sana seni öldürmek istediğimi tüm samimiyetimle söylesem samimiyetime binaen buna izin verir misin?çünkü seni gerçekten öldürmek istiyorumve bunu yapamassam eğer bu durum bi tramva doğurabilir ve zamanla şizoit bi duruma dönüşebilir içimde…bunu istemezsin değil mi?eğer ben seni tanıyorsam istemezsin ve bu yüzden;sadece benim iyiliğim için değil seninde ilerde bi gün “keşke buna izin verseydim” dememen için;yani senin içinde istiyorum bunu.çünkü sen iyi bi insansın yani benim gibi değilsin…neye göre mi o bildiğin kurallara göre işte…yolları gri yapan;koluma saat taktıran;gece olunca uyumam,sabah erkenden işe gitmem gerektiğini;paraya kutsal kitap kadar ihtiyacım olduğunu;big brotherin izin vermediklerine karşı çıkılmayacağını söyleyen kurallar gibi…kurallar o kadar çok ki…mantık kavramının egale olduğu tek diyar bu kurallar diyarı.ve ben şimdi seni öldürmek istemekle bütün kuraların dışına çıkacağım!buna izin verir misin?…seni öldürmeme izin verir misin…bana kendimi ilk ve son kez özgür ve samimi hissettirmek ister misin…bunu başkasından isteyemem…son kez soruyorum seni öldürmeme izin verir misin anne?not:bu hikayedeki tüm unsurlar ve kişilikler hayal ürünüdür.
yorumlar
O kadar iyidin ki, seni içimde her öldürmek istediğimde, ölen kendim dim..
Uzun zemandır bu kadar etkileyici bir yazı okumamıştım.
vakti zemanında mahallemizde fesleğen yetiştiren bir kadını hatırladım
hımm, devamı şöyle olabilir.
Fesleğen dedin de elimin altında bir paket var ne yersem katıyorum, fesleğenkolik oldum..
sondaki tek bir kelime, yazıyı alıp alıp insanın kalbine vuruyor gibi..yazı bana sevgili proksimanın, bu şiirini anımsattı.DoğumgünüHiçliğin odağında,BeklemekteyimGözlediğim gözlerimi oyacakYirmidört kuzgununTelaşsız teşrifiniBana kan işeten sözlerini,Bu uzun gecemdeSırf sarılabilmek için,Peluş bir bebeğinİçiniDoldurmada sarfettimAnne!Ey en nefret ettiğim,Hep sayendedir kiZehrin fena urdur gönlümde,Çileler paratoneriyim.Civara çakan belalarHep benden toprağa akmaktalarToplanıp,Topuklarım patlatanOlanca kudretiyle.ÇizgiÇizgiAştım çizgileri sülalen aşkına,Duy beni!Haykırdım yekün kinimi.NicedirSenden gelen soyu reddetmişim.Kaç dizelerimden,DizelerimFelç yağdırır üstüne.Uyakça can kıyımı…..Çakmak çakmak gözleriyle/yazdığı şiirini süzen şair müsvettesi/hemen tazecik itirafı ertesi/sıcacık bir metal parçasının/nasıl da şefkatli olabileceğini hissetti/titreyen ruhunu saracak karanlığı özledi….Ve kımıldattı hafifçe işaret parmağını/beraberinde götürdü bilinmeyene/işittiği son ses hüzmesini…..”oğluuuum, bırak o silahı elinden, bak bir kaza çıkacak sonra, oğluuuummm, oğlu………………..”parçalanmış başının düştüğü şiirin yazılı olduğu kağıt, koyu kanının mürekkeple ateşli dansı yüzünden asla okunamadı…