SOKAĞIMI İSTERİM!
Biz, hüznü, hüzünlenmeyi seven bir topluluğuz. Hayatın tadını, hüznün duygusunda buluruz. Hüznü, canlılığın geçici yitirilişiyle eş tutarız. Bu yüzden de sonbahar ile içselleştiririz dilimiz de.
Hüzün kimliğimizi olmazsa olmaz parçası haline getirmişizdir. Bizim kültürümüz hüzün ile yoğrulmuş, onun içinde mayalanmıştır. Hüznü, şarkılarımızda, türkülerimizde, şiirlerimizin içinde çokça görürüz. Hele şiirlerimize en çok yakışan hüzündür. Bizi anlamak, hüznümüzü anlamaktan geçiyor.
Günümüzde, şehirde yaşayan insanları sarmalayan yaşama biçimi, yalın ve içtenlikli değildir. İnsanı her anlamda hayatın ona yüklediği sorumluluklarla boğuşturan sistem içerisinde duygusallaşır ve kendini bir şekilde ifade etmeye başlar. Hüzün, şehrin, şehirde yaşayanların ayrılmaz bir parçası haline gelir, her an farkına varmasak bile…