bildirgec.org

yalnız hakkında tüm yazılar

KULÜBE

Asturias | 23 March 2009 10:04

Issız bir sahilin kıyısında
Issız bir kulübe
Öyle bir kulübe ki;
Dostları, yağmur ve yalnızlık..

Yağmur her sonbaharda uğruyor
Ve çatısını hafif hafif tıklatıp diyor ki,
Yine buluştuk eski dostum
Her zamanki gibi aynı yerde!

Rüzgar neşesini saklamayarak
Oynuyor kulübeyle
Zaten çürümüş pencerelerini
Biraz daha yıpratıyor

Kendine Afaroz

Kuruvaze | 18 February 2009 16:49

“Nerede kaldın? Seni uzun zamandır soruyorum bana tek cevabın geç gelişin mi olacaktı?”

“Konuşmak için yanlış bir zaman, boşuna ayakta durma!”

“Bilmen gerekiyor, bütün eğrilerimi senden sakladım, bu yüzden duvarın gölgesi yeterince sıcak.”

Son intiharından bu yana uzun zaman olmuştu. Bütün yanıkizlerini silerken, acılarını karalamayı unutmuştu. Dirsekleriyle dizlerinin arasında eksik, başı kesik haliyle ne kadar sakindi. Kalbinin olduğu yere bakamıyordum bile. En son tadına baktığını, hiçbir şey anlamadığını söylüyordu; yalan bir üslupla. Ona dair şahit olduğum en bariz gerçeklik, mecburi yaşamıydı. Ve mecburiyet bayraklarıyla kazanılmış hiçbir zafer olmadığı gibi, onunda zaferleri yoktu. Sadece nefes alıp veriyordu, daha fazlası değil. Lakin hep onda daha fazlası olduğundan emindim! Mesafesini bilen seyirci edasıyla.

Sevilene Not…

darjeeling | 22 January 2009 08:53

Simsiyah bir elbisenin altına pespembe bir çorap giyecek kadar cesur olamadım ben hiç. Ama bu şehirde tek başıma ayakta kalacak kadar da cesurdum bir o kadar. Niye bir olumsuz bir olumlu verdim? Niye kendimle başladım konu sen iken? Çünkü sen de öylesin, ben gibisin,her insan gibisin. Hem iyilerin var ,hem kötülerin. Asla büyümeyen çocuklukların var. Hala çizgi film izleyen sen bir o kadar da kocaman adamsın aslında. Dönüşü olmayan yollara girmekten korkan sen, aslında her yolun bile dönüşü olabileceğini göremiyorsun çoğu kez. Neden bu hayatı yaşamıyorsun? Neden uçurum manzarası sana o kadar korkunç geliyor, kenarında seninle durup elini tutmama rağmen…?
Yorgun kalkıyorum bazen uykularımdan rüyamda seni gördüysem. Ya aldatıyor, ya kaçıyor, ya reddediyorsun, ya ölüyorsun, ya da öldürüyorsun. Nerde ilk kadehi kaldırışımızdaki aşk dolu gözlere sahip adam?
Sen iyisin, iyi olmasan sevmezdim seni, ama bırak bencilliklerini, bırak arkanda kalsınlar, ikimizi düşünecek kadar cesur ol, ‘biz’ de!
Yalnız kalmak istediğin anları savunurken bile kırma kimseyi, hele beni.. Hele beni hiç kırma, çünkü ben doydum, yer kalmadı midemde…

Sevilene….

Bir Tercih Olarak YALNIZLIK

hipangel | 29 August 2008 14:05

Bir seçimdir yalnızlık,
Aynı zamanda da bir sonuç..
Bir bakmışsın yanlış tercihlerinin sonucunda
Katlanılması gereken bir son olmuş
Senin için yalnızlık..
Veya bir bakmışsın,
Yaşanılması gereken bir süreç olarak
Seçtiğin yalnızlığın sonucunda
Artık yalnız olmadığını görürsün..
Bazen hiçbir şey yapmazsın,
Bazen de sınırlarını zorlayan bir mücadeleye girersin..
Ama sebepte veya sonuçta
Yalnızlıkla hep yüzleşirsin;
Yani kendinle.
O yüzden ilk başta
Yalnızlık,
Hep tercih sebebi olmalı.

Yalnız Yaşamanın Karşı Konulmaz Getirisi

BAYEMRE | 05 August 2008 15:38

Sürekli kendi kendine olduğundan bir süre sonra kendinden bile sıkılmaya başlar insan.
Sabah yataktan çıkmaz istemez, kahvaltı mı?
O da ne, hiç bilmez.
Hastalansan bir tas has hoşaf verenin olmaz, ağrın sızın geçip ayağa kalkana kadar aç durursun. Bazen karın gurultusunun şiddeti yataktan kalkmayı tetikler ama bu duruma gelene kadar aç kalmamanızı tavsiye ederim.
Bulaşıklar kokar ta ki koku sizi rahatsız edene kadar. Yıkayayım da şu kokudan kurtulayım dersiniz ama kirler keçeleşmiştir çok uğraştırır arada yıkamak yerine sinirinizden “hay senin porselenine emi, tohumuna para mı saydım lan yenisini alırım bunu kazıyacağıma” diyerek çöpe fırlatabilirsiniz.
Velhasıl-ı kelam ince iştir yalnızlık…
En kötüsü de eve bir arkadaşınız gelecek olsa evi toplamak bir haftanızı alır, nedense arkadaşlar randevu almadan baskın yapmayı sever.
Sonra başlar nasihatler “ne bu halin yazık ediyorsun kendine, evlenmelisin” diye. Ya evlenip kızın da mı başını bu pisliğe sokayım.
Yok yok evlenmiş olsam böyle yapmam ki ne salatalar yaparım ben ona, yorulmasın diye tozları da ben alırım.
Ne diyorum ben ya!!!

“durdurun dünyayı inecek var”

kelebeklerozgurdur | 15 April 2008 07:56

Daha öncede ağladım ben, daha öncede içim acıdı.. etlerim lime, lime ayrıldı kemiklerimden..yaralarımdan kanlı irinler aktı…..ama hayatımın en önemli muamması değildi hiçbiri…bilirdim, acının stajı yapılmadan mutluluk sağlam olmazdı …

oysa buna hazırlıklı değildim ben…bir ömrü gözden çıkarıp inandıklarımın çöküşünü izlerken, karmaşık bir harabiyetten başka hiç birşey hissetmemiştim şimdiye dek..

sonra……..sonrası yok, sonrası derin sessizlik……bir ömrün özeti, birkaç cümleye sığacak kadar yalın ve kısa işte…
geç oldu..…senden öncesini yok saydığım için, yalnız uyuyacağım ilk gece olacak bu…..yastığını yere attım, yatağın tam ortasında sere serpe yatıyorum..ohh be dünya varmış, tek başıma yatmayı özlemişim nice zamandır… istediğim gibi deli yatmayı, kıpır kıpır sağa sola dönmeyi, yataktan aniden fırlamayı, ayaklarımın ucuna basmadan yürümeyi, şakk diye elektrik düğmesini açmayı özlemişim… istediğim saatte yatıp, istediğim saatte uyanmayı, yatağa duş sonrası bornozla yatmayı, balkon kapısı açık halde rüzgarın serinliği ile uyumayı özlemişim..

bir yalnızlık anı.

absence of mind | 15 February 2008 02:08

Ben şimdi gitsem kaç kişi beni ayak izlerimden tanır..kaç kişi izleri takiben yeniden bana ulaşır.
Nasıl bir yalnızlık biçimindeyim böyle..izahı zor .
En az Tanrı kadar yalnızlığım..

Annemin memesine , babamın eline olan bağlılığımı özledim..bir vakit elini tutabildiğim babamın..sonra kaç yiğide uzattım elimi de hiç biri babam gibi sağlam tutmadı.

Kalbim yerinden çıkacak gibi. Neden hala bu atak halinde yazı yazmaya çabalıyorum..kulaklarımda bir gong sesi, o gongu çalacak erkeğin ellerini bağladım..istersem yeniden açarım..isteyeceğimi sanmıyorum.

Herkesin Masajı Kendine

zf5 | 14 January 2008 14:56

Büzülmüş, düğümlenmiş, sertleşmiş, öbekleşmiş kas yumaklarını kaba kuvvet kullanarak rahatlatmak amaçlı solo bir zamazingo. Sırtını sıvazlayacak yâri olmayanlar ya da parasını SPA salonlarına vermeyi tercih etmeyenler için. Refleks noktalarına denk gelen yuvarlak uçları ile vücudun elle ulaşılması mümkün olmayan kısımlarına direkt baskı yapabiliyor. Ayrıntılı bilgileri ve muhtelif amaçlı kullanım fotograflarını buradan görebilirsiniz. Ürün çeşitli alışveriş sitelerinde 30 dolar civarında satılmakta.

Kimse yalnız kalmasın

darjeeling | 09 January 2008 10:26

Yalnızlığıa mahkum olmama ramak kalmıştı. Kılpayı kurtuldum. İster geçici ister kalıcı olsun, yalnızlık kötüdür.Radyoda bir zamanlar birlikteyken dinlediğiniz şarkıyı gözyaşlarıyla bir kadeh votka eşliğinde yalnız dinlemek inanın ki zevkli değildir. Kumanda kavgasında ona kırıldığınız anı hatırlar, gülersiniz. Sonuçta birlikteydik dersiniz. O an kavga etmiş, 10 dakika sonra barışmıştık dersiniz. Göğsüne uzanmıştım..
Acı olsun tatlı olsun birlikte olmanın verdiği tat hiçbirşey de yoktur. Yeni bir kişiyi hayatında istememe bu Polyannacılıkla başlar işte, ve siz ne onsuz olmak istersiniz ne de bir başkasıyla…
Yalnız kalmamanız dileğiyle…

YARIN HİÇ GELMİYOR

DEJAVU 07 | 30 November 2007 12:51

Yarın hiç gelmiyor. Her merhaba diye karşıladığım gün aslında dün yaşayıp bitirdiğim gün. Yarın hiç olmuyor. Aynı şeyleri yaşıyorum her gün, yarın hiç olmuyor. Çünkü yarın ben seninle olacağımı düşünüyorum ve hiçbir yeni doğan güne gözlerin renk katmıyor. Demek ki tanrım… Demek ki yarın hiç olmuyor…

Taze aşklar aradım, taze aşklar yaşadım. Bir çok umutsuz fırtınama liman aradım. Yeni yarınlar yaratmak istedim; belki de bu günü sonlandıra bilecek yeni sesler aradım içimde yankılanacak, ama hepsi içimdeki doldurulmaz boşlukta yok olup gitti. Ama gün bitti, gece bitmiyor. Ve inan sevgili yarın hiç olmuyor.