Jane Elliott, Iowa’lı bir ilkokul öğretmeni. 1970 yılında, dış görünümünden dolayı nedensiz yere ayrımcılığa uğramanın nasıl bir şey olduğunu öğrencilerine gösterebilmek için sıradışı bir yöntem kullanmış.Öğrencilerini mavi ve kahverengi gözlüler olarak iki gruba ayırmış. Mavi gözlülerin diğerlerinden daha zeki ve üstün olduğunu, kahverengi gözlülerin onlarla aynı yerde oynamamaları gerektiğini, çünkü kahverengi gözlülerin yeterince iyi olmadıklarını söylemiş. Kahverengi gözlülere, kahverengi gözlü olduklarını belli edecek işaretler taktırmış. Kısa bir süre içinde iki grubun da içinde bulundukları durumu benimsediğini farketmiş. Mavi gözlüler küçük birer nazi gibi davranırken, kahverengi gözlüler öğretmene ve mavi gözlülere karşı nefret hisleriyle dolmaya başlamışlar.

Henri Tajfel
Henri Tajfel

Öğretmenin uyguladığı yöntem, ABC televizyonu tarafından haber yapılınca büyük ses getirmiş. Araştırmacılar, belli bir temele dayanmasa bile insanları sınıflamanın kendi gruplarının lehinde ayrımcılık yapmaları için yeterli olduğunu kanıtlamak için çeşitli deneyler yapmışlar. Bu araştırmacılardan biri de Henri TajfelTajfel, araştırmasını aynı sınıftaki 14 ve 15 yaşlarında 64 çocuk üzerinde yapmış. Çocukları, görsel algılama yeteneklerini ortaya koyacak bir teste tabi tutmuş ve ileri algılılar ve düşük algılılar olarak iki gruba ayırmış. Daha doğrusu çocuklar böyle olduğunu düşünüyorlarmış. Aslında ayırım rastgele yapılmış. Gruplar daha sonra farklı odalara konulmuş ve hangi grupta oldukları kendilerine söylenmiş. Çocuklara bazı tablolar verilmiş. Üzerinde ikişer öğrenci ve her biri için 1’den 7’ye kadar sayılar olan bu tablolardan birer sütun seçerek bu öğrencilere buan vermeleri istenmiş. Herkesin aldığı puan oranında para ödülü alacağı söylenmiş. Tablolarda isim yerine grup ve numaralar olduğu için puan veren öğrenci kime puan verdiğini bilmiyormuş. Toplamda üç çeşit olan tablolar basitçe şu şekilde oluşmuş:
Tablo 1)Kendi grubunuzdaki no 8: ___| 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 |
Kendi grubunuzdaki no 3: ___| 7 | 6 | 5 | 4 | 3 | 2 | 1 |
Tablo 2)Diğer gruptaki no 5: _______ | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 |
Diğer gruptaki no 7: _______ | 7 | 6 | 5 | 4 | 3 | 2 | 1 |
Tablo 3)Kendi grubunuzdaki no 4:___| 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 |
Diğer gruptaki no 6: _______| 7 | 6 | 5 | 4 | 3 | 2 | 1 |
Yukarıda çizmeye çalıştığım tablolardan da anlaşıldığı gibi, ister kendi grubundan olsun, ister diğer gruptan olsun, aynı gruptakilere puanlar eşit paylaştırılırken, gruplar arası paylaşımlarda açık bir şekilde kendi grubunun lehinde karar verme eğilimi gözlenmiş.
Tajfel’in yaptığı ikinci deneyde, 48 kişilik başka bir grup, çizim yeteneklerine göre ayrıldıkları söylenerek yine rastgele iki gruba bölünmüş. Bu sefer tablolarda bazı değişiklikler yapılmış. Yine çizmeye çalışayım:Tablo 1)Kendi grubunuzdaki no 4:____| 09 | 11 | 12 | 14 | 16 |
Diğer gruptaki no 6: ________| 05 | 09 | 11 | 15 | 19 |
Tablo 2)Kendi grubunuzdaki no 4:____| 09 | 11 | 12 | 14 | 16 |
Diğer gruptaki no 6: ________| 05 | 09 | 11 | 15 | 19 |
Birinci tablodaki gibi işaretleme yapan bir öğrenci, iki şey düşünüyor olabilir.1) Kendi grubuna en fazla puanı vermeyi
2) Toplamda en fazla puanı vermeyi
İkinci tablodaki gibi işaretleme yapan ise, kendi grubu lehinde en fazla farkı oluşturmaya çalışıyor demektir.
Tahmin edeceğiniz gibi büyük çoğunluk ikinci tabloya benzer bir işaretleme yapmayı seçmiş.Bu kadar karmaşadan çıkarılan sonuç şu. Ayrımcılık ve çatışmayı tetiklemek için insanları gruplara ayırmanız yeterlidir. Ayrımın her hangi bir temeli olmasa bile kişiler kendi gruplarını benimseyecek ve diğer gruba karşı tavır alacaklardır. Tekrar ediyorum: Ayrımın her hangi bir temeli olmasa bile.
Türkiye’nin bugünkü durumuna bir gönderme yapmama gerek yok sanırım. Öteki diye tanımladığımız grupların bizden o kadar da farklı olmadığını ve birbirimize karşı gösterdiğimiz tepkilerin ilk tohumlarının nereden kaynaklandığını bir nebze olsun anlatabilmişimdir inşallah.