğreniyordu.Uzaklık ifade etmek için ta kullanılır.•Kitap isimleri ve yazı başlıkları yazıda tırnak içinde gösterilir. Bunlardan sonra kesme işareti kullanılmaz; çünkü tırnak işareti aynı zamanda kesme işaretinin görevini de üstlenir:Tanpınar’ın tek denemesi,”Beş Şehir”dir.Faruk Nafiz, “Han Duvarları”nda, Anadolu coğrafyasını ve insanını en güzel şekilde anlatmıştır.Kaynak
aşk acısı kötü bişey ya
Göktürk Anıtları’nda geçen bodun ‘millet, kavim’, sab ‘söz’, tüketi ‘tamamen’ gibi kelimeler artık kullanılmamaktadır.”Atatürk henüz ‘Gazi Mustafa Kemal Paşa’ idi. Benden ona dair bir kitap için ön söz istemişlerdi.”öff ne uğraşıyorum ki , yorum yaptınız cevap vermemi beklediniz vermeyincede kendi kendinize oynuyorsunuz .
Çello çal iyi gelir:)
aa dolce roma’dan dönmüş sonunda..
sorma Roma da roman yazdım döndüm nihayet :))
adı ne ?roma’da roman mı ?
🙂 evet “Roma da Roman olmak ya da olmamak” :))
Pillibebekkuyuda biraz içeriğine bakmayı dene belki sen de birkaç ders alırsın ama sanmıyorum ortaokul öğrencisi ne anlar içerikten.
Lemii,içeriği falan geç, ne içeriği aranır şu yazıda?eğer, yazdıklarını yaşadıysan bağırıp çağırmayı boşver, biz de buna benzer şeyler zırvaladık zamanında, sonra çok üzülüyor insan..varsın biraz da aşk günaha girsin arkadaş..
Lemii öncelikle aramıza hoş geldin , tavsiyem saçma sapan insanları kafaya takmamandır. Burda yeri gelcek bazı kendini bilmezler burdan git , şöyle yazma gidi salakça şeyler söylecekler , görme onları…
IVANDENISOVIC, evet yazdıklarımın hepsini yaşadım . Neden dışarı vurmayayım ki? Sonucta benim burda herhangi bir amacım yok kimseye beğendirmek gibi.Sadece içimden geleni yazdım.Doğrudur,yanlıştır bilmiyorum.Kafamdan uydurma bir hikaye yazmadım ben.ENDOPHoşbulduk.Evet burda insanlar biraz fazla eleştirmen.Karşındakinin bu ortama yeni geldiğinin farkında değil.İnsanı yazmaktan soğutuyorlar…
lemii DİYOR Kİ, (14 Haziran 2011 23:06)”Pillibebekkuyuda biraz içeriğine bakmayı dene belki sen de birkaç ders alırsın ama sanmıyorum ortaokul öğrencisi ne anlar içerikten.”Problem o zaten, okumaya çalışmak. Öyle kötü yazmışsın ki cümlelerini, içim dışıma çıktı. Hiç mi dilbilgisi dersine girmedin, kimse ikaz etmedi..Yoksa yabancı mısın, eğer öyle isen tebrik ederim, iyi öğrenmişsin Türkçe yi..
Hadi ama o kadarda abartılacak bir şey yok . İğneleyici sözleriniz geçersiz , defolun .
Sana çok şey söylerim ama susuyorum, oysa ben hiç susmam, düşün bakalım, neden.
Çok şey söyleme yeteneğine sahipsin evet , şu düşük eğitim seviyesindeki gibi ,”sana kemik atan olmadı” deme potansiyelin var. Ama susuyorsun çünkü söylediğin herşeyde bir eksiklik olduğunun farkındasın ve benim bu eksikleri yakalayabildiğimi biliyorsun .
Yakalamak mı,- öyle olsa kendinle başa çıkardın, kabullenmezdin..Şimdi kötü olan herşeyin yanında, iyi olan herşeyin karşısındasın, anlıyorum seni..
Hani susuyordun sen , gülüyorum . Aklınca susacaktın , susmak asilliktir iması verecektin güya, 2 dakika dayanamıyorsun bile , sesli gülüyorum.
Susmayi asillik olarak nitelendiren ben degilim, Susmayi sana aci vermemek adina dile getirdim..Onu bile anlamadin, dangalak..:) Devam et gulmeye..
bence kavga etmeyin, öpüşün barışın..
bana küfüy etti … O beni öpmesin insanlık falan bulaşır kaldıramaz .
neyi kaldıramaz ?
afedersiniz , biraz kilo almışımda efendim
yapmayın arkadaşlar,aynı yoldan geçmişiz bizaynı sudan içimişiz bizyazımız bir kışımız biraynı dağın yeliyiz biz.
belirsiz insan!
Pillibebekkuyuda lütfen kendi yazılarınla ilgilen beğenmediysen eleştirinin de bir uslubu vardır.Kırıcısın, edebi yazılarınla seni başbaşa bırakıyorum.Beni de kendimle başbaşa bırak.
Amma da cok konustum bugun yaa, Topluluga hitab ediyorsun burada, o zaman git gunluk tut..Yazim kurallari diye birsey var..Sen saygi duymazsan topluma, toplum da sana duymaz..
toplum sen misin sadece ben diğerlerinin yorumuna bişey demiyorum çek git sayfamdan ister günlük tutarım ister buraya yazarım.
Toplum diye birsey kalmadi haklisin, isi bilenler burada olsa zor yazardin sen..Adami sayfasina gomerlerdi..Gelisi guzel yazamazsin, o halde ben de istedigim yorumu yaparim..Hazir tut ceneni.
Lemıı, boşver sen söylenenleri kıskançlık başa bela her ortamda var böyleleri yapacak birşey yok. Cevap verdikçe önemli hissediyorlar kendilerini. Yazdıkların gerçekten çok anlamlı yaşanmışlık olduğu çok belli…
pricess222, eskişehirli misin ?
Hayır.
neden ?
onnupro senden hoşlandığımı söylemiş miydim ?
söylemiştin endop.
ben söylemiş miydim?
ya ben?
melekler 🙂
endop dahil mi?
seninle muhattap olamam kendi kendine yaz istediğin yorumu okuyanlar anlayacağını anlar zaten saygısız insan.
kim princess222 mi saygısız ?
onurpro, eskişehirli mi olmam gerekiyor? anlayamadım.
hayır o değil.
onurpro kim acaba ?ben olsam cevap verirdim soruya
ne değil ?
ya da kim
hadi eller havaya , oturmaya mı geldik yahu ..
naapmaya geldik ?
ben ilgi çekmeye geldim .
ilgi çekici