Çocukluğumun geçtiği apartman dairesine geri döndüm kısa bir süreliğine. Bu dönüş, çocukluğumdan kalan apartman sakinlerine bir geri dönüştü aslında. Apartmanımıza, “ Evde Kalmışlar Apartmanı “ da diyebilirim. Çünkü, her 2 daireden birine 1 kız kurusu düşmekte. Evet, evet kesinlikle geçici bir dönüş benimki, bir bekleme süreci. Çünkü insan misyonunu unutmamalı değil mi?Geri dönüş niyetinde olduğum yaz başında kiracımızı sepetlemekle apartmanda dedikodu kazanı kaynamaya başlamış. Acaba nedenler, neler oluyorlar sarmış yaşını başını almış az daha kassalar nene kıvamına gelecek apartman hatunlarımızı. Bizim kapı komşumuz 1.50 boyuna yaklaşık 100 kilo çeken E. Teyze hemen fokurdanmaya başlamış. Kendisi günün ortlama 23 saatini evde geçirir. Apartmana geleni gideni not eder, kafasına takılan geliş-gidişlerde ise kapı önüne çöp çıkarmak suretiyle asayişi sağlar. Evin içinde konuşulanları itinayla dinler, anlamadığı yerleri de sorar. Onun evinde de bir adet kız kurusu vardır. Sanırım kırklı yaşlarının son demlerinde. Kızının evlenmediğine falan asla aldırmaz, seni sorar ısrarla, her fırsatta. Evde kalmış kızcağızı ise tam bir özgüven bombasıdır. Genellikle konuşmaya fırsat vermez size. Eline alır almaz mikrofonu, aman ocakta yemek var, aman evden beklerler, aa ben banyodaki musluğu açık bırakmıştım bahaneleri ile arkanıza bile bakmadan koşup gitmeniz gerekmektedir.Eve döndüğümde avazı çıktığı kadar bağırarak konuşan bir kadın sesi duymam kadar olası bir şey yoktur adeta. Alt kat komşumuz olan H.Teyze’dir bu konuşan. Onun da bir tanecik evde kalmış kızcağızı vardır. Ellilerini çoktan geçmiş olan bu kızcağız da özgüven patlamasının yanında, ortalığı birbirine katıp, entrikalar çevirmekte ustadır. Kendisi de anası gibi avazı çıktığı kadar bağırmak suretiyle telefonda konuşmaktadır. Genetik diyip geçiştirmek, ruh sağlığım açısından daha faydalı sanırım.Apartmanımızın en üst katında ise duble kız kurusu tadında kardeşler yaşamaktadır. Bunlardan biri vakti zamanında babama yanık olduğundan bana tuhaf bir nefret-sevgi karışımı beslemektedir. Bunlar da dedidoku çarkının elzem dişlilerinden biridir. Çünkü 2 tanedirler; 4 kollu, 2 ağızlı birer 4memelidirler. Dişi olmanın avantajını onlar da fütursuzca kullanmaktadırlar. Onlara 4memeli dememin de nedeni aslında bu dişilik patlamasının belirtisi olan yaz kış meydanda olan memeleridir.Apartmanımızın diğer ara katlarına eşli- eşşiz yaşlılar yaşamaktadırlar. Onların da yaş ortalaması 75 falandır. Her sene birinin eşini kaybedip, pilavlarını yiyorduk. (Allah rahmet eylesin)İşte yeniden döndüm böyle bir apartmana. Yazdan beri her sabah, akıl sağlığımı koruyayım diye dua ediyorum. Yakında yogaya falan da başlayacağım. Akşam üstü sizi de beklerim beş çayına…