Sorun(u) Ne?
Bir zamanlar etrafımızda ki devletlere baktığımızda, Batı da Yunanistan ve Bulgaristan’la sorun yaşadık, yaşıyoruz. Doğu’muza baktığımızda, Rusya ve onun dağılmasından sonra Ermenistan’la sorunlar yaşadık, yaşıyoruz. Güney’imize baktığımızda, Suriye, Irak ve İran’la sorunlar yaşadık, yaşıyoruz. Hep sorun sorun sorun sorun…. Sorun(u) ne?Etrafımızda ki devletler Osmanlının bir parçası olan devletlerdi. Yeni gelenler sorunlar içat ettiler. Sonrada, sorunları sorun yaptılar. Yeni oluşan bu devletler kendilerine düşman devlet oluşturmalıydılar ve Türkleri kötü gösterme tezi üzerine milli devletlerini oluşturdular. 900-1000 yıl birliktelik yaşamış olan bu insanlar hep sorun mu ürettiler ki sorunlarımız var onlarla? Burda bir sorun varsa ne onlarda nede bizlerdedir sorun. Sorun; yeni gelendedir.Bu sorunları nasıl aşmalıyız? Bir şekilde aşmanın yolunu bulmalıyız?Bu devletlerin öncelikle milli tezlerini boşa çıkarmalıyız. Bizde, bunların üzerine bu tezlerle, ”N” lerle gidersek aradaki uçurum her daim daha fazla açılır ve yeni gelenin istediği olmuş olur.Onlarla, ticaretimizi, kültürel ilişkilerimizi geliştirirsek, yeni gelen ne kadar uğraşırsa uğraşsın bunları başaramaz. Neden ise; aklımıza sokmak istediği nifakları, bu yapılan ilişkiler hatırına duymamazlıktan geleçeğiz de ondan. Şimdi ise, hey duyuyoruz görüyoruz sorunları, yok başka birşey…Bizde onlar gibi ”N”leri koymayıp, bunu yerine; üniversitelerimizi, sanayilerimizi, değerlerimizi, kültürlerimizi,… ortaya koysaydık zamanında, burasını cazibe merkezi haline getirseydik, imrenilen olurduk. Onlar oradan hâlâ sorunlar sorunlar diye çığırtırken, burada, muhatap alaçak kimseyi bulamıyacaklardı. Bir zaman sonra düne yeniden bakmak zorunda kalacaklardı ”biz neydik ne olduk” diye. Onlarda yavaş yavaş anlamaya başlayaçaklar. ”Biz boşu boşuna uğraşmışız, bak onlar aldı başını gittiler” ve ateşlerini kendi kendilerine söndüreceklerdi.Bizlere hep sorunu gösterdiler, hep sorunlara yoğunlaştığımızdan, çözümü bulamadık.Çözüm; düne ve yeni gelenin durumuna bakmak!