oradaydı kendisini hapseden
Tenin kuşatan bütün kemiklerin gibi sana ihanetin adıydı bütün kesikler. Bakışların sadece boşluğu hesapsızlaştırırken, zamansızlık oturduğun yerden kapı aralıklarına kadar ulaşıyordu.Geçmiş beyaza yeminliyken, gelecek nefretini bilmediğin, özlemeye anlatamadığın meçhuldü, o da kendince. Kan tereddütlerinden, ten ayrılıkların sızlarken, dokunulamayacak kadar açıktı yaranın virüsü. Artık vurmazı tutamadığın masumluklarını sen kirletiyordun göz yaşlarınla. Kendine nefretin biraz daha artarken. Yaralıyken bile yaramazdı, kız şeytanların melek kanatları.Odanı tarttın, örülmesi gereken daha fazla tavan vardı duvarların alçaklığına. Sadece söylemek, bütün niyetleri kamikaze harekirilerde yaşatıyor duyguların. Rüzgarın savurduğu perde binalar güneşe taktığı çelmeyle artık paramparça ışık. Artık paramparça gök yüzü yıldızlarda.Kaos, ikiye ayrılmış dilin yerdeki eksikliğin çetelesini tutan damanın piyonu. Masanın karşısında ben varım ve görüntüm senin şeklinde. Oynadığımız pokerde kral tahtını ters çevirip, nedimelerini omuzlarından tartıyor. Bütün asları, tersi şekline dönmüş el gölgemle masanın altından veriyorum, kazandıklarım hep gölgesi şekle silinmiş, gölge oyunuyken.Eksik ve yarımsın, bir kısmını diğer kısmın için biçerken, biçtiğin kaybı şeklediyorsun. Ama olmuyor, mesafelerde dikişi tuttururken, şekilde yetişemiyorsun. Hayalperest eğikliğin kanatlara havalanamazken, bedeninin çürümüşlüğü sana yakışıyor. Yine unutuyorsun, ayaklarına tutsak prangalara kızmaya. Biraz bakınsan göreceğin sadece ölümsüzleşmiş parçaların hafifliği. Işığını tutamayacak kadar renksiz bedenin, bildirmeden bürünüyor karanlık omuzlarını, ve bütün bedenini. Bakışlarında kuşatılmışlığın verdiği o anlamsızlık. Hangi aşılmış yaşanmışlığı seneye bölümlendiriyordun ki, unuttuğun sadece senin olamayacak kadar benimdi. Algılayamadın sanırsam. Sen karanlığa, karanlığı dolduramayacak kudrette boşluktun.Yersizliğin kıstasında kalbin ve yüzün yer değiştirmeye çalışırken geriye kalan izlerin karanlık mevsimiydi. Bütün donukluklar sende boşluğu hayal ederken, kemirmelerinle nereye sızı bakış olduğunu bilmiyordun. Açılım yapıp seni rahatlatmaya çalışırken, sadece kaçtığın kendinden önce bendim.Seni yaralayan acıların kendine öncelik tanımışken, sen sonra kan rengini tenine sunuyordun. Belirginleşen bütün dehşetler arzuyu ilgi çekerken, sen kaybolmuş aydınlığının sobelenmesini istedin, hep.Bütün ateşler cehennemden firar ediyor, birliği biriktirmek rakamı artırmıyor. Tek gelişim sonucun işlem tanımazlığı. Bütün dosyalar verimli hatalarla sadece kıyametin kutulanmış hali. Cennet cehennemle nikah kıyarken, emanet ettiği evlatlık meleklerinde şimdilerde yara izleri. Yanığın, yangınlara sönmediği bu haliyle meleğe cehennem nedameti. Yaralarında insalığı, kadınlığında eksikliği bölümlenmiş kadın. Başındaki duymalarınla kulaklarını hissederken, asları masa üzerinden resimsiz yırtayım, kazanmayı sen pokere sat. Hiçbir kumarı yaşamlaştırmadan.Cümlelerini ben söylerken her şey vasat, gece yarısı gülümsemelerinden habersizlikte sadece, ölgünümle dirikliğime hasat.
yorumlar
(bence) NEFİS! ŞeytanşarlatanAllahımöykün!kızıyorimreniyorumgıpta ediyorbenden önce yaz(g)ılara…özeniyorseviyorumAllahımben!…
garazim resimde askıya alınmış o meçhul renksiz görüntüdeydi, kalanlar kangren soyadının ismini verirken masadaki oyuna, kaybeden ben miydim, kaybeden o muydu? yoksa şahlanan nedametin sızısımıydı. bir kaç kadın, bir kaç erkek, cinsiyette sınırlanırken insanlığın soluyamadığı susuzluk belkide.yazılarda sevebildiğin bir şeyler varsa ne güzel, ne ala…
Ne kadarımız gerçekiyi deneme şarlatan
kendimiz olamayacak kadar bedende tütsü olamayan hengamemiz, belkide dirikliğin çürümüşlükte yarım kalmışlığı, en gerçek olan kötülüğün narin bedeni.tanımlarken canını acıtan hangi kimliksiz yarınsa odur.. hatta daha fazlası…
yazılardan öte ya!:(:)…sevdim mi…kimse kolay demedi!
Bütün kurpiyerler şeytandır..Bu eli aşk, dağıtsın..Flush Royale..
pbk, kitlesel bir hareket olsada bütün görüntü etrafları, kıymık isyanlarının bastırılmışlık haliydi ahşaptaki bütünlük. kahramanlara rol dağıtılsada, rollerin hiç epiksel kaygısı olmadı kahramanlarında. kadroda dağıtılmış tek bir kurgu yok, yollarsa yalın ayak. gölgenin yansımasıyla yere düşen ışığın iz düşümü ancak şekli kendisine katlayarak kemikler kırıldı ruh sakat kaldı kalpsiz bedeninde.kemiği savuramayacak kadar aşk kemikte saklarken hiçliğini, bakmaya cesareti olmayan bakışların korkaklığı düşeş gelsede kaybetti hangar merdivenlerdi bir şekilde.
kendime, yazılarımda hiç olmayan liriklik biraz pastoral koksada, epiksel kuramlar dikaktik yanılsamalara asla prim vermedi. bütün cümleler satirik yanlılısıyken bile ayaklanan sandalye kaplayıcıları hep dramatiğe gürültü kaldırdı. üstümdeki zeminin rengini bile umursamayan sağırlık. kimseyi gerilerde bulmaya şimdiyken ikircikli adımlar kreasyonumda hit olamayacak kadar piç oldu…
Ruhum, aşka gebe terkedişlerimde..Kalpsiz değil beden, çürümüş ihtirasların gölgesinde..Özlemim bulutların üzerindeki güneşe aşık..Ulaşmak mı hayır, bakmaya cesaret mi yok o da değil..Bulutların karanlığında yuvalandı, isyankar hayallerim..Yazın başarılı..
kendi sayıklamalarıma duyumsamaya tenezzülsüzken, bütün savaşların kazacağı cehennem çukurunda bir yaşam betimlemesi, belki. yaşamımla adaş hiç bir aşk erki olmadı bu güne kadar. olmasıysa ötesizliğin imkansızlığınaydı doğan gece ayazları. gündüze yansıyamayacak ışıksız bir dünya var önümde. bütün şakırtıların durduğu anda dinlenmeye sussun, dinlensin kulağı kabiliyetli sesler. kendimden ben bile vazgeçmişken, cehennemimden kimene. biraz kasırga bürünüp, uyayım kıyamete.
kendim söyledi herkes(im)e;vay be ihanete susamış bütün kaypaklıklar haddine, bir zamanlar savundukları yerdikleri olmuş, bir zamanlar yerdikleri savladıkları olmuş. yakınında olabilecek kadar. her tarafın vampir şeytana dirilen cansız melekleri. satış arttırmada bu kadar çabuk muydu özneyi yükleme becertmeleri.kimsenin ruh kalpazanı değilim, bacayı odada unutup zehirleyen dumanı topyekün eyleyende. heyy sizi gidi şakşağın el altındaki nemegihanları, aldalttığınız en başka kendinizken, tükenişe geçende her seferinde yücelttiğiniz kimlikleriniz olacak.hadi ben biraz olsun iyi yanımı cüceleştiriyorken bile kötü olduğumun farkındayım.peki ya siz hocalığa bile akıl vermeye kalkarken, eksilttiğiniz huzurda katil bile olamayacak kadar hainsiniz.hadi bana çekeceğiniz peşkeşi birazda sırtından beslendiğiniz masumlar akınsın.anlayabilirse zihin ahmaklığından arınıp ne ala.her an her yerde kendine muamma. tiksinemeyecek kadar kustum bütün zehri benliğime.en azından o, bütün masumluğuna rağmen ben kötüyüm diye söylemişti en baştan, ilgilisine.masumluk kefeni altında öldüremediğiniz kötülüğünüzle en fazla zifiri karanlık kadar beyazdınız.cehennem meleğiyle bir yaşam seçip betimlerken, gözlerin tatbiki kadar takibide sahteydi, ilgilenmediğimce.hemen yan çevirip bütün ışığı boşaltsınlar uzayın karanlığına,dokunamayacak kadar uzak olsada deliğin karanlık hali bir büyüyü tanımlayamayacak kadar cadıydı kazanındaki mezarı.ahh kör şeytan beni fethetmene izin verirken senden çok önce tanımadığım aynadaki yüze kaybetmiştim bu kaleyi.ne sorarsan sor vereceğim cevap, tam burda, ezberimde, bir kenarda,bütün cevaplar mahzen dokunuşlu yalana sürgün yaprağın mahsül verdiği topraklarda.toprak ağaca kök salarken, yere düşen her bir dal eşliğinde toprağın çürüyüşüydü gövdeden önce.hıhhh, bu savaş hengamesinde ölecek olanlar her zaman maskesi eksik kalmış yüzlerin element saçmalığı.daha fazla tıslamalar davet edeni kemirmeden, her kes çıkarsın emanet duran insan parçalarını, ne kadar irinli olduğunuz kararttığınız ışıkta belirsizleşmeli.
Kelimelerle dans eden böyle yazar daha görmedim,hak veririm Mefkud’a önceleri Sarlatan’i bilemedim,anlatir aski, sevgiyi bir baska acidan bunu sevdim,lakin ask tekliktir, ikilik olmamali sevgili kardesim..
MENGU YINCGE en baştan demiştim sana, sustuğum yerde konuş diye. yok hiç bir şartta ne bir klavye sürçmesi nede ifade başkalaşması. okunanlar ne ise söylenelerde odur ancakevvel akin velhasılı yazdıkça sürçemeyecek kadar bilinçli saçmalıklar çerçevesindeki gerçeklerimiz.şöyle bir eğilip bakınca sual edemeyecek kadar cevaplarda hem fikir olsakta, ilginin keder olmaması için sormaktır tercihimiz, nerden ve nasıl olursa olsun.dosttan münezzeh bir tarife gelince, ne çocuğa var meylimiz ne de yetiştirmeye çocuk çilesini sesli kelimelerin sessizliğinde. aşşalamak mı, yok ki benim böyle bir çilem. gerçekleri sayıklamanın dobralığındayım sadece.MENGU YINCGE yürek çilenden yollarımıza serdiğin takatsizliğin ilacı kelimelerin için kalemine sağlık yüreğine kuvvet. muhabbetliliğin bakiliğiyle.
XNICOX, bilemediğimiz her zaman başkasından önce kendimizdir.kündeye getiremeyeceğim hiç bir sırtla meydana çıkmam.kündeye getirenin önünde de el pençe divan ayaklanırım haddimce.yazım için ayriyeten belirtmek gerekirse eğer, tepeden tırnağa kendini bilen bir kadını betimlerken sevda denilen o garip hale hiç yer vermedim özentilerden uzak özenerek.aşka gelince damıtamayacağım kadar surlarımın uzağında mancınıklar savuruyor duvarları aşmadan, şeytanlarımın eşliğinde.kendime olan aşkım bana her yaşamın denginde yetebilecek kadar yaygın hallerime. eğer bir aşk varsa o da kendime olan aşkın ifade halidir bütün kutsal ayinlerin yorgunluğuyla.
Yazilarin kadar yüreginde hosdur senin,sen hic gördün mü; sari cicegini cigdemin?onu görünce gülleri, laleri acar sinemin,sevgili dostum sana bundan bahsederim..Ask tekdir, gercek olan manadir derim,kavusmak icin kamci yerim, süngü yerim,iste bu yolun yolcusudur garip kardesin,sevgili kardesim sana bundan bahsederim..Senin bu anlattiklarini inan cok sevdim,lakin, biraz seffaf olmani arzu eder dilerim,sakin ola yanlis anlasilmasin dogru sözlerin,sevgili yaranim sana bundan bahsederim..XNicox’in ici, disi birdir bunu bilmeni isterim,sakin kizma, kirilma, gücenme bana rica ederim,dost aci söylemeli dostuna yarenine derim,aci söylemeyenden dost olmaz yemin ederim..
kocadım bala oldum şu günümdehıçkırklarımda duyulan sevincimkonuşamadığım bilincimde inanus usulca insan bakiliğe hürmet inayet(çok teşekkür ederim Şeytanşarlatan)
xnicox acıttığın sözlerinken, acımadığımda sözlerimdir her daim dost ya da düşman farkettirmeden.şeffaflıksa dilediğin, farkedemediğindir yinelediğim,kendimi sarmalayacak görünmez zarım bile yok, cismimi fütürsuzca sergilemeyi hep seçtiğimden bu yana.ve merak etme kendimden başkasına alınmayacak kadar kendimi bile umursamamaktayım.
MENGU YINCGE, ağıdın ağlayan hali bile yakışmasın saçmada olsa gerçekliğe. her şeyin ziyan haline bil mukabele.