bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Sanrı

proksima[pilli_silinen_hesap] | 01 December 2007 16:35

Günboyu binmeye tereddüt ettikten sonra buradaydı işte. Kursak derdi ağır basıp, içine işlemiş deniz korkusunu yenmiş, feribotun Harem’den kalkan son seferlerinden birisine binmeye cesaret etmişti.
Trenlerin tempolu süratine alışmış yorgun ayakları, daha attığı ilk adımda devasa ataletiyle bu yekun metal gövdeyi yadırgayıverdi. Soğuk rüzgar denizin yüzünü buruşturup, küpeşteden birkaç aracın olduğu geminin kıç tarafında doğru esti. Hissettiği ürpertiye aldırmadan, hızlı adımlarla feribotun sol kenarından ilerleyip, dar ve paslı merdivenleri takip ederek yukarıya çıktı ve yolcuların olduğu bölüme doğru yürüdü. İçeridekiler, sadece oradaki kalorifer petekleri çalıştığı için yolcu salonunun sağ tarafında toplanmışlardı. Göz göze gelmemek için farklı yönlere dönmüş çay içen iki kişi, ayakta dikilen bir delikanlı, bir anneyle çocuğu, koltuğa gömülmüş yorgun bir kadın, hepsi topu iki elin parmakları adedinceydi tüm yolcular. Çocuğunu uyutan anne, gözlerini karşı koltukta yatan oğlundan kaldırıp, ona elindeki iğne setlerinin fiyatını sordu. Bir diğeri bir örnek aldı. İnceleyip geri verdi .

ACITAN KARELER

gkaraarslan | 01 December 2007 16:33

Pilot pisti görmüş, “yaklaşma”ya geçmişti, her yönüyle ilginç bir kaza…

ölenlere Allah’tan rahmet,yakınlarına sabır diliyorum.ölümün de hayırlısı olsun diyorum…..

YOLCULAR:

Özlem Karataş
Nuri Tığlı
Bahri Öndürücü
M.Rafi Taşkent
Muhsin Öndürücü
Şakir Özsoy
Kasım Muhammet Saygılı
Perihan Kutlu
Sinem Kutlu
Aysun Fatime Balcı
Mustafa Zengi
Davut Demirkurt
Hayri Tokgöz
Tevfik Büyükçaylı
Mehmet Yiğitbaşı
Zeliha Yiğitbaşı
Özgen Berkol Doğan
Engin Abat
Engin Arık
Sibel Uysal
Mehmet Yılmaz
Necati Kartal
Saniye Kartal
Hakan Ulutaş
İskender Hikmet
Senel Fatma Boydağ
Fahrettin Oğurlu
Özcan Oğurlu
Hakan Yakup Tullu
Alp Tezcan
Oğuz Cafer Çiftçi
Yusuf Çiftçi
Nazire Kurnaz
Gözen Polat
Mustafa Fidan
Doğan Göktaş
Hazal Kaynak
İsa Çobankaya
Saniye Çobankaya
Yaşar Çobankaya
Burhan Tepebaşı
Ruşen Mustafa
Hamza Hemreli
Fuat Güler
Mustafa Çalışkan
Kenan Büyük
Süleyman Hilal
Ayşe Cantürk
Melike Ceylan
Sadettin Baysal

cennet

threewishes | 01 December 2007 16:11

yazmıyodum ne zamandır yazmıycaktım da…ama mecburum yazmaya. akıtmaya zehri mecburum.ölüyorum çünkü
Ağır durumların içindeki hafif kahkahaların uçurtmaları demiştin bana. Bugün aynaya baktım ve dedim ki;seni sevmiyorum.Ben aynaya bakıp kendimi sevmediğimi haykırırken, o kadar kalabalıktım ki…Benden başka herkesin
gayet güzel konuştuğu toplantılar yaptım koltuklarla. kürdanla yemeğe çıktım. Dans ettim masa örtüsüyle. Yararı yok, ben
kendimi duvara çivilemek istiyorum tıpkı duvardaki resimler gibi. Ordan sana bakmak ve hiç gitmemiş olmak istiyorum bu odadan.odamızdan….Kayboluşlarımın ardından bulunmamak istiyorum tanrım.Sevmediğim zamanları yaşamama
özgürlüğümü kullanmak için, bütün diğer sevdiğim şeylerden feragat etme lüksümü kullanmak istiyorum.bi tek bunun için evet.
bi tek Onun için. Seni, yakınına gelip dinlemek istiyorum tanrım.Başkalarının sesleri karıştı dualarıma, artık kendi cızırtılarımı bile
duyamıyorum.Seni duyamıyorum tanrım. Olmayışına dayanamayacağım herkesten daha önce olmamak istiyorum ben. al beni.

Kurban; Hz.İsmail

suphi | 01 December 2007 15:42

Evvel zaman içinde birgün
bakındı etrafına hz.İbrahim
Müşahede eyledi alemi,
Düşündü Allah için kurban edilecekleri
O vakit dedi ki hz.İbrahim,
Ya rabbi verseydin bana Salih bir oğul,
Onu bile sana kurban ederdi bu kul,
Ve yazdı yazılacak olanı yazan kalemler,
Yazdılar Allah’ın dostu hz.İbrahim’in ahdini.

Zürriyetini devam ettirecek bir oğlu olmamıştı Hz.İbrahimin
Zevcesi Sare izin verdi hz.İbrahim’e
İbrahim(a.s), cariyeleri Hacer ile evlendi.
Hak Teala da bir salih bir evlat nasib etti
İsmail koydular ismini, çok güzel, tatlı ve sevimli
Peygamber soyunun devamı
Ve nur u Muhammedinin taşıyıcısı idi.

Asgari geçim indirimi

ob1979 | 01 December 2007 15:24

Son bir kaç gündür “asgari geçim indirim” hakkında gazete, televizyon ve internet haberlerinde bir sürü rakamlar ve tablolar veriliyor. Şükrü Kızılot bu yazısında konu ile ilgili bazı bilgiler veriyor.

Şükrü Kızılot’un daha önce yazdığı yazılar için bu linke bakabilirsiniz.

Kalbimde kapanmaz yaralar açtın….

arseli33 | 01 December 2007 15:24

Biliyorum bir daha hiçbir zaman kesişmeyecek yollarımız.Ve ben her yeni günde içimde gözyaşları içinde kıvranan cocuğun çığlıklarıyla örteceğim umutlarımı.Ne kokun olacak doyasıya içime çektiğim,ne de gözlerin içinde hapsolduğum.Ne sesin olacak konuşurken huzur bulduğum ne de ellerin avuçlarına umutlarımı koyduğum.
Kalbimin sızısı..
Hayatına ortak ettiğin yalanlarla yaraladın beni.Yüzümde bıraktığın o acı tebessümü ve ömrüm boyunca taşıyacağım kırılmış bir kalbi bırakıp gittin..
Yine hayat ellerimin arasından kayıp gidiyor ve yine en zor sahnede çalıyor kapıyı ayrılık.Günler,haftalar,aylar geçiyor içimdeki yangının acısı hala geçmiyor.Nereye baksam,hangi anımı ansam,ne zaman ağlasam bin parça sensin sebebi.
Aylar tükettik ayrılığa.Bir an bile duymasam nefes alamam sandığım sesin kulaklarımda boş bir uğultu şimdi.
Umutlarım yokluğunun acısında kayboldu,içimde açmayan çiçekler büyüttün.Kapanmaz yaralar açtın yüreğimde.Tüm yitik duygular omuzumda.Sözcüklerin bile dilsiz kaldığı anlardan biri yine.Kalbim çaresizliğin nadasında.Yanaklarımda kanlı gözyaşları…
Yine zamanlardan sensizlik.İçimdeki tarifsiz acının nakaratları beynimde;
^^Bazen aşk uzaklara gider.Aşk gider ve hayatta gider onun peşinden.Öylece bakakalırsın ardından^^

08.03.2007 Muğla/ortaca