bildirgec.org

leonardo da vinci hakkında tüm yazılar

matematik ve resim sanatı

gogool | 11 November 2010 11:48

Sadece karmaşık işlemlerin ve sıkıcı ispatların yapıldığı bir bilim değildir matematik. Bir çok ressam, müzisyen, mimar matematiğin o büyüleyici sistematik yapısını kullanarak eserlerini ortaya koymuştur. Leonardo Da Vinci‘nin Monalisa eserindeki Altın Oran,

monalisa
monalisa

M.Cornellis Escher‘in resimlerindeki paradokslar

up and down 1947
realitivty 1953

up and down 1947
up and down 1947

ve başlı başına fraktal geometri matematiğin karmaşık güzelliğini gözler önüne sermektedir.

fraktal sonsuzluk (infinity)
fraktal sonsuzluk (infinity)

fractus
fractus

Suçlu Kadınlar ve Hüznün ve Tebbessümün Ortak Yüzü: MONA LISA

firatocal | 26 July 2010 12:20

Öyle bir kadın düşünün ki , hangi ruh halinde olursanız olun , o , sizi anlayan ve kalbinizin sesi olup , duygularınıza tercüman olan büyülü bir kadın olsun… Eşsiz güzelliği ile düşler sofranızın baş köşesine kıvrılıverdimi , masum ama bir o kadar büyüleyici etkisiyle , dertlerinizi ve acılarınızı silip atan , aşkın gücüne inananların azizesi , eşsiz ve benzersiz , Mona Lisa

Leonardo Da Vinci ‘ nin çağları aşan başyapıtı olmasının ötesinde , yüzündeki kaotik duyguların yegane anavatanı , kadın ruhunun da şifreli anahtarı o…

Yüzyıllardır çözülemeyen mütebessim ifadesi kimlere ilham kaynağı olmadı ki… Hangi aşıkları dile döküp , sevgilileri karşısında el pençe divan durdurmadı ki… Kadının gizemli ruhunun asla çözülemeyecek Tanrısal güçle saklanmış şifreleriydi , kah gülümseyen kah hüzünlü o eşsiz yüz ifadesi…

Ama bilimin soğuk eli bu metafizik sıır perdesini araladı aralayacak… Yapılan araştırmalar Da Vinci ‘ nin kullandığı onlarca boya katmanıyla bu sihirli etkiyi yakaldığını gösteriyor… Henüz incelemeler tam olarak bitmiş değil… Ama yine de anlıyoruz ki , sanatın gücüyle yarattığı onlarca maske , bizi o eşsiz yanılmanın lezzetine itiyor…

Tam Bir Doğa Tutkunu: Leonardo di Caprio

24black mamba24 | 17 May 2010 11:40

Leonardo di Caprio
Leonardo di Caprio

Buğday tarlasını anımsatan saçlar, okyanusların serinliğini içinde gizleyen gözler… O son dönemin en parlak yıldızlarından biri, o Hollywood’un altın çocuğu.

Leonardo di Caprio, California’da 11 Kasım 1974’te dünyaya geldi. Annesi Irmalin daha Leonardo doğmadan önce vermişti ona ilk adını. Çünkü gördüğü bir Leonardo da Vinci tablosunu, önünden ayrılmak bilmeden hayranlıkla izlediği sırada karnındaki bebeğinin güçlü tekmelerini duyumsayan Irmalin, o an bebeğine bu eşsiz ressamın adını vermeye karar verdi ve böylece yeni doğan bebeğin adı kayıtlara Leonardo Wilhelm di Caprio olarak geçti.

Annesi Alman asıllıydı ve bir devlet kuruluşunda sekreter olarak çalışıyordu. İtalyan asıllı olan babası ise sıra dışı bir çizgi romanın hem çizeri hem de yayıncısıydı. Yenilikçi bir ailenin tek oğluydu o. Doğumundan bir yıl sonra annesi ile babası ayrılan Leonardo, tüm davranışlarının, tüm zevklerinin onlardan kendisine geçtiğine ilişkin düşüncelerini şu tümceyle dile getiriyor:

“Her ne yaptıysam, hepsi de onların önceden yaptığı şeylerdi. Örneğin burnuma taktığım bir halkayı babam hoş karşıladı. Çünkü bu tamamen onun tarzıydı.”

The Center for Enriched Studies ve “John Marshall High School”da eğitim gören Leonardo arkadaşlarıyla eğlenmeyi hatta tartışmayı, ders çalışmaya yeğledi hep. “Okulu sevdiğim pek söylenemezdi. Bir şeyin üzerine uzun süre odaklanamam ben, sıkılırım. Öğrenme isteğim de olmadı hiç… Boş bulduğum her anı arkadaşlarımla dans ederek geçirirdim” sözleri de onun okulla arasındaki pamuk ipliği denli zayıf ilişkisini belgeler nitelikte.

Mükemmelil Ölçüsü: Altın Oran

tanolas | 16 February 2010 10:57

Altın Oran ‘ a ilişkin matematik bilgisi ilk kez Milattan önce 3. yüzyılda Euklid ( Öklid ) ‘ in Stoikhea ( Geometrinin Öğeleri adlı yapıtında ” Aşıt ve Ortalama Oranı ” adıyla kayda geçmiştir.
Altın Oran Fibonacci sayılarına ait bir özelliktir.

Altın Oran doğada,sanatta hatta yaşayan organizmalarda bile görünen bir matematiksel sayıdır. Bu sayı Pi sayısı gibi 13.sıradan sonra sabitleşen Altın Oran 1.1618033988……’a eşittir.
Yunan alfabesinden gelen ” F ” ” Phi ” ile sembolize edilir.
Fibonacci dizisinde bir sayıyı kendinden önceki sayıya böldüğünüzde birbirine belirgin şekilde yakın sayılar çıkar.Serideki 13.sırada yer alan sayıdan itibaren bu sayı sabitlenir.
0 1 1 2 3 5 8 13 21 34 55 89 144 233 377 610 987 1597……
377 / 233 = 1.618
144 / 89 = 1.618

Ploteus (Avrupa Portalı)

admin | 23 November 2009 15:24

Ploteus Sitesi avrupa komisyonu tarafından oluşturulmuş ve avrupa’da eğitim görmek isteyen, erasmus gibi programlarda kimler ile bağlantıya geçilmesinden tutun, eğitim sistemleri arasındaki farklara ışık tutan, kalacak yer bulmak için gerekli sitelere yönlendiren genel bir paylaşım platformudur.
çok dilli olan sitenin bir dili de türkçedir.

Bu site aracılığıyla avrupa’da eğitim konusunda en hızlı şekilde istediğiniz kanallara ulaşabilirsiniz.

Ancak şu aşamada bu projeyi önereceğiniz linklerle geliştirmek de elinizde. özellikle türkiye konusunda bilgi edinmek isteyenlere ilgili türkçe sitelerinizi tavsiye edebilir ya da bu eğitim programları aracılığıyla yurtdışında bulunduysanız yararlandığınız siteler henüz orada yer almıyorsa tavsiye edebilirsiniz.

Galata Köprüsü

puella | 17 August 2009 10:57

“…ve ortadan ikiye bölünsün şehir!” diye bağırdı Poseidon. Neden böyle bir emir verdiğini, şehirden ne istediğini anlamak güç. Ancak gerçek olan bir şey varsa; o da “ortadan ikiye ayırmak” eyleminin, efsanevi şahsiyetler arasında pek popüler olduğu. Poseidon “şehir” dediğine göre, Deniz Tanrısı buraya geldiğinde İstanbul zaten vardı. Aslında “İstanbul”, şehrin en eski isimlerinden biridir. Eis tin poli. Yunanca’da “şehre doğru” anlamına gelir. Yani Yunanlılar buraya isim verdiklerinde, zaten var olan bir şehirden esinlenmişlerdir. Şehir bölündüğü günden bu yana da, Haliç‘in iki yakasını bir araya getirme görevini üstlenen en eski köprülerden biridir Galata Köprüsü.

Henri Cartier Bresson - 1964
Fotoğraf: Henri Cartier Bresson – 1964

İstanbul’un göbek bağı olarak hayal ettiğim Galata; Beyoğlu‘na bağlı bir semttir ve Haliç ile Boğaz’ın kesiştiği noktada yer alır. İstanbul için bilinen ilk yazılı kaynak, M.Ö. V. yüzyıla ait, Herodot Tarihi‘dir. Haliç civarında yer alan bir yerleşim yerinden ise ilk olarak, Strabon bahsetmiştir; Sykai. Sykai, Hellen dilinde “incirler” anlamına gelmektedir. Bundan sonraki Antik Çağ’a ait kaynaklarda, pek çok farklı isim telaffuz edilmiştir. Bazı kaynaklarda, incir ağaçlarının çokluğu nedeniyle Sykodes (Hellen dilinde “incirlik” anlamına gelir) olarak bahsedilen semt için, surlarla çevrili küçük bir kasaba olduğu söylenir. Ancak Antik çağda pek çok tarihsel olay mitoloji ile güçlendirildiğinden ve arada çok fazla kayıp zaman dilimi bulunduğundan, dönemin tarihini netleştirmek güçtür.

“Galata” kelimesi, ilk olarak II. Tiberios döneminde karşımıza çıkmaktadır. Sykai’de Haliç’in girişine bir hisar yaptırılır ve bu hisara, Kastellion ton Galatau adı verilir.

Leonardo da Vinci’den 6 web tasarım tavsiyesi

xerre | 17 June 2009 09:31

Şurada da kendisinden bahsettiğimiz Leonardo da Vinci, Rönesans döneminin en büyük sanatçılarının biri olmakla birlikte birçok şeye ilham kaynağı olan ve hala da olmaya devam eden eşsiz bir bilim adamıdır. Onun, şimdi bile etkisini devam ettiren bu ilham kaynağı olma durumu adeta kendisinden sonra insanlığa kalan bir miras gibidir.

ve bu mirastan yola çıkarak burada, web tasarımı hakkında ondan öğrenebileceğimiz 6 ipucu bulunmakta. Web tasarımcıları veya web tasarımcısı olmak isteyenler için Leonardo da Vinci’den 6 web tasarım tavsiyesi.

1– Meraklı ol

Leonardo ile ilgili en dikkate değer şeylerden biri de onun doymak bilmez bir meraka sahip olmasıdır.

en etkili bilim adamları (Galileo Galilei ve Leonardo da Vinci)

xerre | 30 April 2009 13:46

daha önce, en etkili bilim adamları (newton, einstein ve tesla) demiştik.
kaldığımız yerden devam edelim.

4 – Galileo Galilei (1564 – 1642)

keşfedildikten sonra bütün gerçekleri anlamak kolaydır; mühim olan onları keşfetmektir.

italyan fizikçi ve astronom Galileo‘nun en önemli başarıları arasında teleskopu geliştirmesi ve astronomik gözleme yenilikler getirmesi sayılabilir. Bu sebepten Galileo, “Modern fiziğin babası” veya “teleskobik anstronominin babası” olarak anılır. pisa kulesi deneyi olarak bilinen tarihteki ilk düşünce deneylerinden birini gerçekleştirmiş, 1597′de pusulayı ticari olarak piyasaya süren ilk kişi olmuştur. 1600’lü yıllarda ilkel bir termometre ve kalp atışı ölçümüne yardımcı olan bir sarkaç geliştirmiş. 1604′te serbest düşme hareketinin matematiksel eşitliklerini, venüsün evrelerini ve jüpiterin en büyük dört uydusunu keşfetmiş, güneş ve ay üzerindeki lekeler üzerinde çeşitli gözlemlerde bulunmuştur. Yaptığı gözlemler sırasında kilise tarafından da yakın bir şekilde takip edilen bilim adamı, dünyanın evrenin merkezi (Yermerkezlilik) değil de güneşin evrenin merkezi olduğunu (Günmerkezlilik) ve dünyanın kendi ekseni etrafında döndüğünü açıklamasıyla birlikte dinsiz ilan edildi. Çünkü bu açıklama İncil’le ters düşüyordu ve Galileo engizisyon mahkemesinde yargılandı. Mahkeme kararı ile açıkladığı gerçekleri reddetmeye zorlandı. Asılmamak için reddetti ve kendisiyle özdeşleşen cümleyi sarf etti:

“E pur si muove” (Ama o hala dönüyor)

Yaşamının son yıllarını kör olarak geçiren galileo, ölümünden 360 yıl sonra kilise ile bilimi tekrar karşı karşıya getirdi.

Da Vinci’nin Bir Şifresi Daha Kırıldı!..

lazaronnie | 22 December 2008 09:56

da vinci codeOrtalıkta her gün yeni bir “da vinci şifresi çözüldü” haberi dolaşırken bunlara bir yenisi daha eklendi.
Resimde görülen ressamın 16. yüzyılda yapmış olduğu ünlü bir tablosunun arkası tarafı!.. Neden arka tarafı? Müze yetkilileri ressamın bu yüzü eskiz yapmak için değerlendirdiğini düşünüyorlar.

Tablo Fransızların ünlü Louvre müzesinde bulunmakta ve restorasyon çalışmları için yerinden indirildiğinde arka kısmındaki çalışma tesadüfen fark edilmiş. Tablo ismi “Bakire Çocuk“.