Tarih 17 mayıs 1987 gününü gösterdiginde Kadıköy Yoğurtçu Parkı iki bine yakın kadının , ellerinde kimi zaman patiskalardan yaptıkları pankartlarla dayağa karşı seslerini duyurmak amaçlı eylemine tüm ülkenin şaşkınlıgı eşliginde sahne olur.İlk feminist eylem olarak bilinen bu yürüyüşe katılan kadınlar faşistlikle bile suçlanır. Babalarından,kardeşlerinden veya eşlerinden gördükleri şiddete , o dönem Çankırı’da hakimlik yapan Mustafa Durmuş’un “Kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin” şeklinde beyanı eklenince ülkenin dört bir yanından kadınlar isyan bayrağı açarlar. (Dayak yedigi için boşanmak isteyen kadına bu sözleri söylemiştir)

Yürüyüşün adı “Dayağa Karşı Kadın Yürüyüşü’dür ve kadınlar ilk kez bu konuda seslerini yükseltmektedirler. O dönem sadece her kadının okumadıgı dergilerde yer edinmiş feminizm kavramı artık sokaklardadır.O güne kadar eleştirilen feminizm hayatın içindedir , katılanların çoğu feminist olmasa bile mesaj yerine ulaşmıştır.Mor Çatı Sığınma Evi’nin temellerinin filizlendiği eylem olan “Dayağa Karşı Kadın Dayanışması Yürüyüşü” alkışlarla gerçekleşir.(Bu alkışla protesto şekli bundan sonra tüm eylemlerde yer edinmiştir)İlk olarak Anneler Günü’nde yapılmak istenen ancak izin verilmeyen eylem ,bir hafta sonrasında gerçekleşir. Kadınlar ilk kez bu mitingle kutsal görülüp dışarı sunulmayan ev hayatlarının kapılarını tüm ülkeye açar, şiddete kafa tutulur. Bu kampanya doksanların başına kadar süren feminizm kampanyalar ve hareketlilik döneminin başlangıcıdır.Fitili ateşleyen hakime sembolik olarak tazminat davası açan kadınların talebi reddedilmiş olsa da yürüyüş amacına ulaşmıştır.12 eylül gibi kritik dönem sonrası gerçekleşen ilk en önemli eylem olan bu yürüyüşe beklenenin üzerine katılım gerçekleşir. Yürüyüşün en önemli isimlerinden biri olan yürüyüşün tertip komitesi başkanı Filiz Kerestecioğlu o gün Kadınlar Vardır adlı şarkıyla yürüyüşe renk katar.(Mor Çatı’nın kurucularından biri olan Filiz Kerestecioğlu hala şiddet gören kadınların avukatlıgını üstlenmektedir)O yıllar Filiz K. ismiyle Feminist dergisinde yer alan Filiz Kerestecioğlu , mitingin olacagı sabahın bir önceki gecesi gece üçte bir arkadaşının evinden pankart hazırlamaktan dönerken polis tarafından ” siz üç kadın bu saatte ne geziyorsunuz” diye çevrildiklerini gülerek anlatmaktadır.