Yine geldiler geliyorlar demeye kalmıyorlar zaten çoktan gelmiş beni bekliyor bile.Evden çıkarken anahtarı çevirirken başladı bu sabah.Önce hafiften bi korku salıyor kalbine,mantığın öne gerçiyor ilk başta ‘hayır delimisin’diye rahatlatıyorum kendimi.Asansörü çağırırken yine başlıyor hafiften boşver diye bastırıyorum arsız endişemi,kendimi apartmanın dışına bir atabilsem,o üç basamağı atlayıp yere bir basabilsem biliyorum geçecek(!)sanırım.Oh be işte dışarıdayım en sonunda ne bitmez dortbuçuk dakikaydı öyle.Merdivenden döşeme taşının tamda ortasına atlıyorum demekki işlerim iyi gidecek bügün.Kahretsin şimdi bütün taşların ortasına basmam gerekecek dış kapıya varıncaya kadar.Neyseki sonra asfalta çıkacam böyle bir sorunum olmayacak.Bu defada asfalttaki çatlaklara basmamamya çalışacağım allah kahretsin deliriyorum galiba.Otobus durağı.Otobüse binerken basamağın tam ortasına basıyorum,bu iyiydi en azından,seviniyorum.Sorun başka şimdi yerime geçip oturuyorum istemeye istemeye.Arabalar geçecek yanımızdan bissürü.Hepsinin plakasını okuyacam tabiiki.Numaraları toplayıp tekmi çiftmi bakıcam,dörtün katımı kontrol edicem sonrada bütün plakaların harflerini birleştirip cümle kuracam.Şuna bak karşıdaki çocukla kız birbirlerinin üstüne atlamamak zor tutuyorlar kendilerini.Sinir oluyorum ben burda ölüm kalım mücadelesi veriyorum onlar hiç aldırmadan oynaşıyorlar.Benim gibi biri daha varmıdır burda ,hayır sanmıyorum herkes çok sakin görünüyor uyuşuk uyuşuk oturuyorlar işte.Az kaldı az sadece on dakka sonra inecem okulun durağında.Akşama kadar rahatım en azından.
yorumlar
istersen çocukluğundan başlayalım, bana babanı anlat :)Bu arada vizite ücreti 75 papel.
çok kötü ya panik atakmı? acaba her an böle yaşamak, düşünemiyorum yani. Gerçi ben bu sıralar müthiş şüpheler içerisindeyim ama neyse, konuyla biraz alakalıda olsa….
bu filmi izle..
o çok ayrı bir mevzu, dileyene itina ile anlatılır.
panik atak-ta kasılıp bayılıyosun; yani evreler şöyle başlıyor : önce bir korku, bir heyecan hissediyosun akabinde kalbin gümbürdemeye başlıyor sonra ayakların seni taşımıyor beraberinde titreme nöbeti başlıyor ve final; ellerin kasılmış bir halde bir yere yatırıyorlar, titreyerek gözlerini kapatıyorsun ve allahım bu ne zaman geçecek diye sinirleniyorsun. Şanslıysan ve kendi kendine telkin verip kendinin doktoru olabilirsen 4 ayda atlatabiliyorsun…Yazıdaki anlatılan olsa olsa takıntı hastalığıdir. Bende kaldırım taşlarının arasına basmam, galatasaray gol attığında nerde oturuyorsam maçın sonuna kadar ordan kalkmam, hapşırınca etrafımdaki herkesin çok yaşa demesi gerekir, ben dediğimde de mutlaka sende gör demeli tabii, merdivenleri sayarım, adımlarımı sayarım daha neler neler
bir aralar böyleydim.. hoş bir şey değil tabi.. delirecek gb oluyorsun bazen, bunalıyorsun.. bende de o maç şeysinden(hatta eğer yanlışlıkla yer değiştirir ve takım da kaybederse.. aman tanrım!) , kalemlikten şu kalemi şunu şöle yapmadan çıkarırsam şu olacak, (karşındakine söylemeden) eğer kanalı 10 sn içinde değiştirirse şu olur, eğer tv’de karşıma gelecek ilk insan kadın olursa kesin şu istediğim olamayacak… ve türevlerinden vardı.. ama artık neredeyse hiç yok gb.. en fazla çizginin ortasına basamadığımda basamadığımı farkediyorum, dönüp bir daha bir daha basmıyorum bile..;)
Bi efsaneye göre gibinin i`lerini yazmayanların tuttuğu takım paso gol yiyiyomuş. Hatta gol manyağı yapıyolarmış takımı da, bi daha da iflah olmuyomuş. Bunun gb bişeyler daha vardı, aklıma gelince eklerim, ne de olsa ahkamı değiştirebiliyoruz artık, öyleyken böyle deme hakkım baki.Sanılanın aksine Fenerbahçeli değilim 😉
çok sevdim;)
veya güzel ve akıllı, sana yardımcı olabilicek psikolog birisiyle çık sonra bırakırsın. 🙂
cok yoruyolardi ama onlar bebeklermis henuz simdi daha buyukleri eteimi cekistiriyo. gormezden, bilmezden gelmeye calisiyorum cogu zaman. uffff… yoruluyor ve uzuluyorum.
panık atak degılsın obsesif kompusuif sin bir çeşit psikolojık bozuklukkompulsiyon zorlantoları vardır tekrarlayıcı davranışlar ( el yıkama , sıraya koyma , kontrol etme gibi ) yada zihinsel ( dua etme , sayma , sözcükleri sesiz bir biçimde yineleme gibi )eylemlerdir.Kompulsiyonlar sıkıntıyı gidermek amacı ile yapılmaktadır , bunları yapmaya adeta zorlanmış gibi hissetmektedir.Sıkıntıyı gidermek yada önlemek , korku yaratan bir olayı , durumu etkisizleştirmek yada önlemek üzere tasarlanıren kotusude sınavda ılk sorudan baslıyarak sona dogru gıdersın ıkl soruda takıldın mı çaresı yoktur ıkıncı soruya gecemessınileri dönemlerde ise çevreleri ile iletişimleri bozulur,eve kapanıp, çevreden uzaklaşabilirler, evde de hep ayni şeylerle vakit geçirmekten başka is yapamayabilirler.cinsel ilişkiden kaçınabilir, olabilecekse bile bunu bir kurallar silsilesi haline getirip, ayrılık ve boşanmalara zemin hazırlayabilirler.islerini çok yavaş yaptığından ve belirli kalıpların dışına çıkamadığından is verimi düşüp,mesleki sorunlar yasayabilir çevrelerini etkileyip ,çocukları ve esinin hayatlarını kısıtlayabilir.1-)İlaç tedavisi: Depresyonda da kullanılan ve antidepresan denen ve serotonin sistemine etkili ilaçlarla tedavi,psikiyatrist kontrolünde yapılmalıdır. İlaçların bağımlılık potansiyeli yoktur.2-)Davranışçı tedavi: Kişiye saplantılarının miktar ve şiddetine göre verilen ödevlerle zorlantılarını yerine getirmeleri engellenir. % 60-75 hastada basarili sonuçlar vermektedirDaha detaylı bilgi için doktor bahadır bakımın sıtesını tavsıye ederım
Durumum o kadarda kötü değil aslında.Gerekirse çizgilerin tam ortasına(saplantının bu çeşidide var tabii)basmayıda beceriyorum.Ne biliim bu günlerde kendimi hiç sevmiyorum.Ondan böyle kendime işkence ediyor olabilirim.
dönem projesi olarak otizm hakkında araştırma yaptıktan sonra anlattıkları beni kendimden de süphelenme noktasına getirdi. bahsettiği belirtilerin bir çoğu bende vardı. ben de bir otistiğim diye düşünmeye başlamıştım artık. ancak otistik diye nitelendirilen hastaların yaptıklarını ve yapamadıklarını anlatması gerçekten ferahlatıcıydı. bu bahsettiklerin (plakalardan kelime türetme, çizgilere basmama) gibi şeyler otizm belirtileri olmasına rağmen normal davranışları olan kişilerde de var. son olarak bunların sebebi eq eksikliğiymiş.
iyi bir günce, lakin çok fazla imla hatası var insanın bakışını tırmalıyor..
akıllı olup dünyanın kahrını çekeceğine, deli ol dünya senin kahrını çeksin 🙂 ben bir deliyimmm 🙂