Yanlış isimlendirilmiş olsa da bazı hanımlarımızın yüzleri hariç başlarını ve gerdanlarını ve de saçlarını -ki tek teli dahi gözükmeyecek şekilde- kapatan “meşhur” örtüye türban diyoruz..Doğrudur,yanlıştırı,dini emirdir ya da değildiri hatta güzeldir,çirkindiri bir yana bırakırsak bu kumaş parçası (dikkat ettiyseniz taraflı görünmemek için “bez parçası” demedim) baştan ayağa bir önyargı destanı adeta..Bu yazımda; başını bu şekilde bağlamayanları daha da fenası hiç bağlamayanları “türbancı” cenahın nasıl bir önyargıyla gördüğü ve değerlendirdiği konusuna dalmadan teğet geçiyor,diğer cenahın hislerine tercüman olmak istiyorum efendim..Bu kesimi,bilindiği gibi bu “bez parçası”nı laik cumhuriyete yöneltilmiş bir silah gibi gören ve kesin karşı çıkan insanlar oluşturuyor..Nasıl ki itiraz edilemez bi şekilde Türk milletinin yüzde doksandokuzbuçuğu müslümansa,bu güzel laik insanlarımızın da böylesi bir oranı,türbandan aşırı tedirgin ve gelecekten umutsuz bir karamsarlıkta..Şaşırtıcı olan şu ki;bu kesimin dine inanmayanı da, dindarı da türban karşısında aynı tavrı sergiliyor..Yani türban laiklik karşıtı üniformadır,takanlarda tümden gericidir,yobazdır..Hatta kadın “laik dindarlar” bu yaftalamada çok daha bir militan tavır sergiliyorlar..Çünkü onlar, başlarını böylesine sıkı sıkıya örtüp bunu da islamın şartı olarak öne sürenlerin “böyle başı açık müslümanlık olmaz” suçlamasına/hakaretine uğramaktadırlar sürekli..Sert tavırlarının nedeni belli ki bu etkiye karşı geliştirdikleri savunma mekanizmasından ibaret..En son danıştay saldırısı sonrası protesto için toplanan kadınların,aralarındaki türbanlı bir kadına başını açması için uyguladıkları baskı buna çok iyi bir örnektir..Oradaki kadınlar bu hareketlerinde çok samimiydi (dikkat! “doğru” demiyorum) hatta kadının baskıya dayanamayarak başını açmasıyla aynı kadınların bu kez ağlayarak bunun boynuna sarılmaları, samimiyetin zirvesiydi adeta..Hal böyle iken,ailemde olmasa bile öğrencilik yıllarımda ve iş hayatımda yani bugüne kadar çok uzun bir süreçte bir çok türbanlı kadınla uzak yakın temasım oldu..Gördüm ki onların -hadi hepsi demiyeyim- ezici çoğunluğu babasından korkarak,kocasından zorlanarak ya da Allah’ın isteğine uyarak kapanmıştılar ve siyasetle falan ilgileri tüm kadınlarımızın ilgisinden bir dirhem fazla değildi..Allahları var, öyle “yakalım,yıkalım şeriatı kuralım” hallerine hiç rastlamadım doğrusu..Demek istediğim ey okuyucu,hep birbirimizden umacı yaratıp duruyoruz on yıllardır..Sağcısı solcudan,solcusu sağcıdan ne canavarlar yarattı şimdiye kadar gıyabında,birbirlerini biraz olsun dinlemeden..Şu sıralarda da ne laikkafalar ne karanlık türbankafalar yaratıyorlar ya da tam tersi, birbirlerinin gıyaplarında..
yorumlar
Alıntı: Allahları var, öyle “yakalım,yıkalım şeriatı kuralım” hallerine hiç rastlamadım doğrusu.Ama bu kadınların hepsinin oy hakkı var ve dini politikaya alet ederek,siyasetle ilgilenmeyen başı kapalı kadınlarımızın oyları toplanıcak,onlar öyle istemesede bu politikaya alet olup desteklemiş olucaklar çünkü kendilerine göre bu türban savaşında onların yanlarındaki siyasi kuruluş o şeriatçı yobaz mantıkla düşünendir zati bütün sorunda bez parçasında değil oy potansiyelinde.
Karikatür başlıbaşına bir yazı konusu… Şampuan reklamı gibi.Keşke yayınlandığı basın organının adı da verilseydi!Ama durun bir dakika, bunu merak etmeye gerek yok ki!Eline üç kuruş para geçince en baba emperyalist olan,eh, reklam sektöründe de hatırı sayılır bir emeği geçen zihniyetten başka kim olabilir ki?
Bunun gibi güzel tespitler yapılmış, ayakları yere basan bir yazı olmuş.
Türkiye’deki siyaset arenası malum. Ben bile Türkiye Sorunları‘nda Ulusal Bağısızlık Hareketi’nigörünce sevinçten havaya uçmuştum.Ali Nejat Ölçen‘e soralım bakalım, 1980’den beri yapılan üç girişim de nedenbaşarısızlığa uğramış!Kötü tarafı, üç beş kıçıkırık yeniyetme…Güler misin, ağlar mısın?Demokrasiyi bile demokrasi engelliyor, gel de şaşma!
Karikatürde ki türban değil çarşaf bariz, bir benim mi gözüme takıldı acaba?
Adamlar türban neyi örtüyor diye yazı yazıp dergi çıkartırsa elbette hakettiğini bulur. Bir kere bu zorunlu bir meseledir. İsteğe bağlı olmaz onu herkes böyle bilsin.Kimse de burada başka şeyer demeye kalkmasın
Emredersin webci…
@webci : zorunlu bir meseledir der iken ‘turban takmanin zorunlugu’ lugundan mi bahsedildi acaba?
Burada örtünme ile ilgili bir açıklama var. Hem de ayetler ile açıklanarak. Kuran’ın hiç bir yerinde kadınların bi tek saç teli bile görünmeyecek şekilde örtünmesi emredilmez.Webci kendi örtünme yorumunu tek gerçek gibi sunuyor, o zaman adama demezler mi, madem öyle çarşaf hatta afganistan da ki gözleri örten kıyafet daha faydalı değilmidir? Sadece başörtüsü mü doğrudur? Çarşaf doğru ise başörtüsü eksik midir?Kendi kabulünü bu tartışılmaz diye sunmak güzel olsa gerek.
peki
Bu arada sanatın nekadar güçlü ve etkili olduğunun da altınıçizelim yeri gelmişken.Şimdi adamın biri de çıkar,başı açık kadını bir şekilde çizerse,başı kapalı kadını başka bir şekilde çizerse,yüzdeki ifadeler…O zaman görün yorumları.Yaşasın sanat için sanat! (!)
webcinin tayyip ile uzaktan yakından kesin bir alakası olduğunu düşünüyorum. onun dediği gibi düşünmeyen olmaz olsuncu mantığını her bir fırsatta yineleyen webci yine her tatıştığında da ortamın trt ortamı olma zorunluluğunu isteyen anladığım kadarıyla bizim kuşaktan bile daha da berbat durumda olacak (bunun suçu webciye ait değildir) kuşaklara eğitim vermeye çalışan öğretmenimsi webcinin okullardaki sınıftaki öğrenciler karşısında elinde tutmaya çalıştığı statüsünün hafifte her fırsatta yerle bir edildiğini gördüğünde sinirinden ne yapacağını şaşıran bir yapısı olduğundan hani ertesi gün okula gitmek zorunda olmasa vuracak kendini yollara onun gibi düşünmeyenleri ve onunla konuşmak için parmak kaldırıp izin istemeyenleri bi güzel temizleyecek. bir de her fırsatta hafif yönetiminden seek and destroy amaçlı kişilerin kimlik ve adres bilgilerini dilenme olayına da bir türlü son veremiyor olmasına da bu statü compleksinin yol açtığını düşünüyorum.webci burdan her defasında bu böyledir bu böyle biline aksi düşünülmesinci zavallı düşünceden yoksun kural koyucu yorumlarını gördüğüm sürece karşında beni bulacaksın ya bu deveyi güdeceksin ya bu diyardan gideceksin !’
Muaviyenin yoldaşalarını benimle karıştırmayın Ben Ali’nin şialarındanım. Bu hüküm benim değil hükmü koyanındır…
öncelikle islam sadece Kur’an değildir. islam Kuran’da olmayan kurallar vardır. Hadisler vardır. Peygamberimiz (müslümanların peygamberi) Hz. Muhammed’in sünneti vardır. Dolayısıyla o Kur’an’daki Din adlı kitap(!) islamı anlatmaktan çok uzaktır. (ki yazarları dahi henüz anlayamamıştır.) sadece adını yazma cesaretini bile gösterememiş kişilerin kafasında uydurulmuş şeyleri içeren saçma sapan bir kitaptır. Bu konuda ahkam kesen redorge arkadaşımız acaba Kur’an ı kendi açıp okumuş mudur hiç? Arapçasını demiyorum Türkçe mealini. Tavsiye ederim.
ikinci olarak Dini kavramlar dogmatiktir. bu böyle olmamalıydı, şöyle olsa daha iyi olurdu denemez bu bağlamda webci arkadaşımızla aynı fikirdeyim.
üçüncü olarak açıkçası buraların efendisi havasına giren sayın be_goodie
derken acaba farkında olmadan kural mı koymakta? kendisine bazı sorularım var.# biri karşısında seni görürse ne olur?# güdülecek olan deve nedir?# bu diyardan gönderme yetkisini nereden alıyorsun?
@mentorKuran’da dinde zorlama yoktur der, imam hanefi namaz kılmayanı dövün diğer imamlar öldürün der. Bunun hangi kısmını savunuyorsun?Hadis ve sünneti mezhep imamlarıyla, şalvar giyin diyen hocalarla nasıl bir tutuyorsun? Ki hangi hadisin güvenilir olduğu konusunda islam aleminde bir birlik yok.Söylediğin laflar ile Kuran islam için yetersizdir diyorsun ki ne söylediğinin farkında olsan söylemezsin bunu..
ya mümin kardeşlerim benim anlamadığım husus şu; cenabı rabbülalemin dişi kullarından başlarını örtmesini istiyor da niçin bunu açık açık söylemiyor.. yok ziynetmiş, yok bilmem neymiş.. tövbe tövbe..”ey müslüman kadın! başını saçının tek bir teli dahi gözükmeyecek şekilde örteceksin” demesi bu kadar zor mu?bakın ben bile dedim..bırakın allahaşkına, günaha sokmayın insanı..
..deseydi bu sefer de;ya mümin kardeşlerim benim anlamadığım husus şu; cenabı rabbülalemin dişi kullarıyla neden böyle konuşuyor,daha güzel bir şekilde söyleyemez miydi?diyecektiniz.Şaibe-i mümine hanım kardeşim :))İşimize gelmeyen durumlarda herşeye bir kılıf uyduruyoruz.
kesinlikle…