Tadı tuzu kalmadı buraların diyeceğim, konuyla tamamen alakasız olacak!Derdim ev sahipleriyle! Sülalemde tek kirada oturan kişi benim. Yani temel olarak ev sahibi olmanın ne demek olduğunun gayet farkındayım. Tüm taşındığım evlere de hep gözüm gibi baktım. Konu şu:KONU 1:
Buraya taşınırken (7-8 ay oldu) bir yer sormuştum istemeye istemeye. Belli ki sahibi de kiralamak istemiyormuş! Şişli’de, pencereleri ahşap doğrama (burada eski olduğunu kastetmeye çalışıyorum), yarı zemin bir daire. İçi karanlık. Ben dışarıdan görüyorum. Üstelik sahibinden! Deneyelim şansımızı, pek fazla kira vermeye niyetimiz yok nasılsa. Çakıyorum hemen cepten bir telefon, aman kapılmasın!18 dakikalık bir görüşme yapıyorum. Hayır hayır, karşımdaki kadın da değil, sadece geveze bir erkek! 110 m2 bir daireymiş. İkiye bölmüş, ayrı ayrı kiralayacakmış. Sokağa bakan kısmı (60 m2’lik olan kısmı) artık ne kadar ışık alıyorsa! Üstelik merkezi ısıtma (yani kazan dairesi, yani hamamböceği ve daha çok aidat demektir). Ağzından çeke çeke aldım fiyatı; 2 kira depozito ve 950 YTL kira istiyor! (arka tarafa da 900) Bahsettiğimiz daireyi bir daha gözden geçirelim. Yaşlı, küçük, nereden tutsanız elde kalan bir daire! Daha çok dairesi varmış, yıllardır boşmuş, şimdi kiralamaya karar vermiş, yokmuş yani aslında ihtiyacı. Belli!Peki sonuç? (Salak yanım vardır da o kadar değil… Başka bir eve geçtim.) Hala sahibinden kiralık yazıyor. E peki adam, sen o daireden toplam 1850 YTL kira alacaksın diye bu kadar zaman boş bıraktın, kar mı etmiş oldun?KONU 2:
Geçenlerde kendi evimden bunalıp gözüme kestirdiğim bir daireyi sordum. 1100 isterlermiş. Eyvallah. Ama içini yenilediği için 3 kira da depozito istiyor. Bir de emlakçı var arada! Yani merhaba dediğiniz anda cebinizde 5500 YTL para olacak. Yuh! Bu gece gördüm, emlakçı kağıdını kaldırmış, sahibinden yazmış. Olası sebebi, (görüştüğüm için biliyorum) emlakçının depozitoyu 2 kiraya düşürmeye çalışacağını söylemesidir. Gayet de efendi, eli yüzü düzgün bir adamdı emlakçı, geçmiş olsun…KONU 3:
Evimden bahsedebilirim. Pek bir hengameyle çıktım önceki evimden. Kirası da metrekaresi de gereksizdi tek yaşayan (+2 kedi) biri için… Paldır küldür burayı buldum. 1905 yapımı bir bina, Şişli’deki en güzel binalardan, gelin gibi, bembeyaz, oval cumbalar… Ah, ne güzel, büyük bir balkonu var, bir bahçeye bakıyor, kedilerim de gün yüzü görebilecek! Girişin 3 basamak altı (yalan olmasın diye çıktım baktım, apartmana girmek için 2 basamak çıkılıyor, eve inmek için 5 basamak iniliyor, ne saçma!). Yani bodrum da sayılmaz. 1+1. Ama bir oda bir salon değil, bir oda ve bir oda… Olsun, nasılsa tekim, temizliği kolay olur. E, eski bina, görünürde rutubet de yok, her yer yeni yapılmış, yerler, duvarlar, mutfak, banyo..Ben pazarlama hedef tahtasıyım. Çünkü kanıp sözleşmeye ekledikleri şu şartı yedim:“Eğer bir seneden önce çıkarsan, yerine kiracı bulunana kadar kira ödeyeceksin.”Evine aşık bir yengeç burcu olarak mutlu mutlu yaşamaktaydım ki (15 gün falan sürdü) 3 kişi kaldığımız evde birden 1500 kişi olduk! Karınca bereket demekmiş, bereket içinde yüzüyorum! Onlarla başa çıkamamışken bir de kanatlıları (çok aptal oluyorlar) musallat oldu. Haftada bir de hamamböceği ediniyorum ama onu kediler benim yerime bulup hallediyor. Bunu ciddi bir savaşla aştım.Sonra sevdiğim adam (tabir koyamıyorduk kendisine, yasak!) bir şey fark etti. Ben çok nefes alıp yatak odasının havasını tüketiyormuşum! Ha! Ha! Çok güldük. Küçük diye öyle oluyor sanıyorduk. Değilmiş.Duvara dayadığım şık IKEA kolilerini bir gaflet yerlerinden oynatınca, duvarın tamamen küflendiğini gördüm. Bir yandan içim de rahatlamadı değil hani, “ben öyle danalar gibi soluyan biri değilim yahu” savunmasından kurtuldum…Bir de evin korkunç işçiliği var. O kadar ucuz halledilmiş ki her şey, derz dolgusu yerine alçı kullanılmış! N’oluyor öyle olunca? Suyla birleştiği yerler (ve rutubetle) dökülüyor, fayansların arası açılıyor. Açılan yer ne oluyor? Karıncalara yol, köprü…Bir de kira ayın 27’sinde yatmış olmak zorunda. Neden? Ödediğim kirayla ev sahibimi ev sahibi yapıyorum çünkü.Şimdi çıkmak istiyorum, elim kolum bağlı. Zaten taşınma koşturmacasından nefret eden ve yorulmuş biri olarak, bir yerde kalmak ve orayı sonsuza kadar sevmek istiyorum.Tanıdığınız adil veya en azından dürüst bir ev sahibi var mı?
yorumlar
hımmmm
harika
yok…
bravo @zulcenaheyn. çok doğal ve duygusal bi cevap.
yok duygusal değil..bana biraz öfekeli geldi..sanki bütün ev sahıplerıne bir haykırıştı 🙂
öfke duygu değil mi canımın içi?
hmmm 🙂
duygusal dedin..kadınsı bir duygudan o..yumuşak esnek..sevgi dolu. gözlerinin içine bakarak benı sevıyomusun cumlesını ard arda kullandırmaktır duygusallık.
çok kira da oturdum.balıkesir de okurken ev tutacağımızda; ilk olarak memleketimi sorarlardı.izmir deyince muhabbet başlardı.çoğunluğu övünerek şöyle derdi; “angaradan öteye benden ev yok”bu cümleler her seferinde bana çok tiksinç gelirdi. çünkü izmirde ki evimizin bitişiğinde kars kürtlerinden komşumuz vardı ve ben o komşunun bana verdiği “organi kimya dersleri ile birşeyleri başarabilmiştim”mutlaka iyileri de vardır. ama denk gelmedi…
balık burcu işte böyle güzel anlatılabilir duygusallık..
ben başlığa baktım lüküs hayat ile ilgili sandım :)) yanılmışım ama yazı duygusal olmuş
Duygusal? Sahinden’ce olanından mı?
%100 evet diyecek 🙂
bana mı soru?
aggali ye
bilmem sahinden bakacağız nasıl :))”içinde öfke patlamasında mütevellit bir duygusallık var”
@aggali, patlamadım daha… Dur o da geliyor…
Bir avukat tanıdık ile durumu tespit ettirip, sözleşmedeki bir yıldan önce çıkarsa durumundan kurtulabilirsin, ya da en azından evsahibini tamirata zorlayabilirsin.En azından bir avukattan fikir al, çünkü benim bildiğim bu tip maddeler artık yasak sözleşmede, hatta daha iyisi depozito yasak, eğer sözleşmeye depozito yazılmışsa gavurların dediği gibi evsahibini toplarından yakalayabilirsin 🙂
Ahhhh ah istanbulda yaşadığım dönem az çekmedim bu tripleri sonundada dayanamadım döndüm baba toprağına zor zanaat istanbulda yaşamak herşey ayrı dert.Çok paran olsa bile paranla rezillik çekiyorsun bence…Allah yardımcın olsun @redorack:(
@shaika, redogre’nin sözünü dinleyeceğim… Ayrılmak gerek artık ufak ufak buradan, sadece taşınmak gözümde büyüyor… Hatta dahası anneme taşınıyorum. Pek boşanma öncesi bir laf gibi durdu. Gecikmiş bir söylem yani 🙂
🙂
sen ıstanbulda hangı döenemlerde yaşadın ?
ben senı gencecık biri sanıyordum:)
2006 ekimine kadar 2004 te gelmiştim okul ayağına. sora okuluda bıraktım sahindencim istanbuluda. döndüm baba toprağına iyi mi ettim kötümü bilmiyorum ama şimdiik mutuyum galiba…Redorackcım sende oluruna, akışına bırak bence herşey olacağına varıyor zaten bişekilde
21 yaşındayım zaten ama ruhum yaşlandı be sahinden erken atıldım hayata iyide oldu olgunlaştırdı.Getirilerinin yanında götürüleride çok ama! olsun yaşanacağı varmış yaşanmış.İşte hep o yüzden diyorum ya hatalar yoktur dersler vardı die:)
21 yaşındasın ama ruhun yaşlı ha! Yapma tanrı aşkına! Say bak en son hatırladığın zamandan bu yana geçen yıllar sana ‘onca yıl’ gibi geliyor mu?Ben bugün onu düşündüm… Son 10 senenin nasıl geçtiğini anlamamışım bile. E aynen önümdeki onyılların da nasl geçtiğini anlamama olasılığım var.Dediğim odur ki aman diyeyim, on sene sonra ‘keşke’ dememek için dolu dolu yaşa günlerini ve özellikle yaşını yaşamaya çalış. Geri getiremeyeceğin şeylerin kahrı daha fena oluyor çünkü.
Hakısın redorackcım yok fazlasıyla öyle yaşadım yaşıyorumda zaten sen merak etme.Hatta fazla bile ileri gittim ya yarın kafama bir tuğla düşerse ölürsem mutsuzmu öleceğim die düşünerek yaşadım, yaşıyorum…Herşey bir deneyim kimse için geç değil senin içinde, benim içinde, onun içinde…Tek koyan şu olsa gerek genç yaşta yaşıtlarının ulaşamayacağı yerlere geliyorsun, onların ulaşamayacağı insanlarla muhattap oluyorsun, hatta kendini onlara sevdirip kabulendiriyorsun, insanların sana imreneceği bir hayat çekerken bi bakıyorsun ki o deli cesaretinle bir gecede karar verip bir günde pılını pırtını toplayıp dönüyorsun tekrar başa………Yinede isyan yok bundada hayır var diyorsun herzaman.Bence bana dolu dolu yaşa dieceğine aklını başına devşir şahikaaa demeisin:D
🙂 yok o başkasının demesiyle olacak iş değil. Yoksa çoktan biz devşirirdik…
😀 doğru söylüysunuz:)
Ben yatar sabah işe gidcem herkese iyi geceler…Aah rahatlık versin
tutarken nasıl farketmedin anlamıyorumm
dövelim diyorum :-))))
@akoni bende şahidim tutulurken farkedilmiyordu gayet kullanılması gereken materyaller kullanılmış gibi duruyordu :)hatta şimdi aklıma geldi gülüyorum yine… :)))ev sahibi elinde süpürgeyle evi temizlemeye bile gelmişti değilmi redorack :))belki yakından bakınca anlaşılır diye düşünüp en karlısı ben temizleyeyim demiştir…
Daha fenası geçenlerde gelip “balkonunu temizleyeyim mi” diye sordu ev sahibim…
alkolludur..
sabır