bildirgec.org

ömür hakkında tüm yazılar

Bil…

GRAFTONCUN | 22 August 2008 19:30

İhanet etme fıtratına
Nizam sen değilsin
Bölme bu gününü yarınına
Direnmeye devam et
Hayâsızlığı son gelene kadar
Koş, hiç yorulma
Nerdesin, ne yaparsın,
Kimlesin, kimin için yaşarsın,
Heba olmuş ömrünü
Kimin için harcarsın
Soluklan, silkelen
Varlığını hisset
Yaratanından ötürü
Sevildiğini bil
Yalnız değilsin
Olamazsın da
Şah damarına dokun
Anla, ağla, anlat
Hadi
Nasıl sevdin?

lâf

astral | 20 February 2008 14:44

‘Lafla adam olunsaydı, en erdemli insanlar politikacılar olurdu.’

dedim. Özel’in olsaydım, mücadele ederdin, sahiplenirdin, benim seni sahiplendiğim gibi. Kızıyorum hem sana hem bana. En çok da, kendime.

Sana kızıyorum sahiplenmediğin için. Kendime kızıyorum, seni sevdiğim, düşündüğüm, aradığım, özlediğim için…

Ev bomboş geldiği için. Alışmakta zorlandığım için. 4 ay öncesine dönmeyi isteyip de zorlandığım için. Antidepresan almadan gün geçiremediğim için.

İnadına hayata diren!

Kemalist96 | 29 January 2008 01:16

Sessiz geçti bir ömür.Susmuş bekliyor asırlık çınar.Hayat ona satranç oyunu gibi geliyordu.Sevdikleri yanında, sevmediklerine karşı mücadele veriyordu.Bu oyunda yenilmekte vardı, fakat o yılmadı, hala ayaktaydı.Başlarda herşey yolundaydı, sanki kazanacaktı bu oyunu.Fakat bu ayun çok uzun sürecek, o bunu düşünmüyordu.Oyunun sonu yaklaştıkça etrafındaki taşları azalıyor, ama o hırsla kazanmak için devam ediyordu.Oyunun sonuna gelindiğinde sadece kendisi kaldı, oyunu kazandı.Ama o mutlu değildi.Asırlık çınarın tüm sevdikleri ve sevmedikleri birer birer ayrıldı gitti.O tek başına kaldı.Oynadığı oyun o kadar sessiz oynandı ki, kimse bu oyunun içinde olduğunu fark etmedi.Yalnız bir ömür geçirmedi, ama son bahar biterken yalnızlığın huzurunu hissetmeye başladı.Çok geçmedi asırlık çınar devrildi.O devriliş ki, hayata haykırıcasına büyük bir gürültüyle devrildi.

işçi ol erken öl!

odo | 30 November 2007 09:01

iş statüsüne göre 25-64 yaş arası ölüm oranları
iş statüsüne göre 25-64 yaş arası ölüm oranları

ingiltere ulusal istatistik bürosu bir araştırma yapmış ve insanların meslek gruplarına bağlı olarak ortalama yaşam sürelerini incelemiş. sonuçlar hayli ilginç. grafikte de görülebileceği gibi üst düzey yöneticilerden işçilere doğru hiyerarşik sıra boyunca hayat süreleri de kısalıyor. araştırmaya göre 25-64 yaş arası için düzenli bir işte “koltuk sahibi olmadan” iş yaşamını sürdürenlerin 25-64 yaş arasında ölme olasılığı üst düzey yöneticilere göre 3 kat daha fazlaymış. bu oran 25-29 yaş için 4 kat oluyor.

ÇOK FENAYIM VALLAH FİLLAH!

| 06 November 2007 10:32

düşüyorum kalbimin terasındanbabamın körkütük ıssızlığınasoruyorum:metropollerdeki minarelerebisturi, pense ve tülbent sığar mı?

hala bekliyorum

bahard17 | 02 November 2007 15:22

hala bekliyorum
10 yıl oldu hala bekliyorum
verdiği sözleri hiç tutmadı,yaralarımı sarmadı daha başkalarını yanlarına açtı
o kadar çok kanadıki içim artık hissizleşti yüreğim
acı duymuyorum artık
işin komik tarafı
onu sevmek için 10 yıl sonra kendimi zorlar oldum
büyük çabam var sevmeye artık sevmediğimi bile bile
hissetmiyorum artık birşey yüzüne bakınca ,öpünce
hala sabrediyorum ve bekliyorum
10 yıl olmasına rağmen
ben hala kendimi kandırarak yaşıyorum
alıştım acısına hiç bir şey hissetmiyorum
şimdi gerçekleşse dileğim
o an bile büyüsünü yitirdi kalbimde
hiç heyecan duymuyorum
keşke kalbimi söküp atabilsem yeni bir aşkla dolu bir kalbi yerine koyabilsem
belki kanamazdı yüreğim ısrarla
belki gülebilirdim hayata

Ali Poyrazoglu’ndan güzel bir secme

akdem | 19 October 2007 17:52

Ömür dediğin üç gündür,dün geldi geçti

Şunlari bir araya toplayayim.
Bir güzel muhabbet edelim” diye düsündüm.
Mutfak isinden de anlarim.
Donattim sofrayi.
Bayagi ugrastim.
Hepsinin, ayri ayri ne yemekten, ne içmekten hoslandigini iyi bilirim.
Bayagi da para gitti.
Birinin yedigini öbürü yemez.
Ötekinin içtigini beriki içmez.
Dört kisilik sofra kurdum.
Mumlari da yaktim.
Bak hepsi, Erick Satie severdi. Hatirladim.
Müzigi de ayarladim. Geldiler.
20 yasinda ben, 35 yasimda ben, 40 yasimda ben ve bugünkü ben dördümüz.
Birden yirmi yasimi, otuz bes yasimin karsisina oturttum.
Kirk yasimin karsisina da, ben geçtim.
Yirmi yasim, otuz bes yasimi tutucu buldu.
Kirk yasim ikisinin de salak oldugunu söyledi.
Yatistirayim dedim.
“Sen karisma moruk” dediler. Büyük hir çikti.
Komsular alttan üstten duvarlara vurdular.
Yirmi yasim kirk yasima bardak atti.
Evin de içine ettiler. Bende kabahat.
Ne çagiriyorsun tanimadigin adamlari evine.
Ömür dedigin üç gündür,dün geldi geçti yarin meçhuldür, O halde ömür
dedigin bir gündür,o da bugündür..