bildirgec.org

kahve hakkında tüm yazılar

Özetle Karşınızda Kahve

sudenayay | 26 January 2010 17:24

Kahve eskiden beri içilerek tüketilen bir besin maddesidir. kahvenin birçok çeşidi vardır; aklıma gelen belli başlıcaları, Türk kahvesi, expresso, neskafe vs…Ne çeşitte olursa olsun içindeki etken maddeler hepsinin aynıdır. Kahvenin de birçok yararlı etkisi olduğu gibi,zararlı etkileri de vardır.Kahveyi okuduğum ve anladığım kadarıyla uzmanlar az tüketmemizi istiyorlar; özellikle hamilelerin kahve tüketirken dikkatli olması gerektiğini vurguluyorlar. Az tüketilen kahvenin damarları gevşetici özelliği olup; fazla tüketilen kahve kalpte ritm bozukluğu yapabiliyormuş. Kahvenin diüretik etkisini de gözardı etmemek lazım. Astım hastalarının en fazla üç fincan olmak koşuluyla tüketilmesi öneriliyor. Kahveyi fazla tüketen bayanların yumurtlama oranları az olmakla birlikte; fazla tüketen erkeklerin sperm sayısı ve kalitesi artıyormuş.

Kahvemden Audi çıktı!

zmrzilinka | 08 January 2010 12:33

Nescafe, her zevke özel olarak sunduğu farklı çeşitlerdeki mükemmel karışımları 3ü1 arada orjinal, bol kahveli, bol kremalı ve 2si1 arada paketlerine Audi saklamış!
Paketlerin içerisindeki şifreleri cep telefonu ile veya websitesinden göndererek çekilişe katılabilir, kontor kazanabilir ve en çok hangi paketten şifre gönderildiğini görerek kendi seçiminizi başka kaç kişinin paylaştığını öğrenebilirsiniz.
Havaların soğuduğu bu dönemlerde sıcacık bir kahve içmek için başka bir bahaneye ihtiyacımız varmış gibi! 🙂

Cuisinart PerfecTemp® Teakettle

zabun | 21 December 2009 23:04

Farklı bitki çaylarının tüketiminin yaygınlaşmasıyla, her bitki çayına özel hazırlama usullerine de önem verilmeye başlandı. Bitki çayları haşlama, kaynatma ve benzeri yöntemlerle hazırlanıyor. Cuisinart, PerfecTemp® Teakettle isimli ürünüyle kullanıcılara, çeşitli çayları türüne göre en uygun sıcaklıklarda hazırlama şansı sunuyor. Ürün üzerinde suyun kaç dereceye ulaştığını gösteren bir sıcaklık göstergesi bulunuyor. Kadran üzerinde, kullanıcının hazırlamayı istediği çay türüne göre faydalanabileceği farklı renklerde tasarlanmış bilgiler bulunuyor [Örneğin kahve için 200 fahrenhayt (93 santigrat) sıcaklık önerilmiş. Gerçektende granül kahveler, kaynamadan az önce ocaktan alınmış suyla hazırlandığında lezzetini daha iyi gösterir]. Ürünün iç kısmı çelikten, dış yüzeyi porselen enamelden müteşekkil. Bu sayede ısı çabuk iletiliyor ve muhafaza edilebiliyor. Kaynama gerçekleştiğinde bir ıslık sesi kullanıcıyı uyarıyor. Ürünün boyutları: 8.3 x 9.4 x 9.7 inç, hacmi yaklaşık 3.5 litre.

[chipchick] [ubergizmo]

Resimlerle Espresso Çeşitleri

axanc | 27 November 2009 17:56

Espresso
Espresso

Benim için kahvenin önemi çok fazladır. Her ne kadar tipik bir Türk olarak çay ile de aram olsa da, günlük olarak kahve içmediğim zamanlar yaşananlar oldukça feci sonuçlar doğurabilmektedir. Bunun sebebi sadece kafein de değildir. Kahve içmek benim için bir alışkanlıktır. Öyle ki evime gelen bir şahsın içebileceği tek çay sallama çaydır.

Her ne kadar herkes kahvesini yoğun sevdiğini söylüyor olsa da; çoğu kişi kahvesini açık ve bol sütlü şekerli sever. Benim bu konudaki gözdem ise “Caffé Mocha” [kafe moka]’dır. Ancak gene de kahvenin süslü dünyasına yeni sayılırım. Çok sayıdaki sipariş seçeneği, dilimize çok da uygun olmayan onlarca yeni kelimesi ve çeşitli kahve satan dükkanlardaki sipariş verme deneyimi ile korku yaratır. Bu konuda “Lokesh Dhakar“ın hazırladığı resimler benim için resmen hayat kurtarıcı oldu.

Koyu Kavrulmuş Kahve Çekirdekleri
Koyu Kavrulmuş Kahve Çekirdekleri

Espresso Hakkında
Espresso, basınçlı buharın, iyice öğütülmüş ve koyu kavrulmuş kahve çekirdeklerinden geçirilmesi ile yapılır. Düşünce olarak Espresso: konsantre kahvedir. Kahvenizin daha sert olması için birden fazla fırt Espresso koyabilirsiniz.

Kahveci

24black mamba24 | 21 November 2009 15:34

Geceleri dükkanında yatar,
Sabah kalkınca sobasını yakar,
Yerleri süpürür pırıl pırıl yapar,
Müşteriler teker teker gelmeye başlar,

Müşteriler okurlar gazetelerini,
Sessiz ve ahenkli ahenkli,
Bu arada yapar kahveleri,
Çırak getirir döndüre döndüre tepsiyi,

Sonra muhabbet başlar,
Atılır ardı ardına zarlar,
Yine Ahmet yenilmiş mızıkcılık yapar,
Ara sıra olur kavgalar,

Saat yaklaştı 10’a,
Nerde kaldı bizim sıska,
Daha gideceğiz emlakçıya,
Bak geliyor koşa koşa,

Yİne oldu içeri dumanaltı,
Aç şu televizyonu,
Başlamıştır at yarışları,
Haydi Boncuk atlat şunu,

Ruhu Tazeleyen Ülke; “İtalya”…!

| 05 November 2009 19:30

Mozzarelle
Şarap
Makarna
Limondan yapılan harika içkiler
Yakışıklı erkekleri
Pizza Kulesi
İncecik hamurdan Pizzası
Vatikan’ı
Tarihle olan iç içeliğin baş döndürücü büyüsü…İtalya ile ilgili akla gelen ilkler bunlardır. Akdeniz ülkesi olması daha bir cazip kılar ülkeyi diğerlerine oranla.

Büyüdür İtalya, şu iğrenç dünyada sizi ve ruhunuzu dinlendiren, yeni doğmuşcasına yenileyendir. Atalarla ve geride bıraktıklarıyla iç içelik farklı heyecanlar katar benliğinize.

Jacobs Karşı Konulmaz Keyif

nzright | 02 November 2009 09:59

Krallara layık kahve sloganıyla öne çıkan Jacobs; Karşı Konulmaz Keyif adlı bir site düzenlemiş. Kahveler ve Tarihçeleri hakkında bilgilere de yer veren sitede; Keyif Kulübüne üye olduktan sonra 26 Ekim-31 Aralık 2009 tarihleri arasında Migros mağazalarından Jacobs Monarch Çözülebilir Kahve alırsanız; Turkcell den 25Kontör kazanıyorsunuz. bunun için yapmanız gereken sadece; migros kasa fişinin altındaki şifreyi göndermeniz.

yemeyip te yanında yatılacaklar

nazokiraze | 23 October 2009 16:34

Herkesin sevdiği veya sevmediği yiyecekler farklıdır, kimi sebze yemez, kimisi limon görmeye dayanamaz veya soğanın kokusundan bile midesi bulanır, damak bu kişiye göre zevki de değişir elbet. Ancak bazı yiyecekler var ki, insanı gerçekten yoldan çıkarıyor, diyet bozduruyor, sağlık durumuna zararlı olsa bile bir parçadan birşey olmaz diye ille tadılıyor. Birbirinden farklı damak zevlerine sahip kişilerin bile sevdiği yiyeceklerden bahsetmek istedim.(14 `süper yiyecek`)

Çikolata mesela (benim gibi istisnalar dışında) genellikle konu açılırken çoğu kişi tarafından dayanılmaz bir yiyecek olarak açıklanır.(özellikle kadınlar tarafından)Çikolata dünyanın en sevilen yiyeceklerinden biri olarak bilinir , tarih boyu verdigi mutluluk kabul görmüştür, hatta Aztekler zamanında kadınlara afrodizyak etki yaptıgı için yasakladıgı bile oldu.İçerdigi maddeler (phenethylamine, kafein ,polyphenol) sinir sistemini olumlu yönde etkilediği , serotonin seviyesini arttırdıgı için mutluluk verir ve bu yüzden dayanılmazdır. Ben çikolata yerken yüzünde kendinden geçercesine mutluluk ifadesi olan pek çok insan gördüm.(o mutluluga bir ben erişemedim ya neyse)

Huysuz İhtiyar

fitil | 30 September 2009 09:44

Sağanak yağıyordu. İki kadim dost, her Çarşamba akşam üzeri yaptıkları gibi, Sarayburnu’nun manzarası eşliğinde kahvelerini yudumluyorlardı. Peyami kahveyi sert içerdi. Fazıl’ın ise sütsüz ve şekersiz kahve içtiği görülmemişti. Yerleri belliydi. Peyami, her zaman balkon kapısının diğer yanındaki koltuğa oturur, getir götür işlerini Fazıl’a bırakırdı. Zaten Peyami’nin evden pek çıktığı da söylenemezdi. Çarşamba gündüzleri pazara gidiyorum diye çıkar, birkaç saat ondan haber alınamazdı. Fazıl sorduğunda; yazdığı yazılara malzeme toplamaya gittiğini söylerdi. Geçtiği yollardaki yüzler, dükkan kapılarında bekleşen esnaf, gözyaşı dökmeye hazır mezarlık yolu adımcıları, pazarcılar. Eve dönerken mutlaka sodasını da alırdı. Diğer günler ise Fazıl gezer dururdu. Bazen Peyami’nin yazdıklarını yayınevine götürür, bazen birkaç gazete veya dergiye uğrar, eş dost ile sohbete dalardı. Aslında onun en önemli görevi eleştirmekti. Dostunun yazılarını eleştirirdi. Kulağa hoş gelmeyen kelimeleri değiştirir, bazen cümlelerin yerlerini değiştirir, hatta bazen bir yazıyı olduğu gibi çöpe attığı bile olurdu. Pek “Huysuz” bir adam olduğu söylenemezdi, ama Peyami ona ismi ile hitap etmeyeli uzun yıllar olmuştu. Ona “Huysuz” demesinde, dostunun sadece yazılarını kesip biçmesinin değil, haksızlığa ve hataya tahammül edemeyen bünyesinin de büyük etkisi vardı. Sürekli birilerine ya da birşeylere söylenirdi Huysuz. Peyami ise mahallenin amcasıydı. Yavaş yürürdü. Lakabı “İhtiyar” olsa da, yüzüne karşı sadece Fazıl ihtiyar derdi.

O Çarşamba akşam üzeri yine pencere kenarında yerlerini almışlardı; Fazıl, Peyami’nin yazdıklarını sessizce okuyordu. Yine bir kelimenin yerinde durmadığını fark etti. Son zamanlarda daha çok kelime değiştirmeye başlamıştı.

Bir Kahve Molası – Java [Bölüm 2 – 2]

admin | 09 September 2009 17:00

Tekrardan merhaba, söz verdiğim gibi “Bir Kahve Molası – Java” yazı dizimize kaldığımız yerden devam ediyorum.

Java yazı dizilerimi ilk defa görüyor ve bu başlıkla okumaya başlıyorsanız ilk önce diğer başlıklara sırasıyla gözatmanızı öneririm :

Başlangıç( 1. Bölüm ) : Bir Kahve Molası – Java [Bölüm 1]
Hesap Makinesi( 2. Bölümün 1. Kısmı ) : Bir Kahve Molası – Java [Bölüm 2-1]

Şimde kaldığımız yerden devam ediyoruz :