Nerede kapanır gözlerin bu gece, nerede üşürsün kim bilir. Ben “keşke özlemesem” lerde oturuyorum. Kapattığım gözlerimin çoktan unuttuğu uykuyu anımsayacak bir şeyler arıyorum. Yazdıklarımı siliyorum, sildiklerimi yazıyorum en baştan. Aynı şarkıları dinliyorum, aynı sokağa bakıyorum, gece boyunca uyuyanları izliyorum. Evlerde kalan son ışıklara bakıyorum, benim gibi bir tane daha arıyorum. Bunca yıl aradım bir tane benimle beraber geceyi bekleyecek, şimdi buldum, ellerimden kayıp gidiyor, tutamıyorum.. Varken yok oluyor, yoktu da ben mi var ettim diye sorduruyor şimdi. Onun ışığı yanıyor en son, benimkiyle beraber sönüyor. Gün doğduktan sonra, güneş geldikten, ışığa gerek kalmadıktan sonra sönüyor. Biz geceyi değil sabahı bekliyoruz. Gözlerimizi kapatmak ve uykuyu hatırlamaya çalışmak için. Hayaller ve gerçekler arasında dolaşıyoruz ayırt edebilir miyiz aradaki farkı acaba diye. Rüyaları unuttuğumuz için kendimize rüyalar yazıyoruz yattığımız yerde. Bize rüya gördürmeyen bir tanrıya inat hayal gücümüzden tanrılar yapıp onların sunduğu rüyalarla oyalanıyoruz. Kumdan kalelerimize bakıyoruz biz. Dalgaların yıkamayacağı yere yapmayı hiç akıl edemediğimiz, yapıp “dalgalar yıkacak nasıl olsa” diye üzerinde tepindiğimiz kumdan kalelerimiz var bizim. Bana yardım ediyorsun sen, çamurlanmış dizlerimi yalıyorsun, çizilmiş parmaklarıma iğne yapıyorsun. Ağrıyan sırtıma oturuyorsun bazen. Ağrıyan kalbime oturan file benziyorsun.Bir tek senin ışığın yanıyor yine, bu gece de. Sen hiçbir dört duvarın arasında durmuyorsun, sokakta ışığını görüyorum senin. Kapatamadığın göz kapaklarından öpüyorum seni. Durduramadığın kalbini öpüyorum. Seni bekliyorum ben bilmeden, başka şeyler yaparken, gündelik hayatın sıradanlığında kaybolamayacağın bir yere koyuyorum seni, bir tek ben biliyorum senin var olduğunu, kimseye anlatmıyorum. Hiçbir şey yapmıyorum ama yapmadığım şeyler bile yoruyor beni. Elinden utup sendeki yorgunluğu da almak istiyorum. Gülümsediğin bir an için neler yapabileceğimi düşünüyorum. Ne kadar da yorgunuz… Ne kadar uzaksın benden, ne kadar yakın..x.
yorumlar
sanki üstüme almamalıyım ama sanki almalıyım da bir yandan…mesela şimdi gülümsüyorum, senin de benimle beraber gülmeni isteyerek..herşey aslında lanet derecede güzel olabilir ya, yapalım be abi, getireceğim denize karşı dinlerken hiç bilmediğimiz ama bulunacak o şarkıyı, elimizde şişelerle, gülümseyerek karşılayalım o zaman güneşi, inadına doğsun, inadına söndür(m)elim ışıkları..kumdan kalelerimize ilaveten kumdan prensler ve prensesler yapalım, ve bir de ejderha yapalım, gelen dalgayı söndürsün ateşiyle ve bizi de korusun beraberinde kumdan sahipliklerimizin..yakın olduğum kadar uzak ama uzak olduğumdan daha yakınım belki de, ama varım.. şimdi bile tam yanı başındayım.. oturmuş sigara içiyoruz senin yerinde,bizim dahilimizde…
4415 benimki, oyle dediler, seninki kaç?
bişey demediler ama 4410 olabilir mesela..
amin dediğin dua benimkiydi belki de, söylemiştim ben sana,bu gün de senin için açacağım ellerimi diye,bak oldu, gerçi bu da demek ki gidiyosun..farklı şarkılar dinleyip farklı sokaklara baksan ve gördüklerin başka uyuyanlarsa bile aynı ışığı her zaman ve her yerde göreceksin, rüyaları unutsak yada belki rüyalarda unutulmuş olsak bile..bak işte herşey güzel olmaya başlamış bile,kurtulduğumuz paranoyalara, alışkanlıklara, tiryakiliklerimize,geride kalmış,var olan,yaşanacak tüm aşklarımıza,dostlarımızın sokaklarına, dipte kalmışlara ve en dipteki karanlıklara doğdurabiliriz bugün güneşi belki de..bana sadece inan,bize de..iyi yolculuklar peri kızı…
ben senin sandığın kişi..ki kendisi valizinde her hangi bir sey daha alamayacak kadar dolu bir halde gitti, mutlu, iyi..
merak ettim bi an:”acaba benim sandığım kişi misin?”
yok yok o da diilsin.
yapacak bişey yok..sandıklarımın yanıltmadığı bir zaman daha olmadı zaten!!
benimde…
ne mutlu size.ama sunu soyleyebilirim bir fikir versin diye,x+y=0 cıkan denklemde,ben x’euyan bir tane y olducok uzun zamandır..
.
ne mutlu sana..
sana uzanmak istiyorum.. sana ulaşabilmek istiyorum… elimde birşey yok.. sana ayırdığım bir kaç parça dışında…en başa döndüm..nerdesin?