bildirgec.org

darbe hakkında tüm yazılar

ÇENTİK, UMUMİ, DEVEKUŞU, SENDELER ve ÇAKIL

redorack | 18 June 2007 13:03

KARAKTERLER

Çentik
Çentik

Çentik: Orta yaşlara üç-beş kalmış duygusal olduğunu iddia eden ancak ar çatlakları dolayısıyla vicdani değerleri ve ruhunda kalanlar da kişiliğinden sızmış hatta sıza sıza kalmamış abla. Başka şehirlere özlem duyan, bulunduğu şehri sevmemesine rağmen nimetlerinden faydalanan, bunun aynı şeklini bir de hayatına giren erkeklerden memnun olmayıp hayatına girmiş eskileri yad ederek ancak mütemadiyen yenilerini alarak uygulayan hatun kişi. Annesi, o doğduğunda hayatında sanki ona hep denecek şeyi sezercesine ‘Çentik’ demiş. Dört kardeşi daha var. Kendisi ve üçü dikey, en büyük ağabey çapraz.

Umumi
Umumi

Umumi: Yalnızca annesi var. Hayatına yön verecek bir umumi helada doğmuş; anası temizlik yaparken. Zaten babaları da kurnazlık edip, anne eğilmişken bir babalar sentezi oluşturduklarından, doğuştan gelen bir zeka küpü bu Umumi. Ne yazık ki kafası yalnızca boktan şeylere çalışmakta her nedense! Tanrı’nın ona verdiği uzuvları herkesle paylaşmayı kendisine misyon edinmiş, ancak bu paylaştığı şeyin herkesle paylaşılacak kadar büyük olmadığını fark edememiş zat.

Devekuşu
Devekuşu

Devekuşu: Gelişi yumurtasından belli, dana kıvamlı dişi. Doğduğunda babası “Oha deve” demiş. Ancak anne kırılmasın diye bunu devekuşu olarak değiştirmiş. Devekuşunun ne olduğunu bilmeyen anneye, bunu olağanüstü bir kuş türü olarak yutturmuş. Yalnız bu Devekuşu pek utangaç olup, götü saklayacak yer olmadığını fark ederek en azından kafayı saklamayı akıl etmiş ilk gençlik yıllarında. Ne yazık ki, kafayı sokuşturduğu yerler hep küçük alanlar olduğu için kafası da beyni de pek gelişmemiş. Bir herkese ‘vur bana’ gibi duran poposu büyümüş ve kalbi ile midesi gelişmiş.

Sendeler
Sendeler

Sendeler: İsmi 5 yaşındayken aile eşrafınca aksak yürüyüşü dolayısıyla değiştirilmiş, bu aksama dolayısıyla müzik kulağı gelişmiş ‘cağız’. Kendisini yazıyla ifade etmeye çalışırken, onu pavyon piyasasına sokanlara küsmüş. Uygun bir yerde duygularını da aldırmış orta yaşlarına yakın bir vakitte. Hayatının tüm bölümlerinde sivri zekasıyla pek çok şeyin üstesinden gelmiş olmasına rağmen, alnına yazılmış sendeleme kaderi, onu tepeye layıkken hep yerin dibine sokmuş. Yüreğinden tüm iyilikleri aldırdığını sanmasına rağmen, doktorun hatalı operasyonu yüzünden birtakım partiküller içinde kalmış.

Çakıltaşı
Çakıl

Çakıl: Son karakter olmasıyla birlikte kısaca göz atılabilir. Kendisi ufalanan kayalardan kalma, aklı ve bedeni gelişkin ama edep ve adabını sorgulatır bir hatunmuş. Bulunduğu ortamlarda uslu uslu oturan kimselerin mabetlerine batmak suretiyle rahatsız edici olmakla birlikte, çok ciddi bir zararı da yokmuş.

ASIL HİKAYE

Darbe Olabilir!

ufopilotu | 10 June 2007 23:47

http://haber.mynet.com/detail_news/?type=Foreign&id=X1181468198656&date=10Haziran2007

Benim İçin Kenan Evren

cossack35 | 21 May 2007 23:37

Kenan Evren hakkındaki görüşlerim pek çok kişiden destek de buldu, müthiş bir şekilde karşı çıkanlar da oldu, bir de bu görüşleirimi bu ortamda açıklamayı istedim, sonuna kadar okursanız ne mutlu bana…

Benim Kenan Evren ile ilgili düşüncelerimin önemli ölçüde değiştiği bir olay vardır. Ülkenin eyaletlere bölünmesini, ve bunlardan birinin başkentinin Diyarbakır olmasını destekleyen açıklamalrı… Bu olayı milat olarak ele alırsak Kenan Evren’in milattan öncesini bir ele almak isterim…

Konuk olduğu bir tv programında Evren’e demokrasi katili yakıştırması yapıldı. Bu ülkede özgürlükleri engelleyen bir diktatör dendi kendisi için… Şöyle bir düşünelim… Askeri kanat niye darbeye ihtiyaç duyar?
Darbe öncesi Türkiye’nin durumuna baktığımızda şöyle bir manzarayla karşı karşıyayız.
Sağcıyım diyen insana solcular tarafından, solcuyum diyene sağcılar tarafından atılan kurşunlar arasında okumaya çalışan üniversiteli gençler… Bugün demokrasiden özgürlükten bahseden kişiler acaba o günün şartlarından haebrdar mıydı? Siyasi görüşünü açıklama özgürlüğün yok, onu bi kenara bırak üniversitede rahat ve huzurlu bir şekilde okuma özgürlüğün yok, sokakta kendini güvende hissederek dolaşabilme özgürlüğün yok…
Böyle bir durumda ülkenin güvenliğinden sorumlu olan askerin bu duruma seyirci kalması kadar korkunç bir şey olamaz. Ama askerin yaptığı anti demokratik bir hareketti diyorsunuz belki bazılarınız. Şu anki durumumuza bakalım… Ben ülkücüyüm veya komünistim dediğinizde üzerinize kurşunlar yağıyor mu? Sağ ve sol görüşlü öğrenciler farklı kantinlerde yemek yiyip, farklı sınıflarda mı derse giriyor? Hayır … Aksine, milliyetçi görüşe sahip bir insan olarak en yakın arkadaşlarımdan birisinin komünist olması bunun en güzel kanıtıdır bence… Demek ki ne olmuş? Başta anti demokratik bir hareket olarak görünen bir şey sonunda demokrasiye ulaşma yolunda önemli bir yol kat etmemizi sağlamış. Yanlış anlaşılmasın sürekli darbe olsun isteyen bir insan değilim ama başka çare kalmadığında da birilerinin elini taşın altına koyması gerekir die düşünüyorum. Bunu o zmn Kenan Evren yapmış, saygı duymak gerekir. Bugün üniversitemde taramalı tüfekler dolaşmıyorsa bunun Kenan Evren sayesinde olmadığını söylemek büyük haksızlık olur.
O darbe özgürlük kısıtlamadı, o darbe bize sağ salim okula gidip, kulağımızın dibinden kurşunlar geçmeden, vurulma korkusu yaşamadan siyasi görüşümüzü açıklama özgürlüğümüzü bize geri verdi. Elbette bu pat diye olmadı, aşırı sert önlemler alındı, pek çok kişi bu işten zarar gördü ama bir kuşak cahillikten ve daha kötüsü yok olmaktan kurtuldu.

Postal ve Converse! Yok daha neler!

ordoabchao | 21 May 2007 18:25

Son donemde ulkemizde yasanan bir takim anti-demokratik soylem ve eylemlere bir tepki olarak yaslari 16-35 arasinda degisen bir grup genc “Genc Siviller” adi altinda bir olusum baslatmislar.
Suradaki yaziya ve televizyonda izledigim bir programa gore bu gune kadar pek cok ilginc eyleme imza atmislar. Ornek olarak Miniaturk‘ teki Anitkabir‘e 10 kisilik bir yuruyus duzenlemisler. Miniaturk’teki Anitkabir 1:20.000 olceginde oldugu icin bu yuruyusun 200.000 kisilik bir yuruyuse tekabul edecegi iddiasindalar.

19 Mayis gosterilerinin stadyumlarda yapilmasina karsi olduklarina dair bir bildiri yayinlamislar. Artik ortadan kalkan dogu bloku ulkerinde bile milli bayramlarin stadyumlarda kutlanmadigi ornegini veriyorlar. Bu kutlamalarin genclerin bir robot gibi komutlar ile tek vucut olarak ayni anda harekete gectikleri bir guc ve govde gosterisinden ibaret oldugunu ve sanatsalliktan yoksun oldugunu dusunup, genclerin ne yazdigini bilmeden bir takim kartonlari komut ile inidirip kaldirmalarini anlamsiz bulyorlar ve alternatif olarak “19 Mayis’i stadyumlardan kurtaralim” diye bir soylemleri var.

Nokta Dergisine Baskın

necronamber | 13 April 2007 19:49

Nokta Dergisine baskın yapıldı.2004 yılında Adalet ve Kalkınma Partisine darbe planlandı haberleri il e gündemi üzerine çekince olanlar oldu. Konuyla alakalı nokta dergisi genel yönetmeni yazılı savunmasınısundu. Basın Konseyi Başkanı Ekşi: Nokta dergisine baskın yapılması, herkes için düşündürücüdür’ dedi. Gazeteciler cemiyetinden de baskın üzerine eleştiriler yükseliyor. Basında özgürlük evet.. :))