bildirgec.org

ömür hakkında tüm yazılar

Adaletin bu mu

beyrek | 22 March 2007 17:37

Öyle bir yağmur yağıyor ki gök delindi derler ya işte öyle. Akşam yavaş yavaş bastırmaya yüz tuttu. Bense camın kenarında
benim olmayacak bir aşk için yanıyorum. Şu an yağmurda, sırıl sıklam ıslansam umurumda olmayacak. Yağmur damlaları şiddetle cama vuruyor. Ben şiddetimi, içimde ki öfkeyi, kime göstereceğim. Bağırmak geliyor deliler gibi. O da mümkün değil. İçime ata ata hasta olacağım sonunda. Sevenler mutlu olmazmış. Bu mısraları şarkılarda ve şiir dizelerinde dinliyerek büyüdüm. Keşke büyümeseydim bu aşkla da tanışmasaydım. Yanan bir köz gibi kaldım burada. Hani beni seviyordun. Benim için ölüyordun. Ne bırakıyorsun ne de bensiz yapabiliyorsun. Böyle bir aşk olmasın. Sevgi dolu yüreğim seni sevdiyse suç mu işledi. Bir ömür kalbi boş, sevgisiz yaşadım. Sonunda aşk yolunu şaşırdı bana da uğradı. Keşke uğramasaydı. Ben zaten alışık değilmiydim yalnızlığa,
aşksızlığa. Ama öyle bir aşk verdin ki dünyam değişti nerdeyse. Ama sen yoksun yine. Hep sana hasret ve özlem dolu olarak mı yaşayacağım. Senin de adaletin bu mu yaşamımda.

Her canlı ölümü tadacaktır!

darjeeling | 02 February 2007 12:45

Evet, Zincirlikuyu Mezarlığı’nın önünden geçiyordum yine. O yazı hep ordadır. Her defasında orda olduğunu bilirim. Ve her defasında ordan geçerken bir ses bana dön o yazıya bak der, bilinçli olarak bakarım. Gerçeği görmem gerektiğini bir şey hep bana dikte eder. Hiç düşünmek ya da hatırlamak istemesem de hafta en az 1-2 kez bu gerçeği idrak ederim ben. Ha korkmam ölümden, 5 dakika sonra da gelebilir bana, 50 yıl sonra da. Bilmiyorum ki.. Belki de bağımsız yaşamın getirdiği rehavet içindeyim. Mesela evli ve çocuklu olsam, hatta bırakın evliliği nişanlı falan olsam belki şu an hayata bağlı olduğumdan daha da bir bağlı olacağım, ölüm bana geç yaklaşsın diye dua ediyor olacağım. Böyle olma ihtimali var. Ama şuan haybeden bir hayat yaşıyorum. Yaşam bana ne getirirse onu yaşıyorum. Birikim yapmıyorum, canımın istediğini alıp giyiyor,yiyorum, tüketiyorum herşeyi.. Çünkü ölüm hepimize eşit uzaklıkta (ihtimaller icabı).
Her canlı ölümü tadacaktır evet, 25 yıl görmek te güzel,şükretmek gerek her dakikaya, ama umutta etmek gerek uzun yaşam için, çünkü daha yaşanacak çok şey var.

En yaygın ortak isimler ve sayıları

odo | 29 January 2007 09:49

Karşı cinsten kaç tane adaşımız var acaba? Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü‘nün istatistikleri bu konuda oldukça güçlü veriler sunuyor. Şöyle ki;

Adı YÜKSEL olan erkek sayısı:79783
Adı YÜKSEL olan kadın sayısı:98938

Adı HİDAYET olan erkek sayısı:31551
Adı HİDAYET olan kadın sayısı:30815

Adı KAMURAN olan erkek sayısı:10340
Adı KAMURAN olan kadın sayısı:13125

Adı YAŞAR olan erkek sayısı:244556
Adı YAŞAR olan kadın sayısı:52108

iturbo ipod şarj makinası

noexit | 21 December 2006 13:34

ipod şarj makinası
ipod şarj makinası

İpod ile şarkılarımızı dinlerken bizi en sıkabilecek konu sarjının aniden bitmesidir. Fakat bu ufak boyuttaki ipod sarj aleti iturbo hem küçük hemde AA pille çalışıyor ve size hiç bitmeyen bir şarj vadediyor.

Ömrümden Uzun İdeallerim Var !

ion | 13 June 2006 09:37

Ben bu başlık cümlesine bugünler de çok takıldım . Herkes gibi bende anlasılmadan büyüdüğümü , anlasılmadan hayata devam etmediğini düşünüyorum . Bu kelimeyi kitabında Suna Inan Kıraç kurmus . Koç holding ile ilgili ideallerini anlatırken . Koç holding aile sirketinden profosyonel bir yönetime geçiş yapmasında büyük bir cabası var. Şüphesiz ki çok degerli bir iş kadını.

Bu aralar okuduğum Şahbaba kitabında , Mustafa Kemal’e çizilen potre gibi. Çevresindeki herkes onun ne kadar parlak bir geleceğe sahip olacağını biliyordu .Bu adam böyle bir ideal ve hırsla dünyaya gelmiş .Farzedelim Osmanlı Batmıyor ve hala devlet olarak yaşıyor olsaydı. Ben eminin biz Mustafa Kemal adını biliyor olurduk . Yakın türk tarihini öğrenmek için ittihat ve teraki , şahbaba vb. meraklısına okumasını önerirrim .

Sevmek eskidenmiş güzelim

sbaskentli | 08 June 2006 21:20

Eskiden sevgiler yaşanırmış ; yareninin bir damla göz yaşına dünyayı feda eden delikanlıların zamanında ve o delikanlılar uğruna bir ömür bekleyen güzel dilberlerin diyarında…

Kimi zaman kaçamak bir bakış ile başlar ve kimbilir yılarca biribirini tekrar yakalayana kadar dinmezmiş yürekler de ki fırtınalar.

Çocukken başlarmış kimi aşklar bir bahçe de oynayan bir mahallede filizlenen iki fidan sarılırmış boy verdikce güneşe doğru ….

Yasakmış kimi aşklar sevenler ölümü göze alırlarmışda yine de kavuşamazlar ve çoğu kez yanlış insana bir tek cümle ” Seni Seviyorum ” dediler diye ömürleri harab edilirmiş zalimlerce ,

her şey sende gizli

gul_caner | 18 December 2005 17:34

Can YÜCEL…. müthiş bir şiir, şiirlerinin tamamı gibi. okudukça kendinizden birşeyler bulacağınız bir şiir… okuyunca bana hak vereceksiniz….ruhu şad olsun…

Her Şey Sende Gizli

Yerin seni çektiği kadar ağırsın, Kanatların çırpındığı kadar hafif.. Kalbinin attığı kadar canlısın, Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç… Sevdiklerin kadar iyisin, Nefret ettiklerin kadar kötü.. Ne renk olursa olsun kaşın gözün, Karşındakinin gördüğüdür rengin.. Yaşadıklarını kar sayma: Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; ne kadar yaşarsan yaşa, Sevdiğin kadardır ömrün.. Gülebildiğin kadar mutlusun. Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin Sakın bitti sanma her şeyi, Sevdiğin kadar sevileceksin. Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer Ve karşındakine değer verdiğin kadar inansın. Bir gün yalan söyleyeceksen eğer; Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın. Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret, Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın. Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın, Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak. Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü. Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin.. İşte budur hayat! İşte budur yaşamak, Bunu hatırladığın kadar yaşarsın Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun Çiçek sulandığı kadar güzeldir, Kuşlar ötebildiği kadar sevimli, Bebek ağladığı kadar bebektir. Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren, Sevdiğin kadar sevilirsin…

sari lira gibi ömrümüz

gul_caner | 18 December 2005 14:41

Yaşamak değil beni bu telaş öldürecek.”dediği gibi,şairin; O telaşla, bırakın paris yolunda ılık rüzgarlara taratmayı saçlarımızı, sevdiğimizle doyasıya bir sohbet bile edemedik biz… Gözümüz saatte söyleştik hep, Konuşur gibi seviştik,yarışır gibi çalıştık. Hep yetişecek bir yerler vardı,aranacak adamlar,yapılacak işler… Bir sonraki günün telaşı,bir öncekinin tersine bulaştı;başkalarının hayatı bizimkini aştı. Kör karanlıkta çalar saat sesi yerine; kuşluk vakti kızarmış ekmek kokusu veya sevgili buseleriyle uyanma düşlerini ha babam erteledik. 20’li yaşlarda 30’lara kurduk saatin alarmını,30’larımızda 40’lara,belki sonra 50’lere… lakin öyle yanlış kurgulanmış ki hayat,kuşlukta uyanma fırsatı sunduğunda size artık uyku girmez oluyor gözlerinize… Doyasıya söyleşmek,telaşsız sevişmek için bol zamana kavuştuğunuzda,söyleşecek,sevişecek kimsecikler kalmıyor yanınızda… Özenle yastığın altına sakladığınız sarı lira gibi ömrünüz; Vakit gelip sandıktan çıkardığınızda,birde bakıyorsunuz ki,tedavülden kalkmış…