bildirgec.org

Oturduğunuz yere en yakın atm makinasını bulmak artık çok kolay. Bu siteye girdiğinizde karşınıza çıkan forma ülkenizi, şehrinizi ve bulunduğunuz yerin posta kodunu giriyorsunuz ve o bölgede olan bütün atm makinalarının nerede olduğunu detaylı bir şekilde öğreniyorsunuz.Bu kadar basit…

taktım bu ara bankarala.

garantiye girdim, iki üç işimi hallettim, çıkarken bunlar bir anket uygulaması başlattılar, onlardan birine denk geldim yine.

diyorki taaa en başta “görüşünüz bizim için önemlidir“

sonra da aşağıda gelen görüş sorusuna bakın : “cep telefonunuz java destekliyor mu ?”

bunun benim görüşümle ne alakası var yahu. ya destekliyordur ya da desteklemiyordur. cevap seçenekleri de evet – hayır – bilmiyorum şeklinde verilmiş.

çok ufak bir azınlık da olsa kullanmayanlara yönelik bir seçenek bulunmuyor. ( kılı kırk yaracağım, taktım ya). ha belki de cep telefonu kayıtlı olmayanlara görünmüyordur bu anket bilemem tabi 🙂

Bankalar hayatımızın vazgeçilmez bir parçası.
Böyle bir sektörde de rekabet olması kaçınılmaz.

Kimi bankalar, müşterinin eli mahkum olduğu için, memur zihniyetiyle
işletilirler. Genel müdürün kendi maaşını belirlemesi bile olağandır.
Teknoloji yatırımı yapılması dinden çıkmak kadar tehlikelidir.
Osmanlı devleti zamanından kalma muhabere kablolarıyla iletişim kurulur.
Maaş kuyruklarında ölen insanların maaşları kadar değeri yoktur.
Sonra da çıkıp, bankamız kar rekoru kırdı diye reklam yapmak
ayrı bir marifettir.

Yapı ve Kredi Bankası, internet üzerinden yapılan para transferlerinde güvenlik amaçlı yeni bir uygulama başlatmış. Buna göre, işlem yapmak için gerekli şifre, işlem sırasında müşterinin cep telefonuna gönderiliyor. Güvenlik açısından güzel bir uygulama…

Buradan kendi resminizi upload ederek kredi kartı tasarlayabilir, Capital One bankasında hesabınız varsa bastırabilirsiniz de.

T.C. Merkez Bankası‘ndaki sadece yeni paraları sayabilen tek makineyi hesaba katmazsak, para sayma makinelerinin Türkiye’ye gelişinden bu yana çok zaman geçmedi. İlk getirildiklerinde “Akıllı Ayşe” diye bir de lakap takılmıştı. “Akıllı Ayşe‘ler” hem eski, hemde yeni parayı sayabiliyordu. Şimdi ise revelüasyonla beraber ceplerimiz bozuk parayla doldu. Bu bozuklukları derleyip toplamayı kendine iş edinen takıntılılardansanız, “Power Wrapper” adlı üründen edinin derim. Bu alet içine attığınız çeşitli ebattaki paraları sayıyor, ayırıyor, birde rulo halinde paketliyor. İki C ve bir AAA pil ile çalışıyor. Fiyatı: 39.95$

Bu nasıl gazetecilik

Emin Çöleşan’ın banka hesabı saçmalığı, Emin Paşa ” Rezaleti haber veriyorum, uyarıyorum” 01Haziran 2006 tarihli yazısı.

kendisinin de belirttiği gibi bu banka hesap bilgileri doğru değil. Öyleyse 3-5 kişinin elindeki sahte dökümler nedeniyle hükümeti ya da BDDK’yı niye suçluyor. Gerçek banka, kayıtlarını bu kişilere vermediği için mi? Bu banka kayıtlarını yasal olmayan yollardan ele geçirmek değil bazı kişilerin banka hesapları hakkında yalan, abartılı, yanlış bilgiler vermektir.

Bu olayı sansasyon ya da gündem belirlemek için kullanan da sahte madur Çölaşan’dır.

denizbank‘ın dexia‘ya satılması kesinleşti. yaklaşık %75 hisse zorlu grubundan belçikalı finans devine geçmiş olacak. fiyat konusunda da herhangi bir açıklama yapılmadı. 2001 şubat kiriziyle birlikte ardarda patlayan “bankalara devletin el koyma hadisesi” yabancıların bankalarımızı almasıyla devam ediyor. bankacılık sektöründe yabancıların payı güngeçtikçe artarken 10 yıl içerisinde finans sektörünün % 50 sinin yabancı kuruluşlarca kontrol edileceği tahmin ediliyor. bakıyorum da bu duruma karşı kamuoyumuz hiç sesini çıkarmıyor. bunun sebebini düşünürken dexia‘nın denizbank‘ı alır almaz gazetelere, tv’lere ve haber sitelerine verdiği büyük ilanlarıyla karşılaştım. fortis‘in yaptığı gibi medya kuruluşlarını paraya boğarak kamuoyunu susturuyorlar sonra da istedikleri gibi at koşturuyorlar. bizim vatansever! medyamız ise “parasal” nedenlerden dolayı susmaya devam ediyor.

Dün bir kez daha teknoloji cahili olduğumu anladım arkadaşlar. Eminim bir çoğunuz bahsedeceğim şeyi biliyorsunuzdur..
:))

Akşam vakti beklenen havaleler gelmemiş ve can sıkıntısı içinde Garanti bankasının atm sine gidiyorsunuz . Ve hesap da bulunun 100 ytl nin altında ki cüzzi miktarda ki parayı çekme işlemini gerçekleştiriyorsunuz. Tam paranın size Atm denen para manyağı tarafından uzatıldığı anda herhangi bir sebebden dolayı ( ki ben cep tlf numu yere düşürmek gafletinde bulundum.) 10 sn oyalanıyorsunuz. Ve son anda kafanızı kaldırıp parayı almak için hareketlendiğiniz sıra da ki son an olduğunu o an fark ediyorsunuz. Daha önce rahat ve relaks davranmaya devam etmekdesinizdir. Az önce Atm canavarı tarafından size uzatılan bir kaç banknotun büyük bir hızla içeri süzüldüğünü görüyorsunuz..Dinledik.En fazla bu kadar bedavanın yanında kaybedeceğim bir kaç kontürdü… Ama bitmek bilmiyor ve yetişmemiz gereken son bankamatik hengamesinden sonra unutulmuş dahi olsa bir yer var.

bu şarkıyı dinlerken, “gülen şen sevdalılar vardı” kısmını garip bir şekilde hep “güreşen sevdalılar vardı” diye anlıyorum. o dakikadan sonra da tadı kalmıyor zaten şarkının.

o vakit günlük, buyur sana kısa haftalık özet:
– geçen hafta eski şirketimden ayrıldım sonunda. garip bir duygu olduğunu hatırladım tekrar istifa edip ayrılmanın.

– biraz duygusal anlar yaşadım ayrılırken.

– pazartesi yeni işe başladım. bir garip burası. niye demeden söyleyeyim, evden çalışabiliyorum. evde oturup para kazanmak garip geliyor bana. ofise gittim tabi 2. günün ortasında can sıkıntısından. işe aldıkları kızın, eski bir manken olduğunu öğrendim. aradım google’da; gerçekten de öyle. eski bir mankenin “kahveye kaç şeker atayım?” diye sorması daha da garip bir duyguymuş evden çalışmaktan. o yüzden dün yine evde çalıştım. not: yalan, çalışmadım.