Mecliste 4 Mayıs 2007’de –tartışılarak– “Bu bakımdan, bu ilk tedbirdir ve Türkiye, bu konuda önlem alan ilk beş ülkeden altıncısı konumuna gelmiştir. Bu bakımdan, bunu çok önemli bir gelişme olarak görüyoruz” sözleriyle kabul edilen5651 sayılı internet yasası 23 Mayıs 2007’de resmi gazetede yayınlanarak hayatımıza girdi.İlk başlarda pek çok çevrenin tepkisini almasa da hemen herkesin günde bir defa uğradığı youtube’u vurduğunda ilk gerçek tepkiler başladı. Ardından herkesin özgürce günlük yazdığı “”wordpress””, dünyanın en büyük film değerlendirme sitesi imdb, google groups, b2b ticaret sitesi alibaba, ekşisözlük gibi liste uzarken farklı ve başarısız bir sürü kampanya da kendini gösterdi.
Richard Dawkins
Bugüne kadar hemen her sansürün öyle ya da böyle bir mazereti, hukuki olmayan kanuni dayanağı, mahkeme kararı vardı. Ta ki ünlü evrim savunucusu Richard Dawkins‘in kendi resmi sitesi olan richarddawkins.net‘e herhangi bir mahkeme kararı belirtmeden yapılan sansüre kadar. Siteye girmeye çalıştığınızda büyük kırmızı yazıyla “Mahkeme kararıyla erişim engellenmiştir” dışında başka herhangi bir açıklama, mahkeme karar numarası görememektesiniz.Evrim teorisinin (ki şahsen katılmasam da) doğruluğunu yanlışlığını bir kenara koyarsanız, insanların temel hak ve hürriyetlerini savunduğunu belirten, giyim ve düşünce özgürlüğünün önündeki engelleri açmak için var gücüyle “çalışan” hükümetimizin kendi çıkardığı ve verilen tepkileri görmezden geldiği malum yasanın kimin hangi amacına hizmet ettiğini göremeyenler için sıradaki parçayı armağan ediyoruz. (dikkat; sansürlenmiş müstehcen görüntüler içermektedir)konuyla ilgili ntvmsbc haberibildirgeç’te yer alan sansür yazılarına şuradan ulaşabilirsiniz.
