bildirgec.org

alışkanlık hakkında tüm yazılar

para kazan

admin | 28 December 2010 23:04

para kazanmak hele de nette kazanmak bir çoğumuzun hayalidir. buna olanak sağlayan şu anda okuduğunuz yazıyı yayınlayan pillinetwork anlık kazanç değil yıllarca sürebilecek kazanç imkanı sunuyor! siteyi detaylı bir şekilde incelerseniz ne demek istediğimi

1 saatte sigarayı bırakma programı

misterial | 15 October 2010 13:54

İnsanoğlunun en kötü alışkanlıklarından biri de maalesef ”sigara”dır. Ama artık gelişen tıp sayesinde, en yenilemez,vazgeçilemez denilen hastalıklar son buluyor. size sigarayı 1 saatte bırakma rehberini sunuyorum. IQS adında,6 yıldır faaliyet gösteren,29 ülkede çalışan uluslararası
bir şirket burası. Bir ayağı da Türkiye de olan şirket,bu konudaki başarısının oranını %90 gibi büyük bir oranla ıspatlıyor.
3 seanstan oluşan tedavi; piskolojik destek,auriular uygulama(POD cihazıyla kulağa elektrik akımları),destek ve takip adımlarını izleyerek sizleri sigarasız ve sağlıklı bir hayata adım attırıyor.

santral taklidi

astral | 20 February 2010 17:22

Ne zaman bu şehirde iki üç kalsa patlıyor, elektrik santrali taklidi yapıyordu.

Oysa yapmasına gerek yoktu. Zaten yapısı oldukça mesafe koruyucu bir çember içeriyordu. Dedim ki, bu adam bu kadına katlanamıyor. Bir adam şehir dışından geldiğinde, çok yorgun olsa da, bal börekse ve buradayken sinirli oluyorsa bu kadının yüzüne katlanamıyordur.

Şu gitse de kimle birlikte oluyorsa olsa diye geçiriyorum içimden. Var bunda bir şey. Banane. Banane olur mu? Bunun tavrı siniri aynen yansıyor.

Koruyucu kalkan mıyım ben? Şu kadınlar, rahatlatıcı nice kadınlar ne kutsal varlıklarmış onlar. Bal oluyormuş kimi insanlar. Töreler de pek iş görmüyormuş, insanın ruhuna hizmet eden gerekliymiş. Kimilerinin ruhu neresinde bilinmez ama bilen biliyor demek ki. Bu şehirde bu ruh eror veriyor, olan bu.

corbis.com
corbis.com

Adam her zaman tertemiz ve karizmatik, hoş kokulu, çok hoş. Sanki kokuya tav olunurmuş gibi kimi zaman. Ki, kimileri de oluyor demek ki. Adamın sinirleri alındığına göre ince ince. İnce ince olan diğer hususları bilemesem de tahmin ediyorum. Kimileri çalışmayı pek sever. Kaçıştır. Evden. Kafadan, düşüncelerden, düşlerden, kurmamak için yoldur. Yollar dahi iyidir. Başka yollara çıksa da ruhun ilaç gelir yorgunluk. Yorgunluk da ilaç mıdır? Öyledir. Tamamiyle. Bunu da anladım ya, başka bir yerdeyim anladım.

BİR YABANCI GİBİ

mavilikler | 28 December 2009 10:32

Bu bir çeşit ölümdü. Belki ölümden de acı bir dönüşüm… Öyle bir dönüşüm ki, dönüşen şeyin, değişik bir şekilde de olsa varlığını sürdürüyor olmasındansa, gerçek bir ölümle sonsuza dek yok olması çok daha az acı verici görünüyor.
Çünkü o şey, var oldukça, dönüşümden öncesiyle sonrasını sürekli bir çatışma haline sokuyor; en küçük bir hareket ya da sözü önceden hissedilen duyguların artık hissedilmediğinin, o duyguları uyandırma gücünü uzun zaman önce yitirdiğimizin güçlü birer göstergesi durumuna getiriyor.
Mesela karşımızdaki yakışıklı bey bize ‘Ahmet bugün büroya uğradı. Uzun zamandır görüşmemiştik.’ diyor. Bizse artık eskisi kadar cazip olmadığımızı düşünüyor ve ‘Bir ömür boyu gözlerine bakabilirim.’ dediği o günleri özlüyoruz.
‘Öyle mi? Şey… Nasılmış?’ türünden de olsa birşeyler geveleyebilecek gücü bile bulamadığımızdan karşımızdaki bey, ne zamandır özlemini çektiğimiz bir ilgiyle gözlerimize bakıyor ve: ‘Neyin var senin?!’ diye soruyor.
Evet… Neyim var ki benim?! Bir hastalığım yok… Aç kalmıyorum… Yakışıklı ve sorumluluk sahibi bir kocam var… Haftada bir gündelikçi kadın geliyor… İstediğim kadar harcama yapabiliyorum…
‘Beni endişelendiriyorsun!’
Gözlerinde ilginin yanısıra birşey daha vardı. Ne olduğunu tam çözememiştim… Ama onu daha fazla bekletemezdim. Çözme işini sonraya bırakarak: ‘Yok birşey!’ dedim. ‘Sadece…’

1-2-3 Tıp!

ozanTi | 24 July 2009 11:04

Küçükken bir oyun oynardık. “1-2-3 tıp!” Denildi mi herkes susardı. Daha doğrusu oyun değil de büyüklerin çocukları susturmak için uydurdukları bir şey. Çocuklar azcık gürültünün dozunu artırınca hemen “1-2-3 tıp!” devreye girer, çocukları susturuverirdi. Hatta iş biraz daha büyütülür; bir de “Konuşanın ağzına yılan girsin.” denir. Böylelikle de çocukları bir korku alır, “Ağzıma yılan girmesin.” düşüncesiyle çocukcağızlar susup kalırlardı.

Ancak birazcık zaman geçince, büyüklerin birbirlerine bir şeyler anlatma ihtiyacı hâsıl olur ve oyunu ilk onlar bozarlardı. Sonrada çocuklar “Oyun nasılsa bozuldu, yılan benim ağzıma giremez.” düşüncesiyle konuşmaya başlar. Akabinde de gürültüyü iyice artırırlardı. Bu böylece sürüp giderdi.

SİGARA ALIŞKANLIĞI

blackjack38 | 05 May 2009 12:25

Tütün bitkisi yüzyıllardır üretilir ve ateşlenerek kullanılır. Ancak bu alışkanlığın nasıl yayıldığı hakkında fikriniz var mı?
Amerika’da bir firma sigara üretir, satışa sunar ancak kimse bu bilmediği ürünü almaz. Sigara hakkında sağlığa faydalı haberleri çıkar hatta “Veremin tek çözümü sigaradır” denir. Fakat hala bu ürün satılmaz. Birgün bir adam bu firmaya gelir ve firmanın kârının yarısı karşılığında sigarayı tüm ülkede satılır hale getireceğini söyler. Tabi firma sahipleri umutsuzca kabul ederler. Bu adam firma sahiplerinden bir milyon adet boş sigara paketi ister. Bu paketleri alır ve sokaklarda paketleri büküp, kırıp, ezip atar her tarafa kendi elemanları ile birlikte. Halk her tarafta bu içilmiş sandıkları paketleri görünce bu üründe bir şey var deyip sigara almaya başlarlar. Firma kısa süre içinde tüm stoklarını satar ve sigara dünya ekonomisinde büyük yer tutar.
Bu satışı sağlayan dahi insan kim dersiniz? Çok tanınan bir isim Philip Morris. Şimdi dünya üzerinde sigara ekonomi pazarının en büyük kâr sahibi.
Ancak sigara sağlığa zararlıdır ve alışkanlıktan kaçınılmalıdır.

Kötü alışkanlık!

admin | 24 February 2009 11:40

Kitap okumanın zararları isimli yazıyı okudum. ama kitapların zararlı olduğunu söyleyenleri tarihsel açıdan incelersek; biraz faydası olur kanaatindeyim.

Bildiğiniz gibi İskenderiye Kütüphanesi (eğer yakılmasa idi) şimdi bildiklerimizin çok daha fazlasını biliyor olacaktık. Bilenler bileceklerdir; Sokrates’in neden “Baldıran” zehiri içirilmek sureti ile ölüm cezasına çarptırıldığını. O, gençlere bilgi peşinde koşmaları gerektiğinden bahsetmişti.

Sokrates
Sokrates

Ya da başka bir açıdan bakalım; bildiğimiz en son kitap kıyımını kim yapmıştır diye sorsam, cevabın Hitler olduğunu “kitap okumayan” arkadaşlar bilecekler mi?

İNSANLARIN SEKS YAPMA NEDENLERİ?!

behman | 19 December 2008 16:09

Kaynak‘taki ingilizce makaleden çevirip özetlemeye çalıştım. Durum kısaca şöyle açıklanıyor;

Araştırmalar sonucu David Buss and Cindy Meston 237 neden bulumuş. insanların sebepleri en sıradan, dünyevi olanından (“sıkıntıdan” mesela) en duygusal, ruhani olanına (“Kendimi allaha daha yakın hissetmek istediğimden” gibi) kadar ve en “özgecil”, başkalarını düşüneninden (“karşıdaki kişinin kendisini iyi hissetmesini sağlamak istedim” gibi) en benciline, çıkarcısına (“kendimi ödüllendirmek istedim” gibi) sıralanmış.

Ağız Sağlığı Haftaları

nzright | 30 October 2008 09:35

Her yıl Türk Peridontoloji derneği tarafından düzenlenen kampanya bu yıl “Hedef Mükemmel Ağız Sağlığı” sloganı ile yürütülecek. Ağız Sağlığı Haftaları bu yıl 01–29 Kasım 2008 tarihleri arasında gerçekleşecek. AgızSaglıgıHaftaları sitesinden katılım formuna ve iletişim bilgilerine ulaşmanız mümkün. Diş hekimine gitme alışkanlığının kazandırılması amaçlanan kampanyada hastalara ürün numunesi ve broşürler de dağıtılacak.