Tatil Meseleleri

Yine Bodrum’a gidecektik.Bunu duyduğumda pek de üzüldüğüm söylenemez.Nedendir bilinmez Bodrum’un benim için ayrı bir yeri var.Kalacağımız yer Tekel’in misafirhanesiydi.Bodrum’un içinde olması hem süper hem de çok kötüydü.Deniz yoktu+daha yaş 16 oldugundan Bodrum’da benim için çok da fasilite yoktu.Bütün gün de yüzme havuzuna girilerek geçirilmezdi.Her yaz başıma gelen klasik arkadaş arayışları başladı.Oraya ulaşır ulaşmaz ne kadar sıkıcı bir yaz tatili geçirecegimi anlamak zor olmadı.Zaten aileyle gidilen bir tatil ne kadar eğlenceli olabilirdi ki.Bu sondu gelecek sene arkadaşlarımla tatile çıkacaktım.14 saat süren otobüs yolculugundan sonra benden beklenmeyecek şekilde tam 4 saat uyumuştum.uyandıgımda çoktan havuzun kenarında akşam yemeği hazırlıkları başlamıştı.Tam masamıza yönelmiştim ki gözümün önünden bir yaşam formu geçti ama melek miydi yoksa insan mı başta kavrayamadım.Belki de tatilim bir anda değişecekti.Yemek başlayınca anladım ki bu bir insandı ama melek görünümlü bir insan.Ama benim gibi utangacın önde gideni bir insan için ne ifade edebilirdi ki bu güzel insan.Bir yandan yemek yerken bir yandan da onu izliyordum arada bir göz göze geldigimizde gözlerimi kaçırıyordum.1,2,3,…10 kere göz göze gelmek tesadüf müydü,rüya mı görüyordum yoksa sadece olmasını istediğim şeyi mi görüyordum.Kaç yaşında olabilirdi?Yemek bitmişti.Ebeveynler eğlenmekte ben ve ablam ise acaba gerçekten sıkıntıdan patlar mı bir insan diye düşünüyorduk.Ben havuzun kenarına gideceğimi belirtip gözüme bir şezlong kestirdim ve iron maiden’ın X-Factor albümünü dinlemeye başladım.Ablam,babam ve annem Bodrum’a inmiş binlerce kişilik kalabalığın arasına karışmışlardı bile.Ben Iron Maiden eşliğinde yıldızları izlerken o ve potansiyel kuzeni hemen karşıdaki bara geçip oturdular.Bu mükemmel bir fırsattı tanışmak için.Ama hem onun potansiyel kuzeninden çekindim hem de daha önce söylediğim gibi utangacın önde gideniydim.Aradan 10 dakika geçmişti.Bu 10 dakika içinde kendime sürekli “sen malsın sen malsın sen malsın sen hiçbir boka yaramayan bir malsın böyle devam et” dedim durdum.Potansiyel kuzeni ve melek insan oturdukları yerden kalkarak havuzun kenarına şezlonglara yöneldiklerinde ben bundan habersizdim.O sırada gözüme kestirdiğim bir yıldıza kitlenmiş bir halde müziğe kaptırmıştım kendimi.Onları yanımdan geçerken gördüğümde “bu olabilir mi yoksa ben hala rüya mı görüyorum” dedim o yıldıza.Onun cevabı ise oldukça kısa ve özdü :”sen harbi salaksın kızlar ayağına geldi sen hala konuşuyorsun hadi git şimdi” ve sonrası mükemmeldi.tanışma vs. vs. tel numarası alışverişi.Asıl dumur edici olan ise melek insan ın evimden 400m uzakta oturuyor oldugunu öğrenmemdi.Ama emin değildim.Benim yaşadığım bu kontrol edilemeyen kalp atışları ve bunun gibi belirtileri o da taşıyor muydu?

İkinci sorun ise ertesi sabah(bugün)İstanbul’a dönecek olmalarıydı.Allahım ben daha bir hafta bu sıkıcı yerde ne yapacaktım?Ertesi sabah olmuştu bile ve ona iyi yolculuklar diledim.Sonra kendimi internet kafe ararken buldum ve şimdi bunları yazıyorum.

-imla ve diğer hatalarım varsa şimdiden özür dilerim ama zamanın kısıtlı olmasından dolayı oldukça hızlı yazdım-