“Einstein beni affetsin, ama artık 21. yüzyılda yaşıyoruz. Işığın üstünde bir hız olduğuna inanıyorum ve bunun ispatı için çalışacağım…”
” Bu sözler ne Stephan Hawking’e ne de ‘Akıl Oyunları’ adlı filmle gündeme gelen dâhi John Nash’e ait. Bu, Bursa’da özel ve üstün yetenekli çocuklara
‘destek eğitimi’ verilen bir merkeze giden 12 yaşındaki bir çocuğun, Türkiye’nin umutlarını yeşerten cümlesi. ”
Radikal’den komedi replikleri!
yorumlar
Komik unsuru taşıyan bişi aradım ama bi türlü bulamadım !!!
neyin komik olduğunu.
tam aksine çok ciddi bir konu üstün yetenekli ve zekalı çocukların eğitimi.
konuyla ilgili daha aydınlatıcı haber burda .
burda da bahsi geçen bilsam lardan biri (bayburttaki) var.
meb in bu işe el atması hoş ama olay bozulmaya başlayabilir. okuyanlara sormak isterdim sizce bu işin meb tarafından mı yoksa özel bir eğitim kurumu yada vakıf tarafından mı yapılması daha iyi olurdu?
vakıf olayı
aha bunada komik diyin .. valla billa ben bu işi yapmak için ömrümü harcıcam gidecem uzay ortamına takılcam … yapamazmıyım şimdi varmısınız iddaya ?
üstün zekalı çocuklar için dedikleri okulların hepsinin balon olduunu sölemek isterim. benim de iq testinden geçip böle bir okula gitmişliim var. ama onun yerine evde oturup 31 çeksem daa ii olurmuş. sahiplerine para kazanma şeysi onnar. errorlu.
aynı haberden:
“Lise öğrencilerine 96 saatte anlatılan optikler konusunu 1.5 saatte adeta emerek öğrendiler.”
biraz rüzgar yapmışlar gibi geldi bana..
Walla vakıf konusunda benim tereddütlerim var. Bizim çocukları alıp, Atatürk düşmanı olarak yetiştirmesinler. Örnekleri var yani…
komik olan bu fikrin komik olduğuna inanmaktır.
bana komik gelen bir sey herkeze komik gelmek zorunda degil ki? nicin komiklik gorememekten bu kadar korktunuz anlayamadim? belki de komik degildir size gore, belki de komik olmamasi dogrudur sizin icin…
Nicin israrla espiri veya fikra ariyor, bulamayinca da ayaklarinin altindan halisi cekilmis kediler gibi panikleyip tirnaklarinizla tutunacak yer bulma telasindasiniz?
üstün zekalılık bence çok muallak bir şey…son zamanlarda iq testlerinin aslında zeka konusunda net gerçekler ortaya koyamadığı belirtiliyor.zeka bir nevi matematik ve fiziğe indirgeniyor gibi…
repliklerin komik olduğunu fikrine kapıldım.özellikle alıntı yapılan ilk cümle…üstün zekalı(!) olunca sanırım saçma şeyler söylemek pek abes kaçmıyor anlaşılan…
alfa testi diye bişey yaptılar bana okulda, rekor kırdım,.. ama aptalımdır da yani,..
akabinde bu minvalde yapılan bir konuşmada, zekanın bir sürü değişkene başlı oldugu, iq testleriyle zekanın ölçülemeyecegi, duygusal zeka, yaratıcılık cart curt gibi bir sürü şeyin gözardı edildiğininden bahsedildi,.. bunlar bizim okulun psikoloji koridorunda oldu,.. söyleyen profesor idi,..
benzeri testlere ben de girdim ama iş yerinde yapmışlardı taa ilk başlarken.Ben de sormuştum o zaman bu testlerin versionları vardı dimi ? . duygusal zeka dıydı analitik zekaydı nasıl ayırcaksınıs.bi hatunla odaya kapattım kaç dakka da bağladığımla mı alakalı diye komik olmuştum. teyzeler de yok o kısımları bizi ilgilendirmes biz baska seyleri ölçces demişlerdi.nacizane 151 çıktı ama ne anlama geldiği konusunda fikrim yok.hatunlar bişiyde sölemediler.bende buğuz ettim onlara…
bir cep telefpnu operatörü şirkete, callcenter için başvurmuştum,.. dört tane test olduk,.. şekillerle ilgili, matematik problemleri, türkçe ve bişi daha,.. ikisinde birinci olduydum,.. ama vallahi aptalım,.. şansıma ordakiler daha aptaldılar:)
ama karakter testinden kaldım,.. mesela yani,.. karaktersizmişim üstüne üstlük,.. çeşitli yani bu testler,.. inanmamak lazım,..
2,5 yaşındaki nehoşun yaptığı devekuşu resmi elimde kalakalıyorum. Bunu onun yapmamış olması yolundaki umutlarım ev ahalisinin sorgulanması sonucu yerini derin bir karamsarlığa bırakıyor. Evet nurtopu gibi bir sirk maymununun annesiyim. 4 yaşındayken babaannenin telefonuyla boku yediğimin resmen farkına varıyorum. Kızım bu okuyor diyor babannesi. İyk ne olacak ki şimdi. Beklenen yaş geldiğinde mahalle okulunun ana sınıfına yazdırılıyor. Çocuk her sabah kıvrım kıvrım. Anne oraya gitmek istemiyorum, sevmiyorum orayı. Anne hepsi salak bütün gün birbirlerini dövüyorlar. Anne öğretmen de salak bize hep kağıt kestiriyor, matematik bile yok. Psikiyatristler, milli eğitim rehberlik merkezleri, testler, bir sürü emek ve çile. Sonuç acı; özel eğitim alması gerek. Zaten devamsızlık ve uyumsuzluktan anaokulundan da kibarca siktir ediliyoruz. Bu yıl okula başlayacak, nereye gideceği belirsiz, düzenli olarak bir sürü dergi ve kitap okuyan, matematik bulmacaları, sayı dizilerini çözen kızcağızımın hangi sınıftan başlayacağı da belirsiz. Dışardan bakıldığında hiçbir farklılık göstermeyen, son derece normal görünen, ilkönceleri tarafımızdan böbürlenme aracı olarak kullanılan çocuk artık bir dert kaynağı halinde. Kendisi de başına geleceklerin farkında panik halinde anne beni okula gönderme evde kalayım nolur diye ağlıyor ne zaman konu açılsa. Evde öğrensem diyor boynunu büküp. Kurbanlık koyun gibi bu hayatının son gerçek güzel yazının tadını bile çıkaramıyor. Bazen şeytana uyup sıçarım özel eğitimine de okuluna da bu benim ucubem ben bakarım demek geliyor içimden, diyemiyorum. Milli eğitim sistemine güvenmiyorum. Okulda çocuğuma eğitim verecek öğretmenin ona nasıl bir muamele yapacağını düşündükçe deliriyorum. Her türlü sivriliğini- ki onları itinaya koruduk- törpülemeyi amaç haline getirmiş müfredat ve eğitim sistemi ya onu da hizaya sokacak ya delirtip kaçıracak. Ya kendi gibi ucubelerle dolu bir sınıfta güya farklı bir eğitim alıp toplumun kalanından farklı olduğuna inanacak, ya da normal çocukların arasında anormal olduğu her gün yüzüne vurulacak. Aslında hiç de komik bir yanı yok gibi bilmiyorum, ya da var da ben göremiyorum şimdilik.
ilk okula başlamadan okuma yazma cartı curtu kapmıştım bende.tabi o zaman annem çalışmıyordu bizimle ilgileniyordu.benim okula başlamamla annemin işe başlaması aynı tarihe gelmesi vehim bir durum.bizim hoca (iyi insandı galiba) anneme demiş 1.sınıfın sonunda bu çocuğu sınıf atlatalım diye .annem kabul etmemiş.sorunca ya sınıf atlayınca ezilseydin diyor diğerlerinin yanında.şimdi bu kararı vermek benim elimde olsaydı hiç düşünmez iki üç atlayabileceğim kadar atlardım.bi b.k öğretmediler çünki.üç beş tane şiir birde çarpım tablosu.İstanbul 1mayıs denen yerde okursan bi b.k öğrenemezsin.her gün kavga okul çeteleri hatta bir gün hiç unutmam 4. sınıftaydım galiba gözümün önünde çocuğu bıçakladılar.şimdi aynı okulda kardeşim okuyor.artık yok diyor öyle olaylar.(e bizde kollattırıyoruz çocuğu).ilk okulu keşke okumasaydım diyorum.Aslında kalkmalı ilk okul.okulun bahçesindeki misket oyununda hayat bilgisi dersinden daha fazla şey öğrendim.mesala her zaman gözün başta olmayacak başaltıya at sen.Allahtan liseyi biraz iyi bir okulda okudukta üniversiteyi kazandık.Abi bi gittim liseye hoca sürtünme kuvveti diyor ben oha lan oda ne diyorum.vel asıl kelam diğerlerini bilmem ama bizim ilk okul, okul değildi.Ya biz çok kötüydük bişi öğrenemedik ya onlar öğretemedi.arkadaşlardan biri ya bizim çocuğu Atatürk düşmanı yaparlarsa demiş.benim 1. ve 2. sınıf hocam Atatürk ve hz muhammed hakkında ikiside aynı yaşta hayata veda etmişler demişti.sonra yazın camide öğrendim ki hz muhammed 57 değilde 63 yaşında vefat etmiş.