bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Anne – Baba ve Çocuklar

suphi | 28 September 2007 10:08

“Yeni nesillere akılcı bir terbiye verme meselesi” departmanından.

Kabahat gençlerde değil, sizdedir. Siz gençleri nasıl terbiye ederseniz, onlar da öyle yetişir.Gençlere verdiğiniz terbiye nedir? Sadece hiç!!!

Anneler ev işler ve yemek yapmakla; babalar da memuriyet, ticaret, dükkan veya fabrika işleriyle meşgul olurlar.Geceleri de geç vakitlere kadar zamanlarını kahvehanelerde oturarak ve iskambil oynayarak geçirirler. Ama çocuklarıyla asla meşgul olmazlar.Çünkü bunun için vakitleri yoktur. Hem sonra çocuklarla meşgul olmak insanı yoran ve usandıran bir iştir.

siyah beyaz ve ‘Kırmızı’

absynthe | 28 September 2007 09:46

Çok keskindi o.

Bir şey onun için ya vardı, ya yoktu. Varsa da, ya siyahtı, ya beyaz. Gri yoktu hayatında. Bu yüzden hiç yaşamadı; ama gri olsa da yaşamazdı zaten. Çünkü kırmızıyı bilmiyordu. Kırmızı yaşamdı. Nerede yaşam varsa, kırmızı oradaydı; baktığı her yerde; ama o siyahla beyaza takılmıştı bir kere. İyiyle kötüye… Bilmiyordu, dünyada ne simsiyah vardı, ne de bembeyaz. Dünyadaki her şeye kırmızı karışmıştı, saf değildi hiçbir şey; safı arayan kaybolurdu; hâlbuki kırmızıyı aramasına gerek yoktu, gözünün önündeydi o, baktığı her yerde.

Kolombio

| 28 September 2007 09:13

Biz Kolombio’da iken günde 15 saat tarlalarda çalışır, bir göz oda evde kalırdık. O zemanlar en büyük eğlencemiz bir çay demleyip, sigara yapıştırıp iki kelam edip uyumaktı. Hayallerimiz vardı o zemanlar. Bir çiftlik evi alıp sebze meyve yetiştirmek, hayvanlarla uğraşmak. Sonra amerika’ya inandık ve amerika’ya taşındık. Şimdi tek hayalimiz taksitlerimiz bittiğinde arabamızı değiştirip yeni bir eve geçmek; ve koltuk takımlarını değiştirmek.

Not: Bu yazı alabildiğine anlaşılır yazılmıştır. Kolombio; kolombiya demektir. Kolombiya’ya kolombiyalılar kolombio dediklerinden öyle yazdım. Sigara yapıştırma deyimi; tütün sarmak manasında kullanıldı. Amerika’ya inanmak ise Godfather filminin ilk 10 dakkasında geçmektedir ve anlam olarak taşı toprağı altın istanbul’a göçen köylülerle bizi eş tuttum.