bildirgec.org

millet hakkında tüm yazılar

Engelleniyoruz

akbelen79 | 04 March 2011 11:18

Engellerimizi yazarken nereden başlayacağımı bilemiyorum. Niye mi? Engeller bazen çok çeşitli olabiliyor. Resmi işlerimiz çoğu zaman bir engele takılıyor. Yapacak bir şey yok aslında . Sistem böyle kurulmuş ve gidiyor.

Bir de Devlet tarafından verilen özgürlüklerin ,tekrar devlet tarafından engellenmesi durumu var ki bu durum daha vahim. Ne var ki bunda dediğinizi duyar gibiyim. İnsanca yaşamak için bir yerde kanunlar vardır uygulansın diye değil mi? . Evet kanun önünde her birey eşit ama , buradaki eşitlik hükmü, iş hakimin önüne varana kadar kağıtta yazan oluyor. Fakat hakimin önüne gidince sen ne yaparsan yap , ne kadar suçsuzda olsan ispatlayamadığın sürece suçlusun. Aslında karşında bulunan adama göre uygulamaya tabi oluyorsun.

google da ulus araması sonuçları

maydesign01 | 19 October 2010 22:52

google da farklı uluslarda arama yaparken karşımıza gelen ilk 3 görsellere bir bakın.

türk

türk
türk

amerikan

amerikan
amerikan

rus-ispanyol-italyan-fransız-alman yazıp arama yaptığmızda karşımıza gelen ilk 3 fotoğraf değişmiyor; bikinili bayanlar çıkıyor. görünüyorki türk denildiğinde bağımsızlık ön planda.sizde deneyebilirsiniz.

şehi̇tleri̇ deği̇l aşk-i memnuyu terci̇h etti̇ler suçlu oldular mi?

mert5555 | 30 June 2010 13:13

Bilindiği üzere aşk-ı memnu dizisinin yayınlandığı gece bir çok şehit haberi de yayınlanmıştı e haliyle bir gün sonra da gazetelerde “şehitler kimin umurunda?”, “türkiye şehitleri aşk-ı memnu’ya tercih etti” , “şehitler aşk-ı memnu’ya satıldı” gibi ülkemiz gazetecilerinden nefis ve yaratıcı aynı zamanda da gazlayıcı başlıklar gördük. Peki haklılar mı? gelin bir konuya el atalım;

Denildiği gibi gerçekten de dizinin yayınlandığı akşam şehit haberleri vardı ve gerçekten de izlenme oranları düşüktü. Buradaki habere göre aşk-ı memnu’nun toplam izlenme oranı3 büyük kanalın-ki kendileri kanald, star tv ve show tv olurlar-toplam izlenme oranına bile ulaşamamış. haliyle bu haber milletimizin ayakta uyuduğunu destekler bir taraf kazanıyor.

İlginç Bir Hareket: Gazeteni Paylaş!

ugurgenc | 20 March 2010 16:03

bir kesinlik vardır ki ülkemizde bir şeyler okuma isteği çok az. en iyi avukatlar yada doktorlar bile ellerine bir gazete olsun alıp okumuyorlar. bazılarımız da gerçekten bilgisizlikten memnun durumdalar.

Hareketin İlk Başarısı :D
Hareketin İlk Başarısı 😀

Hareket Adresi: GazeteniPaylas.Co.Cc

gazeteni paylaş hareketi; 2 Öğrencinin 18 mart 2010 da bir otobüsteki anlık kararlarından ortaya çıkmıştır.

gazeteni paylaş hareketiyle bu iki öğrenci ve arkadaşlarıyla milletimizi şikayet ederek değil, küçük hareketler ile düzeltmek amaçlanmıştır.

daldan dala yemek konuları

nazokiraze | 25 December 2009 08:38

Geçtiğimiz yıl Tayland başbakanının yemek programı yaptıgı için görevi sonlandırıldı. Başbakan Samak Sundaravej başbakan olmadan önce yedi yıl yemek programı yaptı ve başbakan olduktan sonra da çeşitli yemek programlarına katılarak anayasayı ihlal etmiş oldu.

Bu yıl Ocak ayında yapılan bir araştırma `Proceedings of the National Academy of Sciences`dergisinde yayınlandı ve çıkan sonuca göre erkeklerin güzel yemeklere kadınlardan daha fazla dayanabildiği gözlemlendi.Araştırmaya katılan 23 kişiye bir gün boyunca bir lokma bile birşey yedirilmedi, bir gün sonunda erkeklerin açlıktan daha az eziyet çektikleri kanıtlandı.

Tanzimat Fermanı

24black mamba24 | 07 November 2009 14:15

Türk tarihinde demokratikleşmenin ilk somut adımı olan Tanzimat Ferman’ı, 3 Kasım 1839 tarihinde Koca Mustafa Reşit Paşa tarafından okunmuştur. Abdülmecid zamanında dışişleri bakanı olan Mustafa Reşit Paşa Tanzimat Fermanı’nı Gülhane Parkı’nda okumuştur. Bundan dolayı Gülhane Hatt-ı Hümayunu veya Tanzimat-ı Hayriye de denmektedir.

Abdülmecid
Abdülmecid
Mustafa Reşit Paşa
Mustafa Reşit Paşa

Yeniçeri Ocağı‘nın bozulmaya başlaması ile Sultan II. Mahmud döneminde başlayan yenilik hareketleri Sultan Abdülmecid zamanında da devam etmiştir. Mustafa Reşit Paşa’nın, Padişah adına yazmış olduğu Tanzimat Fermanı’nda; son 150 yıldır Kuran’ın yüce hükümlerine ve şeriat yasalarına tam uyulmadığından, Ulu Tanrı’ya ve Peygamberimize sığınarak bundan sonra yeni yasaların çıkacağını ve bu yasaların başında can güvenliğinin olduğu belirtilmiştir.

cumhuriyetin bayramı

taha3045 | 30 October 2009 12:25

An itibarı ile yazmış olduğum şu satırlar eminimki 30 ekimde onaydan geçerse Hafif.Org’da yer alacaktır ama yine de yazmakta fayda var.

Cumhuriyet Bayramı‘mız bugün,Halk Fırkası Meclis Grubu ile toplandıgı akşam yemeğinde Cumhuriyet‘in müjdesini veren Atatürk ,158 mebusun oyuyla ilk cumhurbaşkanı seçildi ve Türkiye Cumhuriyeti kuruldu.En büyük milli bayramlarımızdan biri olan bugün tüm yurtta coşku ile kutlandı.

Her yıl olduğu gibi kutlandı bu yıl bayram ve her yıl oldugu gibi hangi lider kiminle el sıkıştı, kiminle soğuk veya sıcaktı gözlendi, resepsiyon veya Dtp’li milletvekillerinin selamlaştıkları kişiler irdelendi.

TÜRKİYE VE MİLLETİMİZ

polat1991 | 25 May 2009 12:04

cümlelerime yine günümüzde yaşanan olaylarla başlayacagım buda insanlığın bir öyküsüdür günümüzde konuşulan konuların 100% siyasi konular türkiyemizde haylen bir gelişme yok biri alevilik diyer öteki kürtlük öteki ise türklük şu konulara şöyle bir baktığımızda bir türlü çözümleme yapamıyoruz daha doğrusu çözümlemeler var var ama işler gerginliğe sürülüyor çözümlemeler ne açıklanıyor ne uygulanıyor bu da bizim vatandaşların işine geliyor nasılsa ben bundan güçlüyüm ben bunları her türlü ezerim ötekide niye ezilelim savaşalım

Dilin Yozlaşması

mcen | 25 January 2009 10:43

Dil, bir toplumun kültürünü ve karakterini yansıtan en önemli varlıktır.
Dilimiz gelecek nesillere aktaracağımız koca bir miras. Ancak bunun bilinçsizliği dili yozlaştırmamıza neden oldu. Lâf arasına sokuşturduğumuz yabancı kelimeler ve düşüncelerimizi kısa yoldan nasıl anlatırız fikri , dilimizin basitleşmesine yol açtı. Üstüne üstlük bir de mantıksızlık eklenince, dilin yok olmasındaki tehlike farkında olmadan had safhaya ulaşıverdi.
Geçenlerde çarşıda gezerken bunun birkaç tane örneğine rastladım. Vatandaş gitmiş üçüncü sınıf lokantasının ismini “Lokanta Restaurant” koymuş. Daha bir havası olsun diye koyduğu açıkça belli ama mantıklı düşünülmediği de ortada.
Üniversite bittikten sonra alanda uzmanlaşmak adına “yüksek lisans” yapılır. Ancak ben bunun “mastır yapmak” olarak adlandırılmasına karşıyım. Bir de bunu Türkçe bir kelimeymiş gibi “master” yerine “mastır” olarak yazmak mantığın sınırını zorluyor.”Master” ‘ ın kelime anlamı “uzman” veya “usta” dır. Şimdi kelimeleri yan yana getirelim. “Usta yapmak”, “uzman yapmak” . Hiçbir anlam taşımadığı açıkça ortada.
Başka bir yozlaşma etkisini internet üzerinden hissediyoruz. Sanal sohbet ortamlarında kullanılan kısaltmaları anlamak için kafa yormak gerekiyor. Öyle kısaltmalar var ki beş-on dakikada zor çözebiliyorsunuz. Bu işin abartısı ama bunun böyle olduğunu da biliyoruz. Ancak geçen yıllarda bir sohbet odası yöneticileri dili iyi kullanım adına önemli bir adım attı. Eğer, üye Türkçe yazım kurallarına uymaz ise sistemden uzaklaştırılıyor. Bu da kullanıcıyı dili iyi kullanıma itiyor ve dilin gelişim ve korunumunda önemli bir adom oluyor.
Son olarak şunu söylemek gerekirse dilimizin korunumu , milletimizin irade ve vicdanına bağlıdır.Unutmayalım ki dil, toplumun kültürünü oluşturan ve onu ayakta tutan CANLI bir varlıktır.