Kaç yaşında olursa olsun, hasta, çirkin,evli,bekar ne durumdayda önemli değildir kadın için, her zaman güzel, bakımlı olmaya çalışır. Kapalı, açık, zengin, fakir hiç farketmez. Kadınların ortak özellikleri dışında ,ülkelerine göre de büyük farkları var.Fransız kadınları Avrupanın en bakımlı ve zayıf kadınları olarak gösterilir, bu ugurda Fransız Kadınlar Niçin Kilo Almaz adlı kitap bile yazılmıştır. Kitapta şarap ve ekmek düşkünü oldukları halde Fransız kadınlarının nasıl zayıf kalabildikleri irdeleniyor. Fransa Kraliçesi Marie-Antoinette zamanında puf adı verilen saç modeliyle çok dikkat çekmiş olan Fransa kadınlarının tarih boyu zerafetine ne kadar düşkün oldugunu göstermiştir.Kraliçeden sonra puf modeli, soylu kadınlar arasında bir hayli moda olmuştur. Ayrıca bildigimiz yayvan, şampanya kadehleri yapılırken, o zamanlar prenses olan Maria Antoinette’nin gögüsleri, Sevres seramik fabrikasında ölçü alınarak yapılmıştır.Böylece Maria Antoinette’nin gögüsleri ölümsüzleşerek, günümüze kadeh olarak gelmiştir.Rus kadınlar güzellikleri dünyaca kabul edilmiş oldugu halde, kendilerini çirkin buluyorlarmış.Kaynaklara göre Rus kadınların son yıllarda öne çıkan güzelliklerinin sebepleri, komünist dönemde ortaya çıkan seks patlaması olarak gösteriliyor. Baskılar kalkınca, güzel kızlar, güzel erkeklerle beraber olarak yeni güzel ırk oluşturdu.Rus bir mankenin açıklamasına göre ise Rus kadınları birbirini rakip gördüğü için sürekli kendie bakarak, güzel kalmanın yollarını arıyor. Mankenin açıklamasına göre Rus kızlar 40 yaşından sonra sarkmaya başlıyor ve beyaz tenleri çok çabuk kırışıyor.Her ne kadar son dönem güzelliklerinden bahsedilse de Çariçe Katerina yaşadığı dönemde güzelliği ve entrikalarıyla her şeyin üstesinden gelmiş pek çokta aşık edinmişti.İngiliz hatunlar ise Avrupa’nın en büyük göğüslü kadınlarıdırlar. En küçük gögüsler ise İtalyan kadınlarda.Bu araştırma dünya çapında yapılmış. Ayrıca güzellik için en masraf yapan kadınlar arasında İngiliz kadınlar üst sıralarda yer alıyor. İngiliz kadınlar cinsel anlamda da son yıllarda fazlaca kendini aşmış durumda, bulundugumuz zaman dilimi İngiliz bayanların en çok cinsel ilişki yaşadığı, sevgili değiştirdiği dönem olarak açıklandı.Hintli kadınlar da dünyada güzellikleriyle dikkat çeken kadınlar sıralamasında üstlerdeler.Yüzlerini pirinç suyuyla yıkayıp, doğal yağlarla maske yapan hint kadınları,saçlarıyla da dikkat çekmekteler.

Türk kadını ise geleneklerine bağlı, bağlı olmadığı zamanda batıya ayak uydurmanın bokunu çıkarıp, batılının bile yapmayacagı şeyleri yapmaktan çekinmeyen, temiz, titiz, hamarat bir o kadar da dırdırcı olarak tanımlanabilir. Türk kadınlarının büyük kısmı gelininden yada kaynanasından memnun değildir, evlenince kendine bakmaz, hele çocuk dogurunca iyice ipleri salar,misafirperverdir. Yedirmeyi,içirmeyi sever, yemeyi de sever kilo alır, kilonun kadına yakıştıgını söyler ama sürekli diyet yapar, Dünya çapındaki kadınlara oranla çocuklarına daha düşkündür,cefakardır,sekste dünyanın gerisindedir.Erkeklere hizmeti sever, evine sahip çıkar.İzmir’li kızların güzelliği dillere destandır,eski eserlere göre Türk kadınının sesi çok çekici bulunur.Hristiyan hekim İbn Butlan Türk kadınları için güzellik ve sevimlilik özelliklerine sahip, derileri beyaz, gözleri küçük olmakla beraber tatlıdır. Bunlar çocuk hazineleridir,çocukları nadiren çirkin olur. Temizdirler,iyi yemek yaparlar, fakat müsrif olur itimada gelmezler demiştir. İbn Butlan’a göre Ermeni hanımlar fesat,çirkin, tembel kabadır, bacakları da çirkindir.Hint hatunlar ise üstün marifetlere sahiptirler.Osmanlı şairi Fazıl Bey’e göreFransız kızları gümüş yapraklı bir güldür,Rus kızları hain ve hileci,zenci kızlar ise yalnızca doymaz bir deliyi beğenebilir.Lehistan hatunlarıfevkalade yaratılmış mahluklardır,Simaları gül gibi güzel,belleri selvi gibi ince,yürürken vücutları cazibe dolu,konuşurken dudadkları tatlılık dolu,her biri aşk maharetinde usta,canını arkadaşına verecek kadar fedakar olmaktadır.Şairin burada Lehistan kızlarını bu kadar övmesine sebep, o zamanlar Ukrayna’nın dahil olduğu Lehistan Krallığından , fakir bir papaz kızıyken, hareme girip Kanuniyi ve Osmanlıyı parmagında oynatan Hürrem Sultan’dır.Osmanlı İmparatorluğu’nda söz sahibi olan Padişah anaları, valide sultanlar sonradan müslüman olmuş, Bulgar,Sırp, İtalyan,Rum,Rus uyruklu kadınlardır. Tarihte pek çok yerde ve zamanda hükümdarlıkta yer alan önemli kadınların aslında o ülkeden olmadıkları örneklerine şahit olabiliriz.( Fransa kraliçesi Catherine De Medici’nin İtalyan, Maria Antoinette’nin Avusturya’lı olması, Çariçe Katerinâ’nın Polonya’lı olması gibi)Bir kaç yıl önce yapılan araştırmalara göre eşlerini en çok aldatan kadınların İskandinav kadınları olduğu ortaya çıktı. İskandinav kadınları diğer ülkelerden farklı olarak kozmetikle değil de soğuk memba suyuyla yüzlerini yıkayarak yüz güzelliklerini korumaktalar. Açıklamalara göre kozmetiğe en az para harcayan kadınlar İskandinavyalılar.Obezlerin en az oldugu kadın grubu ise Japonlar.Yaşını en az gösteren kadınlar da yine Japon kadınları,Japon Kadınlar Niye Yaşlanmaz isimli kitapta bu sırlar açığa çıkıyor.Yemek yedikleri tabakların küçük olması, ekmek yememek, balığı bol tüketmek bunlardan birkaçı. Ayrıca Japon kadınları çok fazla pudra kullanır.Bir zamanlar ayaklarını küçük tutmak için olmadık hale sokan Çin kadınları ise güneşte bronzlaşmamaya özen gösteriyor ve bazıları şemsiye ile dolaşıyor. Çinde beyaz olmamak iyi bir şey değil.Kadınların en bakımlı oldugu ülkelerden biri olan Çin’de kaşlar belirgin olmadığı için genellikle kaş yerine kalıcı dövme yaptırılıyor ,Çin kadınları kıyafetten çok güzelliğe önem veriyor.Çinde güzellik uğrna akla hayale gelmeyecek yöntemler kullanılır.( Boğa boynuzu tarağı,yılan yağı, plesenta, kuş yuvası,ağaç kovugu)

Balık etli, zerafetten uzak sıcak Brezilya kadınları popolarıyla nefes kesen kadınlar arasındalar.Dünyada kendini en begenen kadınlar arasında Brezilya kadınları ön sıralarda yer alıyor.Güzellik harcamaları konusunda fazla ileri giden Brezilya kadınları estetik operasyonun en yaygın yapıldıgı kadınlar grubundalar.(En Dertli Kocalar Brezilyalılar!)