Hışımlığım!Çok sevdiğim…Hışmettiğim… Seviyorum seni ve tüm içine kattıklarını…Her neyi,hiç düşünmeden bile,kattıysan içine,ister acımasızca ister binlerce damla gözyaşı döktürterek,gene de seviyorum seni.Senin zalimliğini,böylece sindirdiğin çekiciliğini,tüm geride bıraktığın masumluklarını…İçimde,hatta çok içimde bir yerlerdesin…Biraz olsun yüzeye çıkamaz mısın ve hatta biraz olsun taşamaz mısın? Biraz da bana zulmedemez misin? Gerçek ‘ben’ e…Çok sıkıldım,ama öylesine zevkli ki…Şu zamanda sıkılmak..Neyden sıkıldığını,en azından bilmek,doğal kalmak… Sık-ılmak… Böyle genişlerlen etraf,yaşananlar,ahlak,yaşanmışlıklar,ağızdan çıkan küfürler,yapaylaşmış ve yavşaklaşmış sevgiler…Sevgi mi? Ne sevgisi? İşte ben,bi çamaşır ipinde,çekilmiş bir şekilde,hala kurumaya çalışıyorum.Birileri ıslatmış,boğmaya da çalışmış ama hazırmış can yeleklerim,hem de üst üste birkaç tane,birisi de işte tam dibimde.(Canım Şirine’m:))Herkes,herşey,içimde gerçekten varolan birşeyler, olsun,gitmesinler biryere,çok düşündürtse de ,ağlatsa yakartsa da ,ve en çok sevdirtse de en babasından,gitmesinler hiçbiryere.. Giden onlar olsun..Onlar.. Onlar mı? Onlar kim?“-Onlar utansın sonuçtan diye kestirip attı.. Hangi onlar Selim? dedim, onlar işte dedi..’Onlar canım,onlar,onlar,onlar’.. ‘Öyle ya’ dedim,’onlar,yani biz değil.'(Oğuz Atay,Tutunamayanlar)”“Oysa mesela Selim Işık,anlatmadan anlaşılmaya aşık”(O.A)Bugün girdiğim dersten aklımda kalan tek cümle bir iz bırakır şimdi burda;’vicdan ile cüzdan arasındaki ince zincirler…’ Kalmamış gerisi aklımda,konuya girdi herhalde hoca…Ve siz mahluklar bizden olmayan,tutuşun elele,ve de el yetmezse…..Ve iki erkek yalnız kalır ince uzundan sonra,tutuşan eller ayrılınca,esas birleşmedir yaşanan kendi iç hesaplaşmanla… Kimdi o? Kim daha büyük? Ben kimim?Ve sonra,benim dinlediğimi dinler o da..Çok farklı şeyler duymuşuzdur iki aynı kulakla ama şimdi işte,bu ufak dar alan yeter bir ortaklığa.. Tek bir fark mevcut olan,beni mevcut eden…Sen g…nle dinlerken, ben kalbimle…Kes şu acınılası iniltini..Akşam yatağına sakla şehvetinin sesini…!
yorumlar
sevgili Il Mare,”Beni bana bırakmayın!” diyesim geldi yazınız ve eklediğiniz resimle!
Ben bu yorumunuzu tamamlayıcı bir yorum daha bekliyorum sizden sevgili Sevde…
sanrım yüzüme yansır!
Bana berbat geldi, okuduğuma pişman oldum, bu ne ders notu mu, her neyse, resim de iğrenç kusura bakma..Nasıl garip ruh halleri bunlar, bu duygularla nasıl yaşar insanlar, tutunmalarına imkan yok ki..
😀 Saygı duyuyorum PPK:)) Evet,resmin pek içaçıcı olduğunu ben de söyleyemeyeceğim,aa ne güzel resim diyerekten de koymadım zaten,ama kendimce birşeyleri yansıttığını düşünmüşüm demek ki:)Ruh haline de bakınca,evet dışarıdan pek hayata tutunmaya hevesli gözükmediği de açık,ama tutunmaya çalışıp tutunamayan çok kesim olduğunun farkına varmanı isterim ben,her ne kadar benim kelimelerimle sana yansıyamamış olsa da sen gene de var olduklarını bil,yetmesse oğuz atay oku pbk:)Yazımı okumanın seni pişman etmesine de üzüldüm,ama ben bu yorumunu aldığım için senin okumandan kendi adıma pişman olmadım,herkese böyle keskin yorumlar gelirken benimki ilk oldu hatta,önce bi dokunuyormuş ama farklı fikirler güzelmiş.. Tşkkrler pbk..
İlk cümledeki ikinci P iki yuvarlaklı olacakk.. aman hata olmasın…;))
pilliseni takdir ettim hakkat ha bu ne be??fena biiişiiitarz olarak yaneeee ….Foto sadizm kokuyo ayyy almam ben.
Yukarıdaki resimin tam hali var mı ?Sanki biraz kırpılmış gibi geldi.Can alıcı noktalar belli olmuyor.
evet yaff onnupro, hatunun en güzel yerine ne dökülmüş yafff???Asit herhall!!!!!!!
Etin en güsel yeri böle sırt kısmında, kaburgaların olduu yermiş, kasap amca öle demişti. Bide o duruşta kanın yanlardan akması bence hatalı, böle aşşa dooru süzülmesi lazım gibi geldi.
:)))))
Ya arkadaşlarrr…:(( :)) Resim evet fena ama bana orjinal geldiği için paylaşmak istedim ben sadece; ama sınırdan çok çıkmamak gerekiyormuş bunu anladım ve de resmin yazı üzerindeki etkisini daha da bi kavradım… Ayrıca kızın oynanmış olan kısmında bir yazı yazıyordu ben o yazıyı kapattım,yoksa gözükmemesi gereken birşeyi örtmüş değilim,resim bundan ibaret…Aslında göze hitabının yanısıra,daha felsefik bakılınca,bence o kadar çok şey anlatıyor ki.. Kan görmeme dayanamamama rağmen bu resmi ilk gördüğümde bende farklı şeyler uyandırması bu hatayı yaptırttı bana…Ama artık sınırımı biliyorum:))Göz zevkinizi bozduğum için de kusura bakmayın.,)
Harlemsaray;bu yorumundan farklı bir tarzın yazıya hakim olduğu gözüküyor ki bu benim hoşuma gitti…Aslında dediğin gibi olay tarzda bitiyor,yoksa bunu yazarkenki sahip olduğum ruh halinden bin beter bi ruh hali daha basit bir tarzla olduğundan sönük gözükebilir ki bu son istediğim şeydir kendi adıma…Sözünü ettiğin tarz da benim en bayıldığım şekil:)Ama resim çiçek böcekten ibaret olsaydı sanmazdım ki tarzım çok göze çarpsın.:)) Şekilcilik çok alıştığımız bir nokta Türkiye’de,ne derseniz kabull…
Şimdi son yazdığımı okuyunca, sanki benim tarzım bu resim imiş gibi gözükmüş:S Alakası yok:D Tarzla anlatmak istediğim yazım şeklini içermekte,resim ile ilişkisi yoktur…Resim çiçek resmi olsaydı yazının bunalımlığı arka planda kalabilirdi demek istemişim…Evet,şimdi kendi kendimi rahatlattım…
rahatlayın tabee !!!
Evet,böylesi çok daha iyi oldu:))
fotoğraf değişmiş:S
Evet Galanthus…Fazla iddialı bi foto olmuştu o zaten;))Çiçekler güsel:)
🙁 bence değişmemesi gereken bir foto idi…yazının bütünlüğü gitmişşşşş Il Mare:(
İyi olmuş, içinizdeki dağınıklığın, kaygılı ve bitmiş ruh halinizin kimseye bir faydası olmaz..Kelimelere kuvvet verin, hissedelim..Zaten yeterince vahşet yaşanıyor bu ülkede..Bırakında kan damarda kalsın, yani olması gereken yerde..
Sevde;yazının bütünlüğünün gittiğinin farkındayım,en azından yazı ile çok çok ezat bir foto koyarak,bariz bir protestoyla:) bütünlüğe en azından bu şekilde vurgu yapmak istedim…Ama arkadaşların göz zevkini bozup içlerini kaldırmaya gerek yok,böylesi iyi:)PBK,”Zaten yeterince vahşet yaşanıyor bu ülkede..Bırakında kan damarda kalsın, yani olması gereken yerde.”bu cümlene katılmıyor değilim;fakat öncesinde söylediklerin için şunu demem gerekiyor ki,ben,vahşetin yeterince yaşanıp her yerde kan görüldüğüne vurgu yapan sizin de çok ferah bir ruha sahip olduğunuzu sanmıyorum,yani olmamanız gerekir zaten,sadece buraya yansıtmamayı tercih etmiş olabilirsiniz;ya da yansıttığınız taktirde daha farklı tarz ve cümlelerle yansıtabileceğinizi de düşünmüş olabilirsiniz,benim tercihim ise yansıtmak ve günün belli bir saati kuvvetlice içimden gelen bu kelimeleri kullanmak oldu,buna benim de yapabileceğim birşey yok:)Yani bu noktada eleştiriniz benim tercihimedir,ruh halimin hiç mi hiç üstüne almıyorum,çünkü ben sizinle aynı ülkede yaşıyorum..:))
Ben ”acının” ressam olmadığımıza göre, kelimelerle de kuvvetli anlatılabileceğini düşünüyorum, ama yazın, kullandığın kelimelerle pek çarpıcı olmamış, bana göre çok yetersiz, anlatamamışsın, dolayısıyla kıçını dönmüş, sırtını kazıyan bir kadınla anlatmak ta ajitasyon olmuş, ülkem insanının baş seçeneğidir bu, gazetecisine kadar, üstelik açık yerini de saçma sapan bir kamuflajla karalamışsın..Gelelim ferah ruh yapısına, ruhumuzun karanlık tarafları olabilir, ama cümle kurarken en azından biraz daha seçici olmaya çalışalım..Kelime yetersizliğimiz var, düşünme yetersizliğimiz gibi..Sözüm sadece konu yazarına değil..Genel..Neyse bana ne..
Ne demek istediğini çok iyi anladım pbk, neyse bana ne yorumuna da içerledim,sonuçta burdaki yorumlar her yazan için önemli,hepsini takip edip cevap vermemiz bundan:)Kelime yetersizliği,daha çarpıcı bir anlatım yerine böylesine kopuk bir tarz artı kanlı bir resim(resimde açık bir kısım yoktu,yazılmış bir yazıyı sildim) ile şekillenmiş bir yazı yazdığımın zaten farkındayım;fakat ana nokta,benim bu yazıyı yazarken kendime bir konu seçip onun üzerine bu şekilde çalışmamam.Tamamen içimden geldiği bir vakit,hatta okulumdan dönerken serviste olduğum sırada kafamı pencereye çevirip birşeyler gördüğüm zaman diyim,yazdığım bir yazı,hislerimin beni yazdırmaya ittiği daha doğrusu…Ama yorumun benim için şöyle yapıcı oldu;çarpıcı cümleler ve zengin kelimelerle ifade edilen düşünceler her zaman bana da daha çekici ve okunası gelmiştir,en azından yazıyı koymadan önce bu noktaları kriter kabul ederek bir kez daha düşünebilim.Ama dediğim gibi,tüm bu söylediklerim bu yazım üzerinden doğruluk kazanamaz:S Çünkü ortada benim düşünüp ve oturup yazarak çıkarttığım bir şey değil,birdenbire 5 dakikada ortaya çıkarttığım bir şey var.Bu noktada seni memnun edecek şey bu yazıyı buraya daha düzgün koymak değil de(imkansız olduğu için) hiç koymamak olurdu…Yani eleştirinin yapıcılığı tercihlerime dokundu,bir kez daha düşünmemi sağlayacaksın bundan sonra:)
Son bişey:) Birkez daha düşünmemi sağlayacaksın çünkü çarpıcı düşünceler vs konusunda senle aynı fikirdeyim;yoksa burda senin aksine bu tarz bir yazıyı okumaktan zevk alan insanlar olabilme ihtimaline karşılık kendimden taviz vermezdim,seni gözardı ederdim; ama fikir ortaklığımız diğerlerini istisna kabul etmeme yetti… Bu kadarrr..:))
Bana ne, derken, şu an olumlu düşündüğün için, tavrımdan dolayı, özür, geri aldım..
Kabul edildi:D
:)saçma… kabul etmesen ne yapardı acaba merak ettim? neyse Il Mare protesto yöntemini sevdim. yazıyla daha alakasız bir resim daha olamazdı. kim bir papatyaya hışmeder ki?
Aslında orada kabul ettiğim,pbk nun dediği,olumlu düşündüğüm taktirde yani şartlı bir şekilde dilenen bir özür de değil Sevde:)Ben özürün şeklini değiştirip kabul ettim,yani büyüklük her şekilde bende..:D:D:D Ama koşula bağlansa da özürün her cinsi güzeldir.)) Özürü de pek bi vurguladım,sert cevapların kokusunu mu ne alıorm:))) Papatyaya onayın için de saol Sevde:)
papatyalar war her bi yerdee.. 😀