Uykusuzdum .. Ama yorgun , asla! Huzursuzdum.. Ama mutsuz , asla! Bir yolculuk yaptım. Bu yolculuk beni nereye götürmüştü? Neredeydim ki ben? Arkamda , bıraktıklarım .. Önümde ise beni neyin beklediğini bilmediğim yarınlarım.Evet , beni neyin ya da nelerin beklediğini kestiremiyorum. Bunu çözümlemeye çalışmak zor.Her an süprizlerle dolu. Belkide bunu bilmemek en iyisi. Yanılıyor muyum? Bilinmeyen herzaman daha cazip gelmemiş midir insana?Bu duyguyu seviyorum..Tam herşeyin monotonlaştığı noktada neler çıkmıştı karşıma.Sahip olduğum bir “ben” yoktu. Yaşadığım anlar boşluk doluydu. Dolacağından ümidi kesmiştim. Çünkü doldurmak adına çabalayacak gücüm yoktu. Oysa ki küçümsediğim noktalar çoktu..Beni üzdüler , çünkü “ben”i koruyacak güçlü bir ben yoktu içimde. Uzun zaman önce izlemiştim gidişini sessizce. Öyle bir an yaşadım ki kaybettiğim “ben”i görmüştüm gözlerinde. Yapmam gerekeni biliyordum.Korktuğum noktalar var aslında . Güçten şüphe duyduğum için değil ; varolan gücün “ben”i savunmasız kılışıydı..”ben”i gördüm. Kelimelere ihtiyaç duymadan. Gözlerimde .. Onun gözlerinde.. Kaybettiğimi bir çift aşık gözde buldum. Dediğim gibi yapmam gerekeni biliyordum ve biliyorum.O gözler bana o aşkla baktığı sürece “ben” bana ait olması gerektiği yerde ; bende… Ardımda bıraktım belki o gözleri.. İşte o gözler dönüp tekrar baktığımda bana yeniden aşkı öğretir mi?