jiyan , derler kürdler yeniden doğuşa.. yeşermek, doğmak, büyümek yani kısaca topraktan gelen yaşam demektir..hiddeti de içeren bir anlamı olduğu da su götürmez..
sözcüğün armonisi güzel, muhtevası güzel. dilime dolandı son zamanlarda..umut güzel şeydir; “acıların anasıdır” diyen halt etmiş. kendimizi müebbede hapsedecek halimiz yok. güzel şeyler oluyor; bak güneş yeniden doğuyor, kimsesizler mezarlarından kalkıp yuvalarına geri dönüyor. tuvalinden kan sızana hesap soruyor.yalanından mit sızana balgamını atıyor, hayata tutunmak için ne kadar yalandan sebep varsa o kadarını uyduruyor kendine.
dağdan inen çocuğa bile özeniyorum anasını satıyim.. yok, üçbeş yolluk alacaklar diye deil, parasında diilim dinime imanıma, alsınlar helali hoş olsun; dağlarla buluşmak öyle kolay değildir eziyetin envaisini yaşarsın.. zor karardır, yaşarken ömrüne biçilmiş kaftanı giyip çıkarmayı gerektirecek kadar dramatik bir karardır; geleceğine, ya da hasretini çektiği nizama isyan edip dağlara vuran, onsekizinde bir delikanlıya ne diyebilirim? dağları bilmeyiz; orda da herkesin kötü olduğunu hiç düşünmedim. şefkatle, ilgiyle yaklaşıldığında kim kötü olabilir ki zaten? dönenler, dönmeyenler için her vesile ile yeni bir jiyan temennisinden başka ne gelir elimden.. kimi için eşkiya, kimi için yollarına çaresizlik düşmüş, ömürleri talan olmuş çoluk çocuk..bundan böyle, altı üstüne gelmiş o yerlerde, her yeni doğan bebeğin yeni bir jiyan olmasını dileyelim..hayat ne karışık bir mekan; meşrebimiz kötü olsa, içim içimi kemirir, yer bitirir mi?gel gör ki, hava kirli, ilişkiler kirli, güçler kirli.. iyi olan her şeyin fişi çekilmiş sanki ..hal böyle iken;ahvalimiz yoksul ki ne yoksul; mevcudiyet kavgasından ibaret, alt-üst olmuş bir bünye;dilin neye sivri, neye aynı haytasın? sen özünde böyle biri misin? neye durup duruken sağın solun kafasını gözünü yarıyorsun? hissin de aklında beş para etmez.. ne uğraşıyon lan içinden ifrit çıkaracam diye? kime ne faydası olur ki? hayatının envanterine attırıyim.. bilanço dediğin ne ki; bir yanı aktif bir yanı da pasif den ibaret ,ortasındandan boylu boyunca çizgi geçen kağıt parçası değil mi? her tarafını hilebaz muhasebeciler gibi denk getirsen ne olur ki? kime ne faydası var? kredibiliten yükselir, daha az vergi öder, sağı solu kertmeye devam edersin o kadar.. kalemin elden düşşe ne olur? neye yaradı ki şimdiye kadar? yazıdan çiziden kime ne hayır geldi de sana gelsin? yaz yazabildiğin kadar söz sövebildiğn kadar; pis bünyeni saran işkenceyi paklayacak mı? o zaman, hem kendine hem etrafına neye işkence ediyorsun? neye dilin ağırbaşlı değil? çözülmeyen ne ise, ver kendine emri merhamet eyle, etme eyleme lan..sen değil misin, bir bebeen bile” annamazdım annamazdım” diye diline doladığı şarkıyı günlerce zihnınden atamayıp, uykuları kaçan sen değil misin? e neye şimdi kendini azrail gibi göstermeye çalışıyosun? can sıkıntından değil mi? ona buna giydirip nefes aldığını sanıyorsun; hiç tanımadığın, hangi açmazın hangi çukurun içinde olduğunu bile bilmediğin insandan neye nefret edip, yerlere sermeye çalışıyorsun? bu hisleri sana kim yüklediyse git onun canını hal be hayta.. yok çok yoruldum, hırpalandım deyip davamdan ayrılmam arkadaş diyorsan, elbet meşrebini belleyenler çıkar bi gün seninde..gökten senin için iki jiyan düştü; kadrini kıymetini bil !Şimdi bir değil iki jiyan var yaşayacağın; kaderinin ta kendisi, yüreğinin “iki” tanesi..