Hiçbir şeyin önemi yoktu. İstediği kadar rüzgârlar essin, fırtınalar kopsun, yıldırımlar düşsün. Boşunaydı. İnsan hayatında bir an gelirdi ki, değerli bildiği ya da öyle diye bellediği bütün ölçüler yitip giderdi. İnsanoğlu bir başına kalakalırdı. Alışılmış düzenden, inançlardan, bağlardan kopmuş uzaklaşmış… Hayatını yeniden kurar, yeniden bir kişilik edinmeye başlardı. Şimdi uçsuz bucaksız bir boşlukta duyuyordu kendini. Nereye dönse tutunacak yer yoktu. Elini nereye uzatsa bir şeye dayanamıyordu. Çevresi sonsuz bir yokluktan ibaretti. Yalnız o yokluğun ötesinde bir insan vardı. Anlamların topunun onda bulunduğu, onda birleştiği bir varlık. Etrafında bir şey görmüyor, duymuyordu. Yaşamıyordu neredeyse. Etten kemikten kurulmuş bir insan çatısı altında, bir insan vardı. Yıllardır, alışageldiği işleri yerine getiriyordu. Ama yaşamıyordu. Nefes alıyor, konuşuyor, ama şu yeryüzünde yoktu, yitip gitmişti.
yorumlar
to be continued…demek geliyor
”Hayatını yeniden kurar, yeniden bir kişilik edinmeye başlardı.”Eski hataları yeniden yapmak yok ama..
harita bile böyle diyor ya artık ne diyeyim…Akoni güzel yazı ama keşke devam etseydi, kısa olmasaydı
🙂 “harita, yeni yazarların ve şairlerin yılmaz savunucusu” sloganından yola çıkarak söyledim bunu sayın harita.
yok est. hiç bi zaman öyle olduğunuzu düşünmedim, kamuoyununda o şekilde düşüneceğini sanmıyorum.
allam yarabbım, ben sanki köşe yazarıyım.. Tabii yanlışım hatalarım olacak bundan doğal ne olabilir ki.
@pbk, hayat zaten geçmişten ders almaktır..@galanthus, hatırın için devamını yazayım:)))@metoddefteri, yorumlarınız için teşekkürler
Naçizane fikirleriniz için teşekkürler. Benim yazdıklarımı lütfen siz okumayın, çünkü hatalarım olabilir
bir an..yıllar gibi an..
düzgün yazın diyene de bakın siz. ben hemen geliyom.
ellerinize sağalık akoni
emeğinize sağlık. ama daha uzun olsun bi daha ki. tadı damağımızda kalıyor .
@hag, teşekkürler @nacak, o an uzun veya kısa diye düşünmedim.
1111111111
güzel şiir, teşekkürler @teacher
akonicimmm, bu yazını yeni fakettim.bu saatte bu duygu yüklü yazı.
sevgili mucize, yorumunu ben de yeni farkettim:)))Behçet Necatigil’in duygu yüklü güzel bir şiirini eklersen daha güzel olur de mi?SEVGİLERDESevgileri yarınlara bıraktınızÇekingen, tutuk, saygılı.Bütün yakınlarınızSizi yanlış tanıdı.Bitmeyen işler yüzünden(Siz böyle olsun istemezdiniz)Bir bakış bile yeterken anlatmaya herşeyiKalbinizi dolduran duygularKalbinizde kaldıSiz geniş zamanlar umuyordunuzÇirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.Yılların telaşlarda bu kadar çabukGeçeceği aklınıza gelmezdi.Gizli bahçenizdeAçan çiçekler vardı,Gecelerde ve yalnız.Vermeye az buldunuzYahut vakit olmadı.BEHÇET NECATİGİL
Bu daha çok hezayan olmuş. Mantıksız (temelinde), ancak büyük hezeyana gark eden düşünceye bir girmeye gör, beslenir büyür, böyle kendini bırakıp dibe doğru içte bir hüzün, melankoli… Sorgulayacak rasyonellik için gereken dikkati bulamzsın, o çoktan hezayanla bir ilişki kurmuş, hatta bir tat alır olmuştur. Zamanla romantizm olarak da adlandırılan nostalji efektiAdrenalin de var?Bir de hoşçakalın bazen sadece memeler hayatın anlamı bile olabilir, yaşamın ta kendiside:)bazen başka bazen başka…
Etten kemikten kurulmuş bir insan çatısı altında, bir insan vardı.ozellikle bu cumleyi cok sevdim,cok guzel bir paylasım.
jonfan, aslında ruh halimizle alakalı bir durum. bazen öyle anlarımız olabiliyor. neyse ki kalıcı değil. gelip geçiyor.
Paylaşım için teşekkürler. Keyifle okuduğum bir yazıydı.